Eski TBMM Başkanı BülentArınç, TBMM'de bir Anayasa değişikliğinin konuşulduğunu, bu değişikliğin temel hedefinin ise siyasi partileri korumak olduğunu belirtti.
Eski TBMM Başkanı Arınç, 'Bu Anayasa değişikliğinin temel hedefi, siyasi partilerin varlıklarını korumaktır. Partilerin açık tutulması esastır. Eğer aldığı kararlarla, yaptığı yanlışlarla, kendi tüzüklerini siyasi partiler kanunun veya Anayasa'nın temel hükümlerini ihlal edici davranışlar olursa burada da uyarma esastır' şeklinde konuştu.
Bir siyasi partinin yüzbinlerce teşkilat mensubu, binlerce belediye başkanı ve meclis üyesi, onbinlerce il genel meclis üyesi olduğunu anımsatan Arınç, 'Bu birkaç yüzbin insanın başına bir polis dikmek mümkün olmadığına ve herkesin her gün neler yaptığını tespit etmek zorunda olmadığına göre, onların suç sayılan eylemlerinden, partilerin merkezlerinin sorumlu tutulması esasen yanlıştır' diye konuştu.
Bülent Arınç, 'Dolayısıyla yanlış yapan kişilere karşı, hukukun temel prensipleri, ceza hukukunda yazılı suçlamalar yapılabilir, yargılanabilirler, partileriyle ilişikleri de kesilir. Ama onlara atfedilen eylemler sebebiyle bir partinin varlığını sona erdirmek, hiçbir demokraside kabul edilemez' dedi.
Arınç, FP Grup Başkanvekili görevini sürdürdüğü 2001 yılında, Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu'nda değişiklik yapıldığını anımsatarak, 'O zamanda amaçlanan kapatma yerine başka tedbirlerin de uygulanabilmesi ve odak olma halinin yeniden tarif edilmesiydi. Görülüyor ki Anayasa'da yapılan o değişiklikler bile yeterli olmamıştır' dedi.
'Siyasi parti kapatma zorlaştırılmalı'
Arınç, 'TBMM'nin bulacağı çözüm; Anayasa'da yapılacak değişiklikle, Cumhuriyet başsavcılarının gelişigüzel dava açmasını engelleyecek bir sistemin ve Anayasa Mahkemesi'nde bir siyasi parti kapatmanın giderek zorlaştırılmasıdır. Buna uygun bir formü lbulunabilir. Partiler yaşatılmalıdır' dedi.
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker'in 'Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, açılan dava sebebiyle eleştirilebilir. Ancak bu eleştirilerin hiçbirinin hakarete varmaması gerekir' şeklindeki açıklamasını fevkalade olumlu ve doğru bulduğunu kaydeden Arınç, 'Şüphesiz mahkeme kararları eleştirilebilir. Yargıtay Başsavcısı'nın tutumu, davranışları, eylemleri de eleştirilebilir. Ancak bu eleştirilerin kendi sınırları içinde kalması mutlaka gereklidir' diye konuştu.
Arınç, 'Hiçbir zaman yargı kurumunu doğrudan hedef alacak ya da bu kişilere yönelik bir eleştiri olacaksa aşağılayıcı, hakaret edici bir tavra bürünmemek gereklidir. Ben eleştirinin bir hak olduğuna inanıyorum, ancak bunun kendi sınırları içerisinde yapılması şartıyla...' diye konuştu.
'Uygun formül bulunabilir'
AK Parti hakkında kapatma davası açılmasının ve sonuçlanmasının, Türkiye'ye ne getirip ne götüreceğinin çok konuşulacağına dikkat çeken Arınç, 'Anayasa Mahkemesi yüksek mahkemedir. Onun vereceği karara hepimiz şüphesiz saygı duyacağız. Ancak herkes şunu iyi bilmelidir ki Anayasa Mahkemesi'nin vereceği karar ne kadar hukuki sayılırsa sayılsın aynı zamanda siyasi sonuçlar meydana getirecektir' dedi.
'Bir partinin kapatılmasının ve onun meydana getireceği sonuçlarının siyasi hayatımıza olumsuz yansıması da söz konusudur' diyen Eski TBMM Başkanı Arınç, 'Ben bununla, şunu söylemek istiyorum; hukuk ne kadar işin gereğini yaparsa yapsın, mutlaka siyasetin merkezi olan, kalbi olan Meclis'in de bu konuda bir çözüm bulması gerekecektir' şeklinde konuştu.
Arınç, 'Partilerin kapatılması, Türkiye'yi bir partiler mezarlığına dönüştürebilir. Kapatılmak istenen partiler bundan bir zarar görmez, ama Türkiye ekonomisiyle, dış itibarıyla, Türkiye önüne koyduğu meseleleriyle, Türkiye otoritenin zayıflamasıyla fevkalade büyük maddi ve manevi kayıplara uğrar' dedi.
'Boşa konuşmuyoruz, bildiklerimiz var'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Anayasa değişikliğinin gerekli olduğuna ilişkin sözlerini önemsediğini ve olumlu bulduğunu belirten Arınç, TBMM'nin en kısa zamanda bir anayasal değişikliği yaparak, siyasi partilerin yaşamasına imkan verecek bir düzenlemeyi gerçekleştirebilmesi için partilerin, Bahçeli'nin sözlerine olumlu yaklaşması gerektiği söyledi.
Eski TBMM Başkanı Arınç, 'Kapatılmak istenen partiler halk tarafından benimseniyorsa, kapatmanın onlara bir zarar vermeyeceğini söylemiştim. AK Parti'nin oylarını yüzde 70'i bulacağını söylemiştim. Doğrudan mesaj gönderilmek suretiyle bir televizyon kanalınca yapılan anketin sonuçları sözlerimi teyit etmiştir. Boşa konuşmuyoruz, bildiklerimiz var. Türkiye'de halk içinde siyaset yapanlar bunun böyle olduğunu görürler. Ama önemli olan siyasi hayattaki istikrardır. Türkiye'nin bundan fayda göreceğini ümit ediyoruz' diye konuştu.
Arınç, eski MHP Milletvekili Mehmet Gül'ün cenaze töreninde gazetecilerin gündemle ilgili sorularına cevap vermemesine rağmen, sözlerinin yanlış yorumlandığını da söyledi.
'Konuşmamdan başka anlam çıkarmaya çalıştılar'
Gazetecilerin soruları üzerine, 'Bu konuda konuşmak istemiyorum. Cenaze törenine geldik. Ölüm hepimiz için gerçek. Bunu herkes görmeli, Başsavcı da tüm siyasetçiler de görmeli. Ölüm bize şah damarlarımızdan daha yakın. Hepimiz faniyiz. Onun için kapatma davasını bir kenara bırakın' dediğini belirten Arınç, bazı televizyonlar ve gazetelerde bu sözlerinin bir kısmının kesilerek, başka bir anlam çıkarmaya çalıştıklarını ifade etti.
Arınç, 'Özellikle birkaç kanalda ve onlardan alıntı yapan gazetelerdeki haberler beni çok üzdü. Ahlaki olmayan bir şekilde, konuşmamın bütününü vermeleri yerine, 'Başsavcı da görmeli' dedikten sonra haberi kestiler, aynen şöyle bir anlam ortaya çıkarmaya çalıştılar; 'Bülent Arınç bunu söylemekle Başsavcıyı ölümle tehdit etti.' Bu, çok ahlaksız çirkin bir yakıştırmadır' dedi.
CNN
'Partilere değil kişilere dava açılmalı'
Arınç, ''Partiler, tüzel kişilik olarak kapatılmamalı, ancak sorumsuzca davranan kişiler varsa bunlar hakkında dava açılabilmeli' dedi.
18 Yıl Önce Güncellendi
2008-03-19 13:43:00
Haber Ara