Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından kamu için hazırlanan ve bilgi sistemlerindeki tedbirlerin uygulanması zorunlu olan güvenlik rehberinde yerli sistemlere geçiş önceliği istendi. Rehberde, WhatsApp, Telegram gibi yabancı mesajlaşma programları yerine yerli mesajlaşma programlarının kullanılması zorunluluk haline getirildi.
Milliyet'ten Kıvanç El'in haberine göre kamu personeli özel hayatında bu programları kullanabilecek, ancak kurumsal işlemlerde kullanmayacak. Kamuda “bilmesi gerekenler prensibi” ile evraklara ulaşımın hedeflendiği rehberle tüm kamu kurumlarında siber saldırıların engellenmesi, bilgi sızdırılmasının kontrolünün sağlanması hedefleniyor.
ÜÇ SEVİYE TEDBİR
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, kamu kurumlarının bilgi sistemlerinde karşılaşılan güvenlik risklerinin azaltılması amacıyla başlattığı çalışmayı tamamlayarak, “Bilgi ve İletişim Güvenliği Rehberi” yayımladı.
Rehberle “Yerli ve milli ürün kullanımının teşvik edilmesi”, “Mükerrer çalışmaların ve yatırımların önüne geçilmesi”, “Güvenlik tedbirlerinin üç seviyeli olacak şekilde derecelendirilmesi”, “Güvenlik tedbirlerinin uygulanıp uygulanmadığının denetlenebilmesi” gibi 12 başlıkta hedefler ortaya konuldu.
‘KURUMLARIN GÜVENLİK ALTYAPILARI DA DERECELENDİRİLECEK'
Gizliliği veya erişilebilirliği bozulduğunda milli güvenliği tehdit edebilecek kritik türdeki verilerin güvenliğinin sağlanması amacıyla hazırlanan rehbere göre, kurumun tüm bilgi ve iletişim envanteri ve varlıkları çıkarılacak.
Her bir çalışan hazırlanan özel bir anketi dolduracak ve ne kadar kritik bilgiye sahip olduğu ile kimlerin erişim imkanı olduğu tespit edilecek. Buradaki puanlamalara göre, kurumların güvenlik altyapıları da derecelendirilecek. Kurumlar derecelere göre bir altyapı çalışması yapacak ve tüm bilgi işlem altyapıları saldırılara hazır ve korunaklı olacak.
Bu çalışma ile kurumdaki tüm “bilmesi gerekenler prensibi”, “zayıf noktalar”, “asgari yetkiler”, “yetkin personel” başlıklarında tespitler yapılacak. Bu çalışma ile tüm kamu kurumlarının siber saldırılar, bilgi sızdırılması ile evrakların kontrolünün sağlanması hedefleniyor.
YERLİYE ÖNCELİK
Rehberde kurumsal haberleşme amacıyla WhatsApp ve benzeri yabancı mesajlaşma uygulamaları yerine sunucuları kurum kontrolünde olan mesajlaşma uygulamalarının kullanılması da istendi.
Rehberde, “Kurumun kendine ait bir haberleşme uygulaması yoksa mesajlaşma amacıyla sunucuları yurt içinde bulunan yerli ve milli uygulamalar tercih edilmelidir. Mevzuatta kodlu veya kriptolu haberleşmeye yetkilendirilmiş kurumlar tarafından geliştirilen yerli mobil uygulamalar hariç olmak üzere mobil uygulamalar üzerinden gizlilik dereceli veri paylaşımı ve haberleşme yapılmamalıdır” denildi.
BİLGİSAYARLARDA KARMAŞIK PAROLA
Rehberde kurum tarafından satın alınan kullanıcı bilgisayarlarının sabit disklerinin veri kurtarmaya imkân sağlamayacak şekilde güvenli silme işlemine tabi tutulduktan sonra sistemlere dahil edilmesi de istendi.
Kuruma dışarıdan gelen e-posta eklerinin çok katmanlı güvenlik analizinden geçirilmesi istenen rehberde, bu içeriklerin, “beyaz liste/kara liste” olarak listelenmesi ve imza tabanlı anti-virüs testinde geçirilmesi istendi. Rehberde, “Bu aşamadan sonra hala kategorilendirilmemiş e-posta ekleri kum havuzunda çalıştırılmalıdır. Kum havuzu çözümlerinde dosyalar yurt içinde yerleşik olan sunucularda taranmalıdır” denildi.
Kuruma uzaktan bağlanacak cihazların; zararlı yazılımdan korunma, işletim sistemi ve uygulama güncelliği gibi hususlarda denetimden geçirilmesi de istenirken kurum politikalarına uygunluğu güvenli uzaktan bağlantı sağlayan sistemler üzerinden kontrol edilmesi belirtildi.
Parola giriş alanlarının uzun ve karmaşık olması istenirken rehberde, “Parola cümle kullanımına izin vermeli ya da teşvik etmelidir. Kurumlar güvenlik gereksinimlerine göre parola politikası belirlemelidir. Ayrıca parolalar için bir en uzun geçerlilik süresi tanımlanmış olmalıdır. Değişen parola fonksiyonu eski parolayı, yeni parolayı ve bir parola onayını kapsamalıdır” denildi.