Dolar

34,9591

Euro

36,8140

Altın

2.981,73

Bist

10.125,46

Kılıçdaroğlu: Dış politikada Türkiye’nin çıkarlarına odaklanmalıyız

CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

3 Yıl Önce Güncellendi

2022-02-22 14:25:00

Kılıçdaroğlu: Dış politikada Türkiye’nin çıkarlarına odaklanmalıyız

Grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Hepimizin dış politikada sağduyulu hareket etmesi Türkiye'nin çıkarlarına odaklanması lazım.” İfadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Türkiye'nin sorunlarını biliyoruz ama hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın Türkiye'nin çözülmeyecek hiçbir sorunu yok. Sorunları çözeceğiz diyerek iktidar olanlar sorunların üzerine yerine yeni sorunlar eklediler.

Türkiye sorunlarını çözmüş bir ülke olmaktan çıktı sorunlar yumağı içinde çırpınan bir ülke haline döndü. Sorunları çözemiyorsa yapacakları tek iş sandığı milletin önüne getirmek.

Demokrasilerde yapılacak güzel bir iş vardır, sandığı getirirsin millet oy verir. Vatandaş gider tercihini yapar. Vatandaşın tercihinden korkmamak lazım. Demokrasinin kurallarını işleteceksiniz, gereğini yapacaksınız.

'Bunlar asla gitmez' diyenler var; ne demek asla gitmez. Tıpış tıpış gidecekler. Gitmezler lafını kullanmak kadar yanlış bir şey yok. Dünya kime baki kaldı. Sorunları çözemiyorlar, çözme kapasiteleri de yok. Sandık gelecek milletin iradesine başvuracaklar. Biz bunları göndereceğiz, Millet İttifakı bunları gönderecek.

(Tunceli'de kaybolan ve bir daha bulunamayan Gülistan Doku'nun ailesi de grup toplantısında) Biz faili meçhuller istemiyoruz. Bu kadar uzun zaman geçiyor hala Gülistan Doku bulunamıyorsa bir sorun var demektir. Aile bizim temel taşımızdır.

Sedef Kabaş, eleştiri hakkını kullanmıştır. Şimdi, 12 yıl 10 ay hapisle yargılanıyor. Bir ayını doldurdu aslında tutuklanmaması lazım ama ülkede hukuk olmadığı için Sedef Kabaş içeride tutuluyor.

Türkiye'de demokrasinin askıya alındığını hepimiz biliyoruz. AYM kararları, AİHM kararları uygulanmaz, alt mahkeme üst mahkeme kararına uymaz. Süreç hukuk içinde değil, intikam duygusuyla çalışıyor. Sedef Kabaş 12 yıl hapisle yargılanıyor. Ülkede hukuk olmadığı için Osman Kavala da, Selahattin Demirtaş da, askeri öğrenciler de öyle... Devleti adalet içinde yönetirseniz tüm taşlar yerine oturur. Biz taşları oturtmaya geliyoruz, devlette adaleti sağlamaya geliyoruz.

Bölgemizde bir savaş istemiyoruz. Savaşın acımasızlığını en iyi bizim tarihimiz anlatır. Bölgedeki bir savaşın Türkiye'ye büyük zararlar vereceğini hepimiz biliyoruz. Bir savaşı önlemek sadece bir insan olarak bizim değil bütün dünyanın ortak talebi olarak ortaya çıkmak zorundadır. Rusya bu süreç içinde 2014'e göre daha güçlü bir şekilde sahneye çıkmış durumda. 2014'te döviz rezervi 531 milyar dolarken şuanda 630 milyar dolar.

Montrö Sözleşmesi'ni tartışmaya açmanın nasıl bir ihanet olduğunu topluma anlatmak için. Montrö Sözleşmesi Türkiye'nin güvenliği dünyanın güvenliği açısından son derece önemli bir anlaşma ama birileri Montrö Anlaşmasını tartışmaya açarsa bunun doğuracağı vahameti herkesin bilmesi lazım. Hepimizin dış politikada sağduyulu hareket etmesi Türkiye'nin çıkarlarına odaklanması lazım.

Asgari ücrette büyük bir artış oldu, sevinç vardı. Şubatta bir anket yapıldı; daha rahat geçiniyorum diyenler yüzde 9,2. Geçimimde değişim olmadı diyen yüzde 33,6, daha zor geçiniyorum diyen yüzde 57,2. Asgari ücret artışı hiçbir şey getirmemiş.

Bu tablo evlerde yangına yol açıyor ama biz büyükşehir belediye başkanlarımız başta olmak üzere tüm belediye başkanlarımıza söyledik. Biz bunlara karakış fonu oluşturun dedik, dinlemediler.

İBB topladığı 6,2 milyon liraya el koydular. Fakire gidecek paraya el koyuyorsunuz. Bunun adı vicdansızlıktır. Ona rağmen belediye başkanlarımız çalışmalarını yürütmeye devam ediyor.

Ciddi baskı ve engeller çıkarılsa da; İBB'ye vatandaşların bağış olarak verdikleri 6,2 milyona el koydular. Bunun adı vicdansızlıktır. 4 milyon 161 bin aileye 2 milyar 459 bin liralık yardım yapıldı.

Aramızda EYT'liler var. Uzun süre sizin sorunlarınıza karşı kulaklarını tıkadılar. Ne demek EYT, ne demek sorunları çözmek diye. En tepedeki zat sizin için 'türedi' lafını kullandı. Ama bu kardeşiniz bunu asla unutmayacak.

Sorunu çözmesi gereken kişi 'türedi' diyorsa o makamda oturmamalıdır. Az kaldı sizin sorunlarınızı çözeceğiz. Sadece sizin sorunlarınızı değil, emeklinin en düşük aylığı asgari ücret seviyesine geldi.

1500-1600 lirayla emekliler nasıl geçinecek? Çözeceğiz. Sosyal demokrat anlayışla çözeceğiz. Siz çalıştınız şimdi hak istiyorsunuz ama haklarınız teslim edilmiyor. Çalışanlara milli gelir artışından da pay vereceğiz. Türkiye büyüdü, e ne oldu?

Haklarınızı vereceğiz. EYT'liler neden çok fazlalaştı? Bir işinden olmuştu, iki kendi iradesiyle işi bırakmıştır. Daha fazla çalışırsa maaşı düşecek. Böyle garip bir model yok. Hiçbir emeklinin aylığı asgari ücretin altında olmayacak.

AK Partili Akbaşoğlu ,dünyayı ne kadar yakından izliyormuş. Şaka bir yana dünyadan, kendi ülkesinden, vatandaşın derdinden, kopuk bir kişi milletvekili olamaz. Sadece talimatla iş yapan biri milletin vekili olamaz. Saraydan gelen talimata göre el kaldırıp indiriyorsanız milletin vekili değilsiniz.

Bizim 6 parti olarak bir araya gelmemiz birilerinin hoşuna gitmiyor biliyorum. Kendi yaşadıkları açmazları bize mal etmeye çalışıyorlar. Hepimizin ortak hedefleri var. Beraber nasıl Türkiye'nin sorunlarına eğildiğimizi tüm dünyaya göstereceğiz.

Haber Ara