Hasan Uncular / Timeturk
Pekin saatiyle saatlerin sabah 10'u gösterdiği bir Cuma günü, Cuma namazına birkaç saat kala bir adam camiye doğru yaklaşır.
Jang, cami girişinde Çince, İngilizce ve Arapça olarak yazılmış olan 'Sadece Müslümanlar' yazısını görünce cami kapısından içeriye girip girmeme noktasında tereddüt eder.
Sonunda bu kararsızlıktan kurtulup, Müslümanların namaz kıldığı iç kısma doğru ilerlemeye başlar. Caminin imamı 'Size yardımcı olabilir miyim? ' diye sorar.
Jang'ın cevabı nettir. 'Müslüman olmak istiyorum.' İmam tebessüm ederek, onu caminin hemen yanında bulunan İslam Topluluk ofisine götürür.
Jang'a İslam'la alakalı üç tane kitapçık verilir ve geçmek istediği dinle alakalı daha detaylı bilgi elde etmesi için bunları okuması söylenir. Ancak, oradakilerin şaşkın bakışları arasında genç adam, o kitapçıkları ve daha fazlasını zaten okuduğunu söyler.
Ne yaptığını bilen, kararlı genç karşısında imam, Jang'dan şahadet getirmesini ister ve genç şahadet getirir.
İslam'a yolculuk
Jang, adını Selim olarak değiştirir ve İslam'a giden serüvenini gülümseyerek anlatmaya başlar: 'Her şey domuz etiyle başladı'. İslam'ın domuz etinin yenilmesine ilişkin yasağı Jang'ın İslam inancıyla alakalı birçok eser okumasına vesile olmuştur.
'İslam'ın yasak ettiği domuz etiyle ilgili bilgilere ulaşmak için tıp dergilerini ve saygın kitapları araştırdım. İslam, domuzu mundar olarak görüyor. Beslenme şekli koyun ve ineklere benzemiyor ve sadece bitkiyle beslenmeyip, her şeyi yedikleri için etleri de zararlı oluyor. Bazı bilim adamları domuz etinin ciddi hastalıklara sebep olacağını söylüyor. Aynı sonuca Çin'deki geleneksel tıp dergilerinde de ulaştım. Bunlar da domuz etinin en zararlı ve en sağlıksız et olduğunu ifade ediyordu' diyor.
Jang, yeni adıyla Selim, resmi kayıtlara göre 30 milyonluk bir Müslüman ailesine dahil olmuş oluyor. İslam dininin Çin'e gelişi 1300 yıl önce, Tang Hanedanlığı döneminde, Çin'e gelen Müslüman tüccarlar vesilesiyle olmuştur. Ayrıca sahabelerden de Çin'e gelenlerin olduğu biliniyor.
