İnsansız hava araçlarında son yıllarda ortaya koyduğu performansla dikkat çeken Türkiye, Aksungur ile bu konumunu daha da pekiştireceğinin işaretlerini veriyor.
Geçen gün havada 49 saat kalarak ‘Türk yapımı bir hava aracına ait ikmal yapmadan havada kalma rekoru' kıran Aksungur sadece havada kalış süresiyle değil, sahip olduğu diğer imkan ve kabiliyetlerle de dikkatleri üzerine topluyor. Atabileceği mühimmatlar ile öne çıkıyor
Savunma Sanayii Araştırmacısı Hakan Kılıç, 49 saatlik uçuşun aynı zamanda ‘Türk SİHA'larının havada kalma rekoru' anlamına da geldiğini vurgulayarak, “Genel olarak ise daha uzun menzilli uçan SİHA'lar var ama bunlar örneğin ABD yapımı güneş enerjisi ile çalışan, amacı kırsal bölgelerde internet aktarıcısı olarak görev yapan bir İHA. Yani silahlı bir İHA değil” dedi.
Aksungur'un çift motorlu ve uydu kontrollü SİHA olduğunu, aslen ANKA-S gövdesinden geliştirildiğini anlatan Kılıç, şöyle devam etti:
“İlk kez IDEF-17'de tanıştığımız ve daha önce hakkında çok şeyler yazdığımız Aksungur'un en şaşırdığımız özellikleri çok büyük kanat açıklığı, birçok mühimmatı atabilmesi ve kanat altında Sonobuoy taşıyabilmesi.
Bu özelliği ile deniz kuvvetlerimizde hizmete giren diğer iki SİHA'mız TB-2 ve ANKA ile birlikte çok sıcak bir bölge olan Ege ve Doğu Akdeniz'de çok önemli bir kabiliyet olarak katkı sağlayacak.”
Denizaltıların yeni avcısıHakan Kılıç, Aksungur'un en önemli özelliklerinden biri olan ‘Sonobuoy' sisteminin ne tür kazanımlar getireceği sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Sonobuoy, uçak veya helikopterlerden paraşüt ile bırakılan, farklı çalışma derinliklerinde görev yapan, denizaltılara yönelik akustik bilgi toplayan ve bu bilgileri radyo frekansı ile anlık olarak hava ve su üstü platformlarına ileten cihazlara deniyor.
İşte Aksungur bunları kanadındaki bir pod üzerinden bırakıyor. Böylece denizaltı harbi görevlerinde denizaltıların tespit edilmesi açısından bir insanlı deniz karakol uçağının yaptığı görevi yapabiliyor.
Denizaltıların ne kadar tehlikeli olduğu herkesin malumu. Hele ki yeri bilinmeyen bir denizaltı, nükleer olmasa bile son derece stratejik bir platform haline dönüşebiliyor.
Yeri bilinen bir denizaltı ise sadece bir ‘hedef' olarak kabul ediliyor çünkü bu araçların aslına bakarsanız en büyük silahları tespit edilmelerinin yani yerlerinin bilinmesinin zorluğu. Türkiye'nin Aksungur ile denizaltıların yerini kolaylıkla bulabileceğini düşünün… İşte o zaman bu SİHA'nın nasıl bir kabiliyet kazandırdığı o zaman daha kolay anlaşılıyor.”
Çok kötü hava koşullarında dahi görüntü alacak
Aksungur'un her bir kanatta 3 adet silah istasyonu olduğuna değinen Kılıç, “Sonobuoy podu haricinde SAR (sentetik açıklıklı radar) taşıyacak bir SİHA'dan bahsediyoruz” İfadesini kullanarak, şunları söyledi:
“Yaklaşık 40 kilometre içinde çok kötü havalarda bile insan dahil hareket eden her şeyi tespit eden bir radar tipi SAR radarı. Daha önce ANKA'da da kullanıldı.
Ayrıca ANKA-S'deki uydu kontrol cihazı SATCOM da Aksungur'da kullanılıyor. Böylece menzili Türk uydularının menzili kadar yani binlerce kilometre olabiliyor. Diğer bir deyişle yakıt olduğu sürece çok geniş bir coğrafyada görev verebileceğiniz bir araç. Yerde yakıt ikmali yapıldığı sürece bir kıtada uçarken Türkiye'deki yer istasyonundan uçurulabiliyor.”
Aksungur hangi mühimmatları kullanacak?
Kılıç, Aksungur'un hangi mühimmatları atacağı sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Mühimmat entegrasyonlarının başladığı Aksungur'un kullanacağı mühimmat seçenekleri oldukça fazla.
Lazer güdümlü Teber 81-82, tanksavar füzesi LUMTAS, Bahar Kalkanı Harekatı'nda hava savunma sistemlerinin korkulu rüyası olan MAM-L gibi mühimmatları Aksungur'un ateşlediğini görebileceğiz.
Aksungur diğer yandan MAM-C, HGK-3, KGK-82 gibi çeşitli güdüm kitleriyle ‘akıllı' hale getirilmiş bombaları da hedeflere atabilecek. Envantere girdiğinde şimdilik sadece bu milli mühimmatları kullanabilecek. İleri de belki seyir füzeleri ve hava-hava füzeleri de entegre edilmesi düşünülebilir.”
750 kilogram faydalı yük kapasitesi
TUSAŞ Motor Sanayii (TEI) tarafından milli imkanlarla geliştirilen iki adet PD-170 BB Turbo dizel motora sahip olan Aksungur normal görevde 40 bin feet irtifada görev yapabiliyor ve 40 saat boyunca hava kalabiliyor.
Türkiye'ye çok önemli kazanımlar sağlayacak Aksungur, 24 metre kanat açıklığına, 3 bin 300 kilogram azami kalkış ağırlığına ve 750 kilogram faydalı yük kapasitesine sahip. AKSUNGUR Deniz Kuvvetleri'ne teslim edildi
Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "Birazdan yeni bir müjdemiz olacak, beklemede kalın." ifadelerine yer vermişti.
Demir, ilk AKSUNGUR SİHA'yı teslim ettiklerini belirterek, "TUSAŞ tarafından üretilen yerli ve milli AKSUNGUR SİHA, testleri başarıyla tamamlayarak DzKK'ya teslim edildi. AKSUNGUR SİHA 750 kg faydalı yük kapasitesine ve en az 50 saat maksimum uçuş süresine sahip." dedi.
Kaynak: Sertaç Aksan - TRT Haber