Geçtiğimiz hafta TBMM Başkanı Köksal Toptan, Çin'de olması dolayısıyla kendisine vekalet eden Meclis Başkan Vekili Güldal Mumcu'nun beklettiği 301.maddeye ilişkin değişiklik teklifini Meclis Adalet Komisyonu'na sevk ettiğini açıkladı.
TBMM Başkanı Toptan konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:
?Sözkonusu kanun teklifi süreçten geçmiş, Kanunlar Dairemiz teknik bir inceleme yaparak düşüncelerini bir rapor haline getirmek suretiyle Sayın Başkanvekili Güldal Mumcu?ya sunmuştur. Sayın Mumcu bilinen nedenlerle, kendi takdiriyle benim bu kararı vermemi istemiş ve o nedenle kanun teklifini ilgili komisyona havale etmemiştir. Yaptığımız incelemede görüşülmesinin mümkün olduğunu düşünülerek bu sabah ilgili komusyona, Adalet Komisyonu?na havale ettim. Bundan sonraki süreçte komisyon çalışmalarını yapacak ve hazırladığı raporu TBMM Genel Kurulu?na verecek. Genel Kurul da son kararı vermek suretiyle, TCK?nın uzun zamandır tartışılan bu maddesiyle ilgili görüşünü tespit etmiş olacaktır.
Kovuşturma açıldıktan sonra bir izin söz konusu... Bir dosya ile karar verebilmek çok ciddi bir cezai incelemeyi gerektirir. O nedenle şahsi kanaatim odur ki; böyle bir organla donatılmamış olan Cumhurbaşkanlığı makamının çok zor durumda bırakabilir. Bu nedenle bana göre eskiden olduğu gibi Adalet Bakanlığı?nın iznini aramak en doğrusudur diye düşünüyorum. Çünkü Bakanlığın elinde çok sayıda uzman vardır, Bakanı bilgilendirecek çok sayıda insan vardır.?
KONTÖR VE GAZİ MESELESİ
Toptan, medyada çıkan ?Kontör? ve ?Gaziler gibi? haberlerine de yanıt verdi:
?TBMM bütçesinden ödenen ücretler Divan kararı ile şehiriçi, şehirler arası, fonetel ve cep telefonları ile ilgilidir. Bunun dışında kontör ücreti adı altında tarafımıza hiçkimseye bir ödeme yapılmış değildir. Limit milletvekili arkadaşlarımızın iki aylık maaş tutarıdır. O nedenle bu konuda yapılan yayınlarda daha dikkatli olunmasını rica ediyorum.
Tedavi giderleri ile ilgili yayınlarda da aynı husus görüldü. Bildiğiniz gibi milletvekilleri de her vatandaşımız gibi ilaç ücretlerinin yüzde 20?sini ödemektedir. Gözlük ücretleri, işitme cihazlarıyla ilgili de bir ayrıcalığı olmadan ödeme yapmaktadır. Hastanelerdeki fark ücretlerini de ödemektedir arkadaşlarımız. Bu yeni bir düzenleme değildir, 1990 yılında çıkan yasaya göre yapılmaktadır. Sanki gazilerle aynı haklara sahip oluyorlar gibi yayınların yapılması TBMM?nin saygınlığını zedelemektedir. TBMM sistemin en yükseğinde olan bir organ, Meclis?in yara alması şu veya bu nedenle şüphe uyandıracak bir kurum olarak kamuoyuna yansıtılması hepimize demokrasimize yara aldırır düşüncesindeyim.?
//