Önder (İmam Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği) Tohum dergisiyle ilgili basında çıkan uydurma ve asılsız haberlere cevap verdi. Önder'den yayımlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Türkiye?nin en köklü sivil toplum kuruluşlarından olan, 1958?den beri İHL camiasına hizmeti kuruluş gayesi bilen Önder'in yayın organı, bir milyonu aşkın İHL?linin gözü, kulağı ve sesi durumunda bulunan TOHUM Dergisi hakkında bazı basın-yayın organlarında yanlış ve taraflı bir yayın başlatılmıştır.
Dergimizin imtiyaz sahibi ve Önder İHL Mezunları ve Mensupları Derneği Genel Başkanı Sayın Yusuf Ziyaettin SULA?nın Tohum Dergisinin Mart?Nisan 2008 sayısındaki ?Sık Sorulan Sorular ve Muhtemel Cevapları? başlıklı yazısında ?Başını örtmeyenler dinsiz ve namussuz mudur? Sualine verdiği cevapta CHP Milletvekili Canan ARITMAN?a hakaret edildiği iddia edilmekte ve TBMM?de bu derginin dağıtılmasının yasaklanması istenmektedir.
Sayın Yusuf Ziyaettin SULA?nın bahse konu yazısındaki birçok soru ve cevaptan ilgili olan bölüm aşağıdadır.
Soru: Başını örtmeyenler dinsiz veya namussuz mudur?
Cevap: ?Bu marazi bir bakış açısıdır. Başı açık hanımlardan bu tip korkular içinde olanlar görülmektedir. Başörtüsü bir namus sertifikası değildir. Başı açık olup dindar ve namuslu olmak pekâlâ mümkündür. Kaldı ki o başörtülü hanımların kardeşlerinden, kuzenlerinden arkadaşlarından ve akrabalarından pek çok başörtüsüz hanım vardır. Hiç birine öyle kem gözle bakılmaz. İstisnai olarak başörtülü olup ahlaki zaaf içinde olanlar da çıkabilir. Kimse karşısındakileri dinsizlik veya namussuzlukla suçlamak için başını örtmez. Bu tamamen kendi isteği ve dini anlayışı ile olur.
Tabi bu çerçevede bazı yakışıksız ve gayri ahlaki benzetmeleri de kınamakta fayda var. Canan Arıtman isimli milletvekili, bir açıklamasında başörtüyü eskiden fahişelerin örttüğünü söylemek seviyesizliğini göstermiştir. Bizde kalkıp onun kıyafetinin bugünkü fahişelere benzediğini söyleyecek kadar seviyemizi düşürmeyiz. Sadece kınamakla yetiniyoruz.?
Cevabın tamamı art niyetsiz olarak bir bütünlük içerisinde okunduğunda yazının Sn. Arıtman?ı kınamanın dışında bir hakaret içermediği görülecektir.
Oysa sayın vekil, durduk yerde bir tarihi bilgi aktarma bahanesiyle milyonlarca başörtülü hanımı tarihteki kötü kadınlara benzetme cüretini göstermiştir.
Bahsi geçen sayımız iki ay önce yayınlanmış olup, yayınlandığı tarihte çeşitli gazete ve internet sitelelerinde konu edilmiştir. Dağıtımı ise binlerce adrese posta ve kargo yoluyla yapılmaktadır. Milletvekillerine de bu çerçevede kargo ile ulaştırılmıştır. Bazı gazetelerin yazdığı gibi özel olarak mecliste dağıtılmamaktadır. Dağıtımdan iki ay sonra sıcak haber gibi dergimizin hedef tahtasına alınmasını iyi niyetli bulmuyoruz. Üstelik metin saptırılarak ve üstü altı kesilerek ?Vekile Fahişe Dedi, Şeriatçı Dergi Meclisi Karıştırdı vs?. gibi kasıtlı ve saçma sapan başlıklar atılması gazetecilik namusu ile bağdaşmamaktadır.