Haber Merkezi / TIMETURK
Yıllık olarak 6 milyona ulaşan ziyaretçilerin korunması için, kısa bir süre önce duvara eklenen taşların dağılmaya başlaması nedeniyle desteklenmesi gerekiyor.
İslami müesseseler Harem-i Şerif üçgeni içerisinde bulunan yapılara büyük zarar vereceği gerekçesiyle İsrail?in Mescid-i Aksa?nın altında yaptığı kazılar konusunda sürekli uyarılarda bulundu.
AFP, geçtiğimiz Salı günü verdiği haberinde 19. yüzyılda duvara eklenen taşların dağılmaya yüz tuttuğu haberini verirken iki bin yıl öncesinden kalma duvarın ana gövdesinin sapasağlam ayakta durduğunu kaydetti.
Duvardan sorumlu Yahudi haham Samuel Rabinovitz, ?Duvarın diğer taşlarının durumu genel olarak iyi. Ancak sorun İngiliz manda yönetimi (1917-1948) tarafından duvara eklenen taşların dağılmasından kaynaklanıyor. Yeniden bu taşları yerine sağlamlaştırmamız gerekiyor? dedi.
Haham, Yahudilerin Fısıh Bayramı?nın ardından onarım işine başlanması gerektiğini ve işçilerin yaz dönemi boyunca işlerini sürdürmeleri gerektiğini söyledi.Bazılar ise, Yahudi din adamlarının çıkaracağı tartışmadan çekiniyor. Çünkü bazı Yahudilerin dini öğretilerine göre, duvarın herhangi bir taşının eksilmesi ya da değiştirilmesi uygun görülmüyor.
Doğu Yahudilerinin (Sefardim) en büyük hahamı olan Sholomo Amar, geçmişte duvarın onarım işlerini sadece ve sadece dini ilkelere uygun olarak gündüz güneş altında yıkanarak kendilerini temizlemiş Yahudiler tarafından yapılabileceğini belirten bir fetva vermişti.
Onarım İşleri
Onarım işlerine İsrail Arkeoloji Kurumu da iştirak ediyor. Onarım işlerini yapanların yanına gerektiğinde müdahale edebilmesi için bir güvenlik ağı da sağlanmış.
Kurum yetkililerinden Ranan Kislev, kurum tarafından oluşturulan heyetin zararın boyutlarını ölçmek ve gerektiğinde onarım işini devreye sokmak için sık sık denetimlerde bulunduğunu belirtiyor.
Her sene 6 milyon kişinin ziyaret ettiği Burak Duvarı, İsrail turizminin köşe taşlarından birini oluşturuyor. Yahudiler, duvarın, Roma İmparatorluğunun Filistin vilayeti sorumlusu Herodos tarafından inşa edilen Süleyman Heykeli?nden kalma tek duvar olduğuna inanıyor. Bu inanışa göre söz konusu heykel Romalılar tarafından tahrip edilmiş.
Kazılar ve Aksa
Burak duvarı, Harem-i Şerif?i Batı tarafından kuşatan bir duvar. Yani Mescid-i Aksa?nın avlusunun etrafını kuşatan duvarın batı kısmını oluşturuyor, güneyde Meğaribe kapısından başlayıp kuzeye doğru uzanır. Uzunluğu 50 m., yüksekliği ise 20 m.?den azdır.
İşgal yönetimi, Kudüs?ün Doğu bölgesini işgal ettikleri 1967 yılında Meğaribe kapısını, duvarın önündeki alanı genişletmek için yıkmıştı. 40 yıl önceki o tarihten bu yana Mescid-i Aksa?nın altındaki kazılar bir gün bile durmuş değil.
Bir yıl önce İsrail, Burak sahasını Mescid-i Aksa?nın avlusuna bağlayacak bir köprü yapmaya karar vermiş ancak Arap ve İslam dünyası, bu köprünün Harem-i Şerif?e zarar vereceği gerekçesiyle tepki göstermişti.
Geçtiğimiz Şubat ayında, Mübarek mescidin kapılarından biri olan Silsile kapısının Batı bölümünde bir çöküntü meydana gelmişti.
Bu olaydan birkaç gün sonra ise mescidin Batı surlarına bitişik yeni bir tünel çalışması ortaya çıkarılmış ve işgal yönetiminin başlattığı bu tünelin 200 m. uzunluğunda olduğu ifade edilmişti. Aksa İslami Mukaddesatı Koruma Derneği, bu kazının mescidi tehdit ettiği ve kadim şehirde onlarca eski evin temellerini tehlikeye attığı tespit edilmişti.