CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, PM toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. The Economist'in 'teflon' benzetmesini soran gazetecilere, zaman zaman bu tip değerlendirmeler aldığını kaydetti.
1 Mayıs olaylarını da değerlendiren Bayka, İçişleri Bakanı Atalay hakkında gensoru hazırlığı içinde olduklarını hatırlattı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında da 'gensoru sinyali' verdi. Baykal, 'Bu tabloya seyirci kalmak istemiyoruz. Artık bu İçişleri Bakanı mı olur, Başbakan mı olur? Bu süreçte İçişleri Bakanına pek tanık olamadık. Olayların arkasında Başbakanın ve onun siyasi anlayışının olduğu çok açıktır. Bunu arkadaşlarımız kendi içinde değerlendirecektir. Bu konuyu parlamentoda konuşmamız lazım' diye konuştu. Baykal, İstanbul'daki 1 Mayıs kutlamalarında yaşanan olayların sorumlusunun Başbakan Erdoğan olduğunu söyledi ve Erdoğan'ı İstanbul halkından özür dilemeye çağırdı. CHP Parti Meclisi Genel Başkan Deniz Baykal başkanlığında Merkez Yönetim Kurulu'nu belirlemek üzere toplandı. CHP Lideri Baykal, toplantı öncesinde açıklamalarda bulundu. 1 Mayıs olaylarını değerlendiren Baykal, yaşanan olayların Türkiye'nin 1 Mayıs'a ilişkin çok büyük bir şansı kaçırdığını ifade etti. Konuyla ilgili olarak hükümetin dikkatini çektiklerini hatırlatan Baykal, '1 Mayıs'ı sendikalarla birlikte, dayanışma içinde her türlü önlemi alarak bir kabus olmaktan çıkarmak için işbirliği yapmaya çağırmıştık. Eğer hükümet, böyle bir işbirliğine girmiş olsaydı Türkiye, barış ve huzur içinde dünyanın bütün başkentlerinde yaşandığı gibi Türkiye'de de mutlu 1 Mayıs'ı yaşama şansını elde edecekti' dedi. Yaşanan olayların sorumlusunun 'tartışma götürmez şekilde' hükümet olduğunu söyleyen Deniz Baykal, şunları söyledi: 'Sendikalar talep yapmıştır. 1 Mayıs'ı İstanbul'da Taksim Meydanı'nda kutlayayım demiştir. 1 Mayıs'ı Taksim Meydanı'nda kutlamanın önünde ne hukuki, ne siyasi herhangi bir engel yoktur. Hükümetin karar alması durumunda Türkiye 1 Mayıs'ta meşru, hukuki bir kutlama yapma şansına sahipti. Hükümet bunu reddedince olay bir hukuk sorunu haline geldi.' Hükümetin, provokasyon tehlikesi var diye sendikaların taleplerini reddettiğini hatırlatan Deniz Baykal, 'Yaşanan olaylar göstermiştir ki, hükümetin tutumu dışında bir provokasyon yoktur. Ortada bir provokasyon vardır. Ama o provokasyon sadece iktidarın uygulamasından kaynaklanan bir provokasyondur. Bunu izah etmek mümkün değildir. Hükümetin, korku, telaş ve hatta panik içinde olduğunu, 1 Mayıs ortaya koymuştur' diye konuştu.
BAŞBAKAN ÖZÜR DİLEMELİ
Deniz Baykal, yaşanan olaylarla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çıkıp, kamuoyundan özür dilemesi gerektiğini söyledi. Baykal, 'Başbakanı İstanbul halkından ve 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamak isteyen sendikalardan özür dilemesi gerektiğine inanıyorum. Yanılmışız demesi gerekir. Provokasyon olur zannettik olmayacakmış demesi lazım. Provokasyon korkusuna kendimizi kaptırmamız yanlış olmuştur demesi lazım. Böyle bir olayın bir daha yaşanmayacağı konusunda topluma güvence vermesi lazımdır' dedi.
SORUMLULUĞUMUZUN FARKINDAYIZ
Deniz Baykal, CHP'de kurultay sonrasında yeni bir dönem başladığını belirtti ve dikkatlerin CHP'ye yöneldiğini söyledi. CHP olarak, sorumluluklarının bilincinde olduklarını ifade eden Baykal, 'Bunun gereğini yapacağız. Bu inanç ve bu kararlılık içindeyiz, yeni bir başlangıç yapıyoruz. Bu başlangıcı, Türkiye için en iyi şekilde değerlendireceğiz' dedi. Baykal, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Baykal'a, AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn'in, 'Türkiye'de aşırı laiklerle, Müslüman demokratlar arasında bölünme var' açıklamaları hatırlatıldı. Baykal, 'Türkiye'de yaşananların ne olduğu konusunda hepimizin teşhisleri var. Maalesef Türkiye AKP iktidarı döneminde kaygı verici bir dağılma süreci içine girmiştir. Bunun derhal toparlanması lazım. Bu gidişin gidiş olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu sürdürülemez. Vatandaşlarımız bu teşhisi yaptığı taktirde ben inanıyorum Türkiye'nin tekrar önümüzdeki dönemde bu dağılma sürecine bir nokta koyup yeniden bir bütünleşme sürecine girmesi kaçınılmazdır' dedi.
GENSORU HAZIRLIĞI
Baykal, Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın, Başbakan Erdoğan hakkında 'Yüce Divan' dosyası hazırlandığın yolundaki açıklamaları da soruldu. Baykal, hukuki süreçlerin kendi içinde işlediğini ve buna saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi. Baykal'a İçişleri Bakanı Beşir Atalay hakkında gensoru hazırlığı içinde olduklarını da bildirdi. Baykal, 'Bu tabloya seyirci kalmak istemiyoruz. Artık bu İçişleri Bakanı mı olur, Başbakan mı olur? Bu süreçte İçişleri Bakanına pek tanık olamadık. Olayların arkasında Başbakanın ve onun siyasi anlayışının olduğu çok açıktır. Bunu arkadaşlarımız kendi içinde değerlendirecektir. Bu konuyu parlamentoda konuşmamız lazım' diye konuştu. Baykal'a The Economist dergisinin kendisiyle ilgili olarak 'teflon lider' yorumu da hatırlatıldı. Baykal, 'Bir değerlendirmem yok. Ben bu tip değerlendirmeleri çeşitli çevrelerden zaman içinde alıyorum. Biz ne yaptığımız biliyoruz. Yorumu gerektiren bir durum yok.
ANITKABİR ZİYARETİ
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, PM toplantısı öncesinde, yeni seçilen PM ve YDK üyeleri ile birlikte Anıtkabir'e çıkarak Atatürk'ün mozolesine çelenk bıraktı. Baykal, Anıtkabir Özel Defterine de, 'Büyük Atatürk, sevgili Genel Başkanım. CHP'nin 32'nci Olağan Kurultayı'nda, seçilmiş 'Genel Başkan, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu olarak huzurundayız. Sana, ilkelerine ve her iki eserine de inançla bağlı insanlar olarak sorumluluğumuz ve görevimizin bilincindeyiz. Güçlükleri biliyoruz, başaracağımıza inanıyoruz. Tüm CHP'ler adına sevgiler ve saygılar sunuyoruz' diye yazdı. Baykal, ve CHP Heyeti daha sonra İsmet İnönü'nde mezarını ziyaret ederek saygı duruşunda bulundular. CHP PM toplantısında, Merkez Yönetim Kurulu üyelikleri için seçimler gerçekleştirilecek ve CHP'nin yeni yönetim kadrosu belirlenecek.