Milli Eğitim eski Bakanlarından Hasan Celal Güzel, AK Parti'nin kapatılması için açılan dava hakkında ağır eleştirilerde bulundu. Parti kapatmayı 'milletin iradesine kilit vurma' olarak niteleyen Güzel, kapatma talebinde bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın görevini kötüye kullandığını ve suç işlediğini söyledi. Güzel, Türkiye'nin bu tür yanlış adımlar yüzünden adının 'cumhuriyet olduğu halde demokrasi ile yönetilmeyen ülkeler' arasında olma yolunda hızla ilerlediğini vurguladı.
Parti kapamanın gericiliğin ta kendisi olduğunu aktaran Güzel, 'AK Parti kapatılırsa PAK Parti gelir ve halk, oyunun yüzde 47'sini değil 57'sini verir.' diye konuştu.
Hasan Celal Güzel, Eğitim-Bir-Sen'in daveti üzerine Burdur'da konferans verdi. Nurcihan Velicangil Kültür Merkezi'ndeki konferansı Vali Rasih Özbek'in de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi dinledi. Güzel, konuşmasının büyük bölümünü demokrasi ve Siyasi Partiler Yasası'na ayırdı. Türkiye'nin demokrasi ile yeni tanışmadığını; ama hala sembolik olarak yaşadığını söyleyen Güzel, adı 'cumhuriyet olup da demokrasi ile yönetilmeyen' ülkelerden bahsetti; adı cumhuriyet olmayıp demokrasi ile yönetilen Hollanda gibi ülkelerden örnekler verdi. Siyasi parti kapatmayı 'saçmalık' olarak nitelendiren Güzel, acilen Siyasi Partiler Yasası'nın değiştirilmesi gerektiğini savundu.
Aksi halde günümüzde olduğu gibi yargı organlarının Türkiye Cumhuriyeti adına değil, seçimle göreve gelmediği halde halk adına karar vermeye devam edeceğini aktaran Güzel, 'Bir dönem ben de milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasından yanaydım; ama şimdi şiddetle karşıyım. Çünkü zaman zaman hukuksuzluğun hukuk adına yapıldığı ülkemizde biri sizin konuşmanızı laikliğe aykırı diye nitelendiriverir. Sonuçta halkın çoğunluğunun oyu ile geldiğiniz Meclis Başkanlığı koltuğundan 3 polis eşliğinde hapishaneye götürülürsünüz. Demokrasi, hukukta eşitlik bu şekilde olmamalı.' diye konuştu.
'Elde ettiği statüsünü kötüye kullanan kişiler, 70 milyonun iradesini bir paçavra gibi yırtıp atma cesaretini bulabiliyorsa demokrasiden bahsedilemez.' diye konuşan Güzel, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı AK Parti'ye dava açmakla suç işlemiştir. Anayasa'ya aykırı davranmıştır, Siyasi Partiler Kanunu'na aykırı davranmıştır. Ayrıca görevini kötüye kullanmıştır. Milletin iradesine tecavüzle namusuna tecavüz arasında fark yoktur. Halkın yarısı bir partiyi seçecek; ama bundan memnun olmayanlar yalan haberleri, asılsız mesnetleri gösterip partiyi kapatacak. Dünyanın yalnızca birkaç ülkesinde uygulanan parti kapatmanın önüne geçilmeli. Bunun için de Siyasi Partiler Yasası acilen değişmelidir.'
Güzel, 'AK Parti kapatılırsa PAK Parti gelir ve halk, oyunun yüzde 47'sini değil 57'sini verir.' ifadesini kullandı. Güzel, konuşmasının son bölümünde ise, darbe çığırtkanlığı yapanları hedef aldı. Türkiye, başta CHP olmak üzere bazı kesimlerin her başları sıkıştığında askeri göreve; yani darbeye davet ettiğinin altını çizen Güzel, 'Asker terörle mücadele için tankları, tüfekleri ile Kuzey Irak'a giderse ben onların önünde yürümeye gönüllüyüm. Ama tanklar Ankara sokaklarında kendi insanına karşı yürürse, o tankların üzerine çıkar fiili mücadelemi başlatırım. Benim gibi yüzlerce binlerce insanın aynı şeyi yapacağına da eminim.' diyerek sözlerini tamamladı.
Bu arada, Vali Özbek konferansın sonunda sendika adına Güzel'e plaket verdi. Güzel, plaket vermek üzere sahneye çıkan okul arkadaşı Vali Özbek'in ensesinden çekerek, renkli kimliğini bir kez daha sergiledi.