TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Avrupa Konseyinde düzenlenen Avrupa Parlamento Başkanları Konferansı'nda "Ortak Evimiz Avrupa" temalı oturumda konuşma yaptı.
Bu oturumu özellikle önemsediğini ifade eden Şentop, insanların çok uzun mücadelelerle ve çalışmalarla bazı güzel sonuçlara, ilkelere, değerlere, onların korunması ve gelişmesi için oluşturdukları mekanizmalara ve kurumlara sahip olabildiğini söyledi.
Şentop, ancak zaman geçtikçe, belki sonraki kuşaklar, o kurumları, mekanizmaları varlık sebeplerini unutarak, varoluş amacını dikkate almadan, bazen de o amaçtan uzaklaşarak, bir rutine dönüştürerek sürdürmeğe başladığını ifade ederek, "O zaman geriye dönüp baktığımızda, neden ve nereden yola çıktığımızı unuttuğumuzu fark ediyoruz. Bulunduğumuz yer yola çıkarken varmak istediğimiz yer midir?" dedi.
Yola neden çıktıklarını sorusunu sık sık sormak amaçlarının ve hedeflerinin gerçekleşmesi yolundaki çabaları daha anlamlı ve daha verimli kılacağını belirten Şentop, bu sebeple "Ortak Evimiz Avrupa" başlığını, sadece belli retoriklerin, belli tekrarların, belli güzellemelerin dile getirilmesine zemin olacağı için değil, iyi niyetli bir iç değerlendirme, bir sorgulama yapmak için bir vesile olarak gördüğünü, "içeriden" ve "evin içinden" bir konuşma yapacağını kaydetti.
Şentop, Avrupa merkezli siyasi, hukuki ve kurumsal değerlerin ortaya çıkmasının, gelişmesinin ve dünyaya yayılmasının tarihi sanıldığı kadar eski olmadığını söyledi.
Prensiplerin, değerlerin, mekanizma ve kurumların 70. yılını kutladıklarını ve 70 yıl ortalama insan ömründen bile az bir zaman olduğunu anlatan Şentop, "Bu sebeple bugüne ve geleceğe dair değerlendirmelerimiz büyük önem taşımaktadır. Dünyada olan biteni, bütün gerçekliğiyle, bütün çıplaklığıyla, bütün acıtıcılığıyla, tamamen aleyhimize olsa ve bize yönelik suçlamalar ve sorumluluklar içerse de kavramak anlamak mecburiyetindeyiz." ifadelerini kullandı.
Şentop, aksi halde bazılarının Avrupa değerleri retoriğiyle konuşacağını ve güzellemeler yapacağını ifade ederek şunları kaydetti:
"Avrupa'da ırkçılık yükselir, İslam düşmanlığı güçlenir, antisemitizm ve yabancı düşmanlığı had safhaya varır, dünyanın bir çok coğrafyasında savaşlar, çatışmalar, katliamlar, ölümler devam eder, devletleri, ülkeleri ve coğrafyaları istikrarsızlaştırmanın ve dış müdahaleye açık hale getirmenin aracı olarak kullanılan esasen Batı kaynaklı olduğuna inandığım uluslararası terörizm büyür ve güçlenir. "Petrole hücum" sloganıyla yola çıkan doymak bilmez emperyalist iştahlar Orta Doğu'yu, Doğu Akdenizi çatışmaların merkezi haline getirmeye başlar. Demokrasi, insan hakları stratejik bölgeleri kontrol etmenin ve petrol iştahının maskesine dönüşür."
Şentop, Avrupa'nın dünyada gerçekten ne olup bittiğini samimiyetle ve empatiyle anlamaya çalışmazsa, başka coğrafyalardaki devletlere ve halklara, bütün dünya insanlarına çıkar elde etme amacı dışında kendileri gibi Adem ve Havva'nın eşit çocukları olarak bakmazlarsa, Avrupa şehirlerinde köşklerde oturup Avrupa değerleri retoriği ile kendi kendilerini aldatacaklarını ve oyun dışı kalacaklarını belirterek şunları kaydetti:
"Öncelikle Avrupa değerlerinin birer değer olduğuna, samimiyetle bütün insanlar için geçerli olması gereken değerler olduğuna biz inanacağız. Bu değerleri, sömürü ve işgal heveslerinin, maddi çıkarların aracı olarak kullanmayacağız. Demokrasi ve insan haklarını başka ülkelerin iç işlerine karışmak için bir araç olarak kullanmayacağız. İşimize gelince demokrasi havarisi olup işimize ve çıkarımıza gelmeyince demokrasiyi yıkan darbecilerin başını okşamayacağız.
İkinci olarak, çifte standardı bırakacağız. İnsanlar sadece Avrupa şehirlerinde yaşamıyor. Afrika'da, Orta Doğu'da, Asya'da, Güney Amerika'da da insanlar yaşıyor. Bizim gibi insanlar. Biz ne kadar insan haklarına, demokrasiye, asgari insani şartlarda bir hayata layık isek onlar da layık. Türkiye'yi bölmeye çalışan terör örgütünün uzantılarını koruyup kollarken demokrasiden bahsedip Mısır'da demokrasinin kökünü kazıyan darbeciyi sevip desteklemeyeceğiz. Mısır'da da demokrasi isteyeceğiz.
Türkiye'de bölücü terör örgütü ile iş birliği içinde hareket ettiği tespit edilen bir parti kapatıldığı zaman demokrasi nutukları çekip, Batasuna partisinin kapatılmasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) doğru bulduğunda değerlendirme yapmazsak o zaman demokrasi ile ilgili samimi olup olmadığımız tartışılır."
Şentop, dünyanın değiştiğini, artık bazı ülkelerin sadece haklara ve bazı ülkelerin ise sadece sorumluluk ve yükümlülüklere sahip olduğu bir dünya bulunmadığını ve bunun farkına varılması gerektiğini söyledi.
Her devletin hakları ve yükümlülükleri bulunduğunu ifade eden Şentop, "Oyunu biz kurarız, diğer devletler sadece oynar dünyası bitti. Eğer hala o dünyada iseniz, oyun dışı kalmışsınız demektir. Dünya üzerinde, kendi kararını kendisi veren, sadece kendi halkının çıkarlarına göre hareket eden devletlerin sayısı hızla artıyor. Dünyayı hepimiz için yaşanır kılabilmek, ancak bütün insanlar için yaşanabilir bir dünya yapmaktan geçiyor." dedi.
