Şirketten Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yapılan bildirimde, söz konusu anlaşmanın radar ve komuta kontrol sistemlerinin doğrudan satışıyla ilgili olduğu belirtildi. Açıklamada, bu kapsamda 54 milyon dolarlık ihracatın gerçekleştirileceği ifade edildi.
Aselsan Hakkında
ASELSAN, 1975 yılında Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı öncülüğünde, Türkiye'nin savunma alanında dışa bağımlılığını azaltmak ve tamamen yerli imkânlarla yüksek teknoloji üretmek amacıyla kurulmuştur. O dönemde Türk ordusunun haberleşme sistemlerinde yaşanan yurt dışı bağımlılığı, ASELSAN'ın kuruluş sürecinin temel motivasyonlarından biri olmuştur. Bu misyon doğrultusunda şirket, kurulduğu günden bu yana geliştirdiği sistemlerde yerli mühendislik gücünü, milli tasarım kabiliyetini ve özgün teknolojiyi ön planda tutmuştur. ASELSAN, “yerli ve milli” vizyonunu sadece Türkiye'nin güvenliği için değil, aynı zamanda bağımsız bir teknoloji ekosistemi oluşturmak için stratejik bir hedef olarak görmektedir.
Küresel Güç ve Teknoloji Üretim Merkezi
Günümüzde ASELSAN, yalnızca Türkiye'nin en büyük savunma sanayi kuruluşlarından biri değil, aynı zamanda dünyanın önde gelen savunma teknolojisi üreticileri arasında yer alan bir markadır. Radar, elektro-optik, elektronik harp, komuta kontrol, haberleşme, insansız sistemler ve aviyonik alanlarında geliştirdiği tamamen yerli ve milli çözümler, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin envanterine kazandırılmakta ve aynı zamanda 80'den fazla ülkeye ihraç edilmektedir. Savunma sanayisindeki liderliğinin yanı sıra ulaşım, enerji ve sağlık teknolojilerinde de faaliyet gösteren ASELSAN, güçlü Ar-Ge altyapısı ve binlerce mühendislik personeliyle teknolojide tam bağımsızlık hedefini desteklemektedir. Böylece hem Türkiye'nin güvenlik ihtiyaçlarını karşılamakta hem de ülkenin teknoloji ihracatına katkı sunmaktadır.
Savunma Sanayinin Parlayan Yıldızı
Son on yılda ASELSAN, Türkiye'nin savunma ve güvenlik kabiliyetlerini güçlendiren birçok stratejik projeyi hayata geçirdi. Hava savunma alanında geliştirilen SİPER ve HİSAR sistemleri, farklı irtifa ve menzil seçenekleriyle Türkiye'nin hava sahasının korunmasında kritik rol üstlendi. Deniz platformlarında ise MİLGEM projesi kapsamında radar, savaş yönetim sistemleri ve elektro-optik çözümler geliştirildi; GÖKDENİZ yakın hava savunma sistemi ile gemiler füze ve hava tehditlerine karşı yerli imkânlarla koruma altına alındı. Keşif ve gözetleme faaliyetlerinde MİLSAR ve SARPER radar sistemleri ile CATS elektro-optik hedefleme sistemi, insansız hava araçlarının etkinliğini artırdı. Elektronik harp alanında KAPLAN ve SERHAT sistemleri düşman iletişim ve radar ağlarını etkisiz hale getirmek için geliştirildi. Deniz güvenliğinde ULAQ silahlı insansız deniz aracı, kara platformlarında ise AKKOR aktif koruma sistemi, yerli mühendislik gücünün en somut örnekleri olarak öne çıktı. Bu projeler, ASELSAN'ın sadece Türkiye'nin savunma sanayisindeki liderliğini pekiştirmekle kalmayıp, aynı zamanda küresel teknoloji pazarındaki etkinliğini de artırmasını sağladı.
Kaynak: AA
Yorum Yap