ABD'nin Irak koordinatörü Büyükelçi David Satterfield, TSK'nın sınır ötesi operasyonunun düzenlenmesi kararının ve zamanlamasının Türk komutanlarına ve Türk hükümetine ait olduğunu söyledi.
Star Ana Haberin sorularını yanıtlayan Satterfield, Türkiye'ye son ziyaretinin Ocak ayında olduğunun, TSK'nın sınır ötesi operasyonun da bu ziyaretin hemen ardından başladığının hatırlatılması ve o günlerde harekat konusunun gündemde olup olmadığının sorulması üzerine, 'Öncelikle bir gerçeğin altını çizmek gerek, bu operasyonu düzenleme kararı ve zamanlaması Türk komutanlarına ve Türk hükümetine aitti. Hiçbir şekilde operasyonla ilgili bilgilendirilmediğimizi belirtmek isterim' dedi.
Amerikalı yetkili, bir süre daha askeri adımların ön planda olacağı yorumunun yapılması ve bu konuda sabırlı olup olamayacaklarının sorulması üzerine, 'Tekrar ediyorum hem Türk hükümeti, hem de Türk Genelkurmay Başkanlığı kapsamlı çözüm gerektiğini açıkladılar. Ve biz askeri önlemler dışında sosyal, ekonomik alanlarda atılacak adımları da görmek istiyoruz. Eğer bu meselenin çözüme kavuşması isteniyorsa bu adımların da atılması gerekiyor' ifadelerini kullandı.
Kara harekatının bitirilişi hakkındaki tartışmalar ile ilgili bir soru üzerine de Satterfield, 'Net bir şekilde dile getirmeliyim ki; bu harekata başlama kararı ve yine sona erdirme kararı kesinlikle ABD'nin değil, sadece ve sadece Türkiyenindir' dedi.
'Yeni bir sınır ötesi harekat yapılırsa Amerikan yönetiminin tavrının aynı olacağını söyleyebilir miyiz' şeklindeki soruyu yanıtlarken de Satterfield, 'Türkiye'yi tehdit eden PKK aktiviteleri konusunda endişeliyiz ama aynı zamanda Irak'ın istikrarı ve güvenliği için de endişe duyuyoruz. Bu yüzden hem Türk hükümeti ve Genelkurmayı, hem de Irak hükümeti ve bölgesel Kürt yönetimiyle işbirliği içinde çalışmayı sürdüreceğiz' diye konuştu.
Amerikalı yetkili, Barzani'nin PKK'ya karşı mücadelede Ankara ile işbirliği yapacağı konusunda iyimser olup olmadığının sorulması üzerine de şunları kaydeti:
'Barzani ve diğer Kürt yöneticileri, Kürt halkının iyiliği için Türkiye ile sağlam ilişkiler kurmaları gerektiğini anladılar. Zaten ekonomik ve sosyal seviyelerde var olan ilişkiler güvenlik alanında da geliştirilmelidir. Bu hem Irak bölgesel yönetiminin, hem Türk hükümetinin, hem Amerikan yönetiminin, hem de merkezi Irak hükümetinin çıkarınadır. Ve ben çok umutluyum.'