Trabzonspor'u yakından takip eden futbol yorumcusu Onur Nizamoğlu bordo mavili ekibin galip geldiği Kayserispor maçını Timetürk'e değerlendirdi.
Şampiyon İnadı!
Trabzonspor görkemli bir Alanya galibiyetinin ardından Kayserispor'u ağırladı. Bu maçın nispeten daha zor geçmesini bekliyordum zira Hikmet Karaman büyük takımları bozmasını iyi bilir. Planı komple bir geçiş oyunu üzerine kurmuştu, bu durum çıktığı kadrodan da anlaşılıyordu.
Tahmin Edilir Olmak…
Rakibinizi durdurmanız için planlarını kestirebilmeniz gerekir, Trabzonspor'u iyi takip edip analiz eden birçok insan çıkacak kadroyu üç aşağı beş yukarı kestirebilirdi. O anlamda aslında kolay tahmin edilebilir ve rakibi nasıl kitleyebileceğinizi çözebilirsiniz. Maça Trabzonspor hızlı girmeye de çalışsa tamamıyla topun arkasında, kendi yarı sahasının önlerinde bir hat kurdu Kayserispor. Topun olduğu bölgelerde olabildiğince sayıca üstünlük kurmaya çalışarak pas kanallarını kapatmaya çalıştılar. Cornelius'a sayıca fazla baskı yapıp sağlıklı servis yapmasını da nispeten engellediler.
Bakasetas Tercihi?
Hamsik ve Edgar'ın olmadığı denklem oyun kurulumunda sorun yaşatırken bir de Bakasetas'ı derinde kullanmanın sonucu biraz ağır oldu. Elde o role daha uygun adam aslında Abdülkadir'di fakat hocanın tercihi Baka oldu ve kaptırdığı toplardan birinde gol geldi. Bakasetas'ın oyun karakteri “topu 3.bölgede benimle buluşturun ve arkanıza yaslanın” olduğu için derinde oyun kurma görevini vermek ters tepiyor.
Geçişlerde orta alanı çok hızlı geçtiği anlar oldu Kayserispor'un. Geniş alanda ağırlığı ön plana çıkan Hugo'nun yanında yine benzer profilde Ahmetcan'ın da olması da Trabzonspor'u zorladı. İlk yarı bitiminde skor tabelası 2-0'dı. İkinci paragraf başı vurguladığım gibi, kolay tahmin edilebilir olmak her zaman iyi bir şey değil, Abdullah Hocanın radikal kararlar alması gerekiyordu.
Fazla Radikal!
Yusuf, Denswil, Djaniny hamlesi ile girdi ikinci devreye Abdullah Avcı. Yusuf bekte, Denswil sağ stoperde, Djaniny ise cephedeki sıhhiyeci gibi her mevzide. Sahaya 2-4-4 gibi dizildi takım, bekler çizgiye bastı, kanatlar içe konumlandı. Daha yüksek tempoda pas yaparak dar alanda savunma yapan Kayserispor'u olabildiğince genişletip boş alan yakalamaya çalışıldı ki bunda acayip derecede başarılı olundu.
Sonuna Kadar Risk Almak!
Takım, ikinci yarıya golle başlayıp tribünü de ayağa kaldırdı ve bu tempoyu 20-25 dakika boyunca sürdürdü. Nwakaeme'nin merkezi karıştırdığı bu uzun sekansta, direkten dönen şutlar kaçan gollerin ardından tabela 2-2'ye gelmişti. Hikmet Hoca buradan sonra takımını ileri çıkarttı. Abdullah Hoca ise hamleleriyle riskleri almaya devam etti. “Futbolda anlar vardır.” der Abdullah Avcı, bu kısımda Kayserispor'un kaçırdığı iki fırsatta göründü ki anlar ve momentum Trabzonspor'dan yana. Maçın son dakikasında gelen penaltıda hikâyeyi taçlandırdı şüphesiz. Nwakaeme de attığı golle oyununu süslemiş oldu.
Gün Sayılıyor…
Gelinen noktada, yıkılmaz denilen tabular birer birer yıkılıyor. Bir şehir ve dünyanın her yanına uzanan dalları… Almanya'daki Kemal Amca, Fransa'daki Emine, Kosova'daki Şefki Abi, şu an İspanya açıklarındaki geminin kaptanı Emrah, Toronto'da Sarper Abi, herkes bir şampiyonluğu bekliyor, o şampiyonluğu yaşamak için gün sayıyor, mutluluk gözyaşlarıyla anın tadını yaşıyor. Ve şampiyonluğun ışığı hiç olmadığı kadar parıldıyor Abdullah Hocam…
