Garip, şunları kaydetti:"Kimi zaman günün yoğun temposundan kimi zaman yapılan bilinçsiz diyetlerde karşımıza çıkan uzun süre aç kalma, beraberinde pek çok hastalığa davetiye çıkarıyor. Uzun süren açlıklarda glikozun tükenmesiyle birlikte vücudunuz alarm vermeye başlıyor. Bu durum devam ettiğinde vücut proteinlerini enerji kaynağı olarak kullanmaya başlıyor ve süreçte protein kaybediyor. Proteinlerden glikoz üretimi uzun süreli olduğunda, birçok işlevsel dokunun kaybına yol açarak enfeksiyonlara eğilim, kaslarda incelme gibi birçok yeni sağlık sorunlarına zemin hazırlıyor.Glikoz tükenmesi durumunda vücudun bir dizi tepki veriyor. Hormonal sinyaller kaslarda veya başka yerde bulunan vücut proteinlerini harekete geçiriyor. Bu nedenle hayati öneme sahip proteinler daha küçük yapı taşları olan amino asitlere dönüşüyor. Sonraki reaksiyonlarla glikoza çeviriyor. Bu durumun uzun süre devamı halinde vücut protein kaybetmeye başlıyor."
Beslenme şeklimiz belirleyici
Garip, besinler ile alınması gereken enerjinin büyük bir bölümünün ise karbonhidratlarca zengin gıdalardan karşılandığını kaydederek, "Beslenme şeklimiz, günlük performansımızı ve hastalıklardan korunmamızı sağlar. Bu besinlerin içinde başlıca karbonhidrat, protein, yağlar, vitaminler bulunur. Enerji kaynağımız karbonhidratlar başlıca bitkisel temelli olup, süt ve süt ürünleri gibi hayvansal gıdalardan da sağlanır. Vücudumuzda karaciğerde ve kaslarımızda depolanır." ifadelerini kullandı.
Garip, karbonhidratların gereğinden fazla tüketildiğinde yaşanacak sağlık sorunlarına da değinerek, "İhtiyaç fazlası kısım yağa dönüşür ve bu durumda kilo sorunu ile birlikte başka sağlık sorunlarından obezite, hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp hastalıkları gibi rahatsızlıklara yol açabilir. Karbonhidratları tüketirken dikkatli olmak gerekiyor. Azı karar, çoğu zarar." değerlendirmesinde bulundu.
Yeterince karbonhidrat alınmamasının da olumsuz sonuçlar yaratabileceğini belirten Garip, yetersiz karbonhidratın beyin ve merkezi sinir sisteminin işlevlerini yerine getiremediğini kaydetti.Garip, beyin dokusu ve alyuvar hücreleri gibi vücut kısımlarının glikoza doğrudan ihtiyaç duyduklarını belirtti.Garip, "Yeterince karbonhidrat alınmadığı ve kan glikoz seviyesinin azaldığı durumlarda zihinsel yorgunluk, algılamada ve dikkati yoğunlaştırmada zorluk yaşanır." ifadelerini kullandı.