Fikrat Bila'nın köşesi yazısı
Erdoğan'a net yanıt!
Baykal: Sorun Erdoğan-Baykal ilişkisi değil
AKP hakkında kapatılma davası açılmasından sonra sivil toplum örgütlerinin gündeme getirdiği, ?Erdoğan-Baykal bir araya gelsin, kriz aşılsın? önerisi bir çıkış yolu olabilir mi?
CHP lideri Deniz Baykal?a dün bu soruyu yönelttiğimde, ?Bu öneride hem teşhis hem mantık hatası var? karşılığını verdi.
Teşhis hatası
?Teşhis hatasını? sorduğumda ise yanıtı şu oldu:
?Sorun, Erdoğan-Baykal ilişkisinden kaynaklanmadı ki! Baykal-Erdoğan sürtüşmesinden çıkmadı ki! Sorun benim, Başbakan?la ilişkimden kaynaklanmıyor. Sorun, Erdoğan?ın Anayasa ile ilişkisinden kaynaklanıyor. AKP hakkındaki kapatma davası, Erdoğan?la benim görüşmem veya görüşmemem nedeniyle açılmış değil. Önce teşhisi doğru koymak gerekir. Dava açılmasının nedenini Başsavcı iddianamesinde ortaya koyuyor. Sorunun kaynağı Başbakan?ın ve partisinin Anayasa ile kan uyuşmazlığı içinde olmasıdır. Laiklikle uyuşmazlık içinde olmasıdır. Yoksa benimle bir araya gelmemesi değil.?
?Laikliğe ihanet edemem?
Baykal, ?mantık hatası?nı da şöyle izah etti:
?Benim, Erdoğan?la bir araya gelmem nasıl bir çözüm üretecek? Ben, Erdoğan?a nasıl ve hangi amaçla destek olacağım ki, sorun çözülsün? Laiklik konusunda fikir mi değiştireceğim? Bu, partimi de kendimi de inkâr anlamına gelir. Ben laikliğe ihanet edemem. Mantık hatası burada. Sanki krizi ben yaratmışım, sorunun oluşumunda benim ve partimin katkısı olmuş gibi bir yaklaşım gösterilmesi büyük hatadır. Bana önerilen nedir? Başbakan ve AKP hiçbir konuda uzlaşmaya yanaşmadı. Her şeyi ben yaptım oldu, diyerek yürüttü. Bizim iyi niyetli bütün önerilerimize sırtını döndü. Cumhurbaşkanı?nı uzlaşma aramadan, önerileri hiç dikkate almadan seçti. Cumhuriyetin değiştirilmesi teklif dahi edilemez laiklik ilkesini saf dışı bırakacak adımlar attı. Türban simge olsa ne yazar dedi, devam etti. Başsavcı dava açtı. Ama şimdi siz gelin AKP?ye destek olun, onu bu davadan kurtarın deniliyor.?
?Artık hukuk devrede?
Baykal, dava açılmasıyla birlikte hukuk sisteminin devreye girdiğine işaret ederek şöyle devam etti:
?Şimdi, bir araya gelin, siyasi olarak hukuk sürecini kesmeye veya ortadan kaldırmaya çalışın, deniliyor. Bu nasıl olur? Artık bu konuda siyaset devre dışıdır. Hukuk devreye girmiştir. Kaldı ki, ben ve partim, AKP?nin laiklik ilkesiyle uyuşmayan söylem ve eylemlerini destekleyecek bir tavır içine nasıl girebiliriz??
?Ben tuzak kurmadım?
CHP lideri, Başbakan Erdoğan?ı Kasım 2002?den bu yana iyi niyetle uyardığını anımsatarak şu değerlendirmeyi yaptı:
?Ben Başbakan?ı Kasım 2002 seçimlerinden sonraki ziyaretimde de iyi niyetle uyardım. Laiklikle oynamayın, dedim. Sonra 2005?te 23 Nisan?dan sonra bir kez daha yine iyi niyetle uyarımı tekrarladım. Ben Başbakan?a tuzak kurmadım. Aksine, hata yapmayın, diye dikkatini çektim. Ama hiç oralı olmadılar. Bildiklerini okudular. Şimdi iyi niyetle bir araya gelsinler diyenlerin önce teşhisi doğru koymaları gerekir. Bizim bir araya gelmeyişimizden kriz çıkmadı. Krizin temel nedeni, AKP?nin Anayasa?nın laiklik ilkesiyle çatışma içine girmesidir. Benim uyarılarıma rağmen Anayasa?yla çatışmasıdır.?
?Demokrasi kalmaz?
Baykal, şöyle devam etti:
?AB?nin de sorunu doğru kavraması, teşhisi doğru koyması gerekir. Konu laikliktir. Laiklik olmazsa demokrasi de olmaz. Avrupa?nın unutmaması gereken budur. Demokrasiyi koruyorum diye laikliğin ortadan kaldırılmasına göz yumarsanız, sonra demokrasiyi de bulamazsınız.?
Milliyet