Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

AK Parti - Saadet ittifakı: Mecburi istikamet

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-09-17 10:39:49

AK Parti - Saadet ittifakı: Mecburi istikamet

TİMETURK | HABER MERKEZİ

Editör Masası

12 Haziran 2011 tarihinde yapılan 24. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri'nde AK Parti %50 oya tekabül eden 21.400.000 (yirmi bir milyon dört yüz bin) oy almıştı. Tam dört yıl sonra 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan 25. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri'nde aynı AK Parti %40,87 ‘ye tekabül eden 18.867.411 (on sekiz milyon sekiz yüz altmış yedi bin dört yüz on bir) oy aldı.

2011 seçimlerinden 2015 seçimlerine kadar yaklaşık 4 milyon gencin yeni seçmen vasfı kazandığını ve bunların yarısının da AK Parti'ye oy verdiğini hesap edersek 2011 seçimlerinde Ak Parti'ye oy veren yaklaşık beş milyon kişi son seçim de oyunu AK Partiy'e vermedi.
13 yıldır tek başına iktidarda bulunan AK Parti'den bu kopuş ve kaçış henüz durmuş görünmüyor. Son dönemde yapılan ve açıklanan anketlere bakılırsa son seçimlerdeki oy dağılımlarında AK Parti'nin beklediği türden bir hareketlilik gözükmüyor. Seçim sonuçlarını ve güncel anket sonuçlarını birlikte değerlendirdiğimizde 1 Kasım seçimlerinde AK Parti'nin Saadet Partisi ile bir seçim işbirliği yapması kaçınılmaz bir gereklilik.

Saadet Partisi 13 yıldır meclis dışında. 45 yıllık Milli Görüş tarihinin en büyük medya ambargosuna bu 13 yıllık sürede maruz kalmış olsa da dava inancıyla koşturan, fedakâr üyelerinin ayda 5 - 10 TL gönderdiği aidatlarla varlığını ve dinamizmini sürdürdü.  13 yıl boyunca yapılan genel seçimlerde %2 ila %2,5 oranında oy aldı. Mahalli seçimlerde ise oy oranını %5 seviyesine kadar ulaştırdı.

Bugün ortaya çıkan tablo bu iki partinin işbirliğini zorunlu kılıyor. Saadet Partisi'nin bu birlikteliğe kadrolarını ve dolayısıyla fikirlerini meclis kürsüsüne taşıma açısından ihtiyacı var. AK Parti'nin ise 13 yıllık kazanımlarını devam ettirmek ve kaybetmemek adına Saadet Partisi potansiyeline mecburiyeti var. Hiç kimsenin burada kibirli davranmak gibi bir lüksü olmadığı da açık.

Saadet Partisi yetkilileri başından beri bu seçim işbirliğine sıcak baktığını ellerini taşın altına koyacaklarını ifade ettiler. Hak, adalet ve hakkaniyet ölçüleri çerçevesinde değerlendirme yapılarak Saadet Partisi'nin bir grupla mecliste temsil edilmesine imkân tanınması gerektiğini açık yüreklilikle ortaya koydular.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Saadet Partisi ile seçim işbirliğine sıcak baktığına dair açıklaması kamuoyuyla paylaşıldı.

Oluşturulan çalışma komisyonlarının bir aylık çalışması neticesinde arzu edilen bir sonuca varamadığı ve dün itibari ile görüşmelerin sona erdiğine ilişkin açıklamalar da  yapıldı.

Burada sorumluluk AK Parti'ye düşüyor. Paralel yapının geçen seçimlerde bağımsız adaylar gösterdiği seçim bölgeleri başta olmak üzere 85 seçim çevresinde AK Parti'nin çok az oyla milletvekili kazandığı yerlerde 1 Kasım seçimlerinde en yakın diğer partinin milletvekili kazanmasını temin edecek şekilde yönlendireceğine dair bilgiler ve MHP-CHP arasında stratejik oy kaymaları göz önünde bulundurulduğunda bırakın tek başına iktidarı mevcut 258 milletvekili sayısına bile ulaşamaması hatta 20 - 30 civarında vekil kaybına uğraması ihtimal dahilinde.

Saadet Partisi ile yapılacak olan bir seçim işbirliğinin 2011'de AK Parti'ye  oy verdiği halde 2015'te vermeyen 5 milyon kişinin böyle bir birliktelikle oluşacak sinerji ile geri dönme ihtimali yüksek. Ayrıca yılgın ve son kongreden sonra kafası karışık AK Parti teşkilatlarına Saadet aşısı faydalı olacaktır. AK Parti, Saadet Partisi'nin grup kurma hedefine uygun bir teklifi gerçekleştirmezse söylenecek söz olmaz.

Anadolu'da böyle durumlarda kullanılan bir atasözü var. "Yağına kıyamayan çöreğini yoz yer".

AK Parti'nin 13 yıllık süreçte;  Egemen Bağış, Markar Eseyan, Nazlı Ilıcak, Nursuna Memecan, İdris Bal,  Hakan Şükür, Alaattin Büyükkaya,  Reha Çamuroğlu, Ahmet Kutalmış Türkeş, Cemil Şeboy, Haluk Özdalga, Reha Denemeç,  Volkan Bozkır, Dengir Mir Mehmet Fırat, Feridun Sinirlioğlu, Turhan Çömez, Ertuğrul Günay, Edibe Sözen, Muhammet Çetin, Ayşenur Bahçekapılı, Erdal Kalkan,  Murat Başesgioğlu, gibi isimleri milletvekili ve bakan yaptığını aklımıza getirirsek Saadet Partisi'nin grup talebinin karşılanmaması makul görünmüyor.

Zira 1 Kasım'dan sonra 20.000 tane keşke 20 milletvekili etmez.

Haber Ara