Matematiksel olarak ortaya atılan ancak hala gözlemlenemeyen Planet X'in yapısı çok yakında bulunabilir. Bilim insanları, bu gök cisminin gezegen mi yoksa kara delik mi olduğunu araştırıyorlar.
İlk olarak Ocak 2015'te gökbilimciler tarafından ortaya atılan ve Güneş Sistemi'ne dair bildiğimiz her şeyin dışında olan dev Dokuzuncu Gezegen ya da bilinen adıyla Planet X, matematiksel olarak var olsa da hala gözlemleyemediğimiz çok gizli bir gök cismi olarak dikkat çekiyor.
Dünya'dan çok daha büyük olan gezegen, matematiksel varsayımlara dayanıyor, ancak henüz gözlemlenmedi. Bununla birlikte, Harvard Üniversitesi'nden bir araştırma ekibi, çok yakında bu gizemli nesnenin doğasını belirleyebilir. Harvard Üniversitesi'nde astronomi, fizik ve felsefe alanlarını içeren disiplinler arası bir kara delik girişiminde araştırmalar yapan bilim insanları, Güneş Sistemi'nin dış katmanlarında kara delikleri tespit etmek için yeni bir yöntem geliştirdiler.
Bilim insanlarının üzerinde çalıştığı yeni yöntemi kullanarak, Güneş Sistemi'mizin dışındaki nesnenin bir gezegen mi yoksa kara delik mi olduğu daha kesin bir şekilde algılanabilecek. Astrophysical Journal Letters'ta yayınlanacak bu araştırmaya göre, görülmesi çok zor olan kara delikler, kuyruklu yıldızlar kullanılarak tespit edilecek.
Harvard Üniversitesi'nde bilim profesörü ve ekibin bir üyesi olan Avi Loeb, “Kara delikler, kendiliğinden karanlık nesneler olduğu için, bu karanlık ortamı aydınlatmanın tek yolu radyasyondur” dedi. Ekip, bu çalışmasında Oort Bulut'unda yer alan kuyruklu yıldızların toplanma parlamalarını gözlemlemeye çalışıyor. Oort Bulutu, Güneş Sistemi'mizin etrafında yer alan ve 3,2 ışık yılı uzaklığa kadar geniş bir mesafeyi kapsayan buzlu nesnelerin oluşturduğu teorik bir alandır.
Eğer orada bir gezegen veya kara delik bulunuyorsa, Oort Bulutu'ndaki kuyruklu yıldızların yörüngesinde önemli bir etki sağlayacaktır. Harvardlı bilim insanları ise bu etkileri araştırıyor.
Dokuzuncu Gezegen nedir?
Dokuzuncu Gezegen, ilk olarak 2015 yılında Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü (CALTECH) bünyesinde çalışan gökbilimciler tarafından ortaya atılan matematiksel kanıtlara dayalı bir keşif. Plüton'un çok daha ötesinde bulunduğu düşünülen ve çok uzun bir yörüngesi bulunan bu gök cisminin Dünya'nın kütlesinden yaklaşık 10 kat daha fazla olduğu düşünülüyor. Güneş'e en uzak gezegen olarak kabul edilen Neptün'den yaklaşık 20 kat daha uzak bir yörüngede olduğu düşünülen bu varsayımsal gök cisminin, Güneş'in etrafında tam bir yörüngeyi tamamlaması 10.000 ila 20.000 Dünya yılı süreceği düşünülüyor.
Varlığı şu ana kadar hala bir teori olmasına rağmen, keşfedildiği takdirde, Güneş Sistemi'nin etrafında döndüğü tespit edilen ilk yeni gezegen olacak. Bilim insanları, şu sıralar büyük bir hızla Oort Bulutu'nu araştırmaya devam ediyor.