UEFA Uluslar Ligi'nde İsveç'e 1-0 yenilen ve C Ligi'ne düşen Türkiye Milli Takımı'nda teknik direktör Mircea Lucescu, önemli açıklamalarda bulundu.
Mircea Lucescu'nun İsveç maçının ardından yaptığı açıklamalar şu şekilde;
''KENDİ KULÜPLERİNDE OYNASA BU HATALARI YAPMAZDI''
İlk yarıda çok iyi oynadık. Şansa değil gerçekten yaratılmış 3 pozisyonumuz var ilk yarıda. İkinci yarıda kendi kulüplerinde oynamayan arkadaşlarımız bu durumda tutunamadı. Kendi kulüplerinde oynasalardı bu hataları yapmazdı. Ama hatalar yaptık ve rakip bu hataları değerlendirdi.
''30 YIL TECRÜBE FARKI VAR''
Genç oyunculardan kurulu bir takım yaratmaya devam ediyoruz. 21 yaşında 3 tane oyuncumuz vardı. Bir yere varacağız, çok iyi çalışıyoruz. Kolay değil bunu yapmak. Çok genç bir takımız. 30 yıl tecrübe farkı olan bir rakibe karşı oynadık.
''YEDİĞİMİZ GOL İNANILMAZ KÖTÜYDÜ''
Fizik gücüne bakarsak biz tutunamadık. Çok kuvvetlilerdi. Bizim oyuncularımız artık kendi takımlarında ilk 11 oynamak zorundalar. Milli Takım'da sadece iki günümüz var. Bu yeterli olmuyor. İlk yarıda iyi oynadık, şansımız yaver gitmedi. Olsen kalesinde iyiydi. Yediğimiz gol inanılmaz kötüydü. Penaltıdan yedik ama Çağlar'ın orta sahada 3 kişinin arasına girip çalım denemesinin ardından kontra ataktan gol yedik.
''EMRE'YE İHTİYACIMIZ VAR''
Emre Akbaba'ya ihtiyacımız var. Orta sahada top taşıyabilecek birisi. Umarım Cenk ve Çağlar, kendi kulübünde düzenli oynarlar. Defansta Ertuğrul ile oynamaya çalışacağız. Yeni oyuncular aramaya devam edeceğiz. Şansla beraber Avrupa elemelerine hazır olacak bir takım kurmaya çalışıyoruz.
''UMUT DIŞINDA FORVET BULAMADIM''
Umut dışında başka forvet bulamadık. O pozisyon için mücadele etmeleri lazım oyuncuların. Kendi takımlarında bile oynayamıyorlar ki nasıl olacak bu? Biraz sabra ihtiyacımız olacak. Biraz sabır. Burak, Mehmet Topal gibi oyuncular kendi takımlarında oynarsa milli takımda neden olmasın. Mücadeleci bir takım yaratmak istiyoruz. Bugün tecrübe eksikliğini hissettik. Oynamaya korkuyorlar. Bütün oyunculara milli takım kapısı açıktır. Yeni bir takım kuruyoruz. Ben inanmış haldeyim. İyi bir takım yaratmaya inandım.
