Ankara Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Adli Biyoloji Uzmanı Doç. Dr. Nihal Açıkgöz, AA muhabirine, cinayetlerde böceklerin kanıt olarak kullanıldığı adli entomoloji bilimine ilişkin bilgi verdi.
Böceklerin güçlü koku alma yetenekleri sayesinde cesetlere ulaşmalarının 4 dakika sürdüğünü belirten Açıkgöz, ceset üzerinde beslenen böceklerin bıraktıkları yumurtalardan oluşan larvaların ise 20 ile 60 dakika arasında değişen bir süreçte ortaya çıktığını anlattı.
Açıkgöz, ceset üzerinden alınan larvaların cinayetlerin çözülmesinde önemli ipuçları sağladığını vurgulayarak, "Cesedi bulduğumuz zaman üzerinde hangi tür böcek varsa, cesedin çürüme durumuyla bağlı olarak hangi durumda hangi böcek geliyorsa, o andan itibaren geriye doğru dönerek ölüm zamanını tahmin etmeye çalışıyoruz." dedi.
Böceğin türüne ve hava sıcaklığına bağlı olarak bulguların farklılık gösterdiğini belirten Açıkgöz, kişinin ölüm nedeninin tespitinde kullanılan böceklerin ceset üzerindeki yaşam döngülerinin ortama bağlı olarak 15 gün ile 1 ay arasında değiştiğini söyledi.
Açıkgöz, adli entomoloji alanında yaptıkları çalışmalar sonucunda 20 vakanın aydınlatıldığını belirterek, Türkiye'nin bu alandaki çalışmalarının Avrupa ve Amerika ile benzer seviyede olduğunu vurguladı.
Böceklerin yalnızca yer ve zaman değil, aynı zamanda cesedin taşınıp taşınmadığı hakkında da ipuçları sunduğunu ifade eden Açıkgöz, "Ceset şehirde öldürülmüş ormanlık alana atılmışsa hem şehrin sineği hem de ormanlık alanın sineği üzerinde bulunuyor. Bu bize olayın öncesini veriyor." diye konuştu.
Cezayir Blida Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meriem Taleb ise Türkiye, İspanya, İtalya ve Cezayir'in Akdeniz ülkeleri olma özelliğiyle benzer habitatlara sahip olduğunu, cinayetlerin çözümünde aynı türdeki böceklerin kullanıldığını söyledi.
Açıkgöz, böceklerin genellikle tiksinilen canlılar olduğunu ve bu nedenle adli entomoloji çalışmalarına yeterince önem verilmediğini dile getirerek, "Bizimkiler sessiz dedektifler, sessiz kanıtlardır. Sessiz sedasız bize çok bilgi verirler. Bu işi yapmak gerçekten çok zor, işi yapan sayısı da çok az. Bunun artmasını, daha fazla öğrenci olmasını ve daha çok çalışma yapılmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.
