Dolar

42,5129

Euro

49,5407

Altın

5.765,14

Bist

11.007,37

AK Parti'nin geleceği Erdoğanlı mı Erdoğansız mı?

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-08-18 08:59:29

AK Parti'nin geleceği Erdoğanlı mı Erdoğansız mı?

Türkiye seçime doğru gidiyor ve muhtemelen Kasım ayında bir erken seçim bizi bekliyor. Seçimlerde AK Parti'nin nasıl bir vizyonla ve kimin liderliğinde seçime gireceği şimdiden tartışılmaya başlandı.

Bu tartışmaların odağında ise Cumhurbaşkanı Erdoğan yer alıyor.

Başbakan Davutoğlu CHP ile koalisyon görüşmelerinde sonuç alamayınca ya da almak istemeyince Cumhurbaşkanı Erdoğan oyuna yeniden girdi. Oyunu aslında hiç bırakmayan Erdoğan Davutoğlu'nun elindeki tüm alternatifleri azaltacak ve neredeyse hareket edemez hale getirecek hamleleri bir bir sıralamaktan çekinmedi..

Öyle ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, koalisyon görüşmeleri için "Ama o tabi kendi ilkeleriyle de karşı düşüncenin örtüşmesi lazım. Herhalde örtüşmüyorsa, intihar edecek hali yoktur. Bunu bu şekilde görmek lazım." Diyerek atılması gereken en son adımı attı ve CHP ile koalisyona izin vermedi algısını oluşturdu.

Şimdi herkes aynı soruyu soruyor;

AK Parti ve Davutoğlu'nun elinin bu kadar zayıflaması ve MHP'ye mahkum edilmesinin partinin kurucusu ve doğal lideri açısından ne gibi bir faydası olabilir…

Erdoğan, “Sistem değişmiştir” derken aslında partilere artık gereğini yapın diyor. Bunu ifade eden Erdoğan, AK Parti'ye “Ya benim istediğim gibi olursunuz ya da Başbakanlık ve iktidar dahil elinizdeki tüm imkanları elinizden alırım mı demek istiyor. Çünkü Erdoğan, AK Parti'ye verilen oyların kendi şahsına verilen oylar olduğunu biliyor.

Herkesin cevabını aradığı başka bir soru da, Davutoğlu'nu bizzat seçen Erdoğan olduğu halde, Davutoğlu'nu neden bu koalisyon görüşmelerinde gerek Kılıçdaroğlu ve gerekse de Bahçeli karşısında pasif duruma düşürdü.

Erdoğan bu hamlelerle harakiri mi yapıyor yoksa başka bir plan mı söz konusu…Bazıları Erdoğan'ın bu davranışlarını kongre hesabına yorumluyorlar ama bence mesele bu kadar basit açıklanacak gibi değil…Çünkü kongrede delegenin de MYK'nın da Erdoğan'ın elinde olduğunu herkes biliyor.

Peki bu durum böyle devam ederse ne olur sorusunu soralım…

Seçim tarih belirli olur ve AK Parti kongresinde bir genel başkan değişimi yaşanırsa yeni genel başkan bu şartlar altında nasıl siyaset yapacak ve seçmenden nasıl oy isteyecek.

Yada seçmen karşısına çıkmış olan AK Parti bu şartlar altında gerek özgüven bunalımı ve gerekse de “Beştepe vesayeti görüntüsü” altında seçmenden nasıl oy alacak. Bu muhalefet tarafından sürekli dillendirilmeyecek mi?

Bu şartları görünce insan acaba diyor, Erdoğan kendi dönüşü için tüm yolları kapatıyor ve Davutoğlu'nu çaresiz mi bırakıyor. Yada oluşabilecek olan siyasi kaos ve partideki siyasi tartışmaların sonucunda seçmenin, “Yeter Erdoğan partinin başına dönsün” demesini mi istiyor.

Bütün bu denklem içerisinde gerçekçi görünmeyen benimde inanmadığım ama dillendirildiği gibi acaba Erdoğan, kendi kurduğu ve büyüttüğü partisini daha da güçsüz hale mi getirmek istiyor (mu)?

Yaşananlar bana Fazilet Partisi dönemini hatırlattı…

Fazilet Partisi dönemini hatırlayanlar bilir, rahmetli Erbakan Hoca'da o dönem gücünü paylaşmak istememiş parti feda edilmiş ama alınan oylar Erbakan'ı siyaseten kurtaramamıştı. Burada bir yenilikçi gekenekçi kavgasından ziyade başka bir pencereden baktığımı ısrarla belirteyim ki mesele başka yere çekilmesin.

Bütün bu yazdıklarımın sonuçları AK Parti kongresinde belli olacak. Türkiye'nin siyasi atmosferi AK Parti kongresi ve Erdoğan-AK Parti ilişkisi ile netleşecek. Buraya doğru gidiyoruz.

Bahçeli baştan beri bunu biliyor ve AK Parti'yi de bu yola doğru itiyor.

Cafer UÇA
Sizler önce 960 darbesinin gerçek nedenlerini ve darbeyi yapan kadronun kimlerden oluştuğunu doğru dürüst anlamadan bu günleri ve siyasileri değerlendirmeniz çok çok yanlıştır. 960-970 yılları arasındaki dönemde yaşanan olaylar sonucu 28 Şubat 1997 de son nokta porasyonu ile noktalanmıştı.
Cafer UÇA
2-) Ama Milletçi ve Muhafazakar görünümlü bir parti hükümete olmadan yaşama geçirilmesi çok zordu. İşte ABD hemen apo'yu 999 seçimleri öncesi bize vererek bunu sağladı. BİLİYORSUNUZ BİN SENE SÜRECEĞİNİ İDDİA EDİYORLARDI, çünkü 950 öncesi Kemalist rejime dönüş başlatılmıştı. Bunu AK Parti CHP ve MHP nin KUTSALLARINI YIKTI OLAY BU... NOT Cemaat denen guruh 963 sonrası de Mhp ile aynı dönemde tezgâha konmuştur.
Cem pektaş
Ak partiyi ak parti yapan RT Erdoğanın liderliği idi bu kadar kısa sürede parti çok kan kaybetti en kısa sürede kendilerini toplayıp ülkenin ve ümmetin derdine çare yolları aranmalıdır bilmem ne kadar prof.akademisyen sosyal bilimci gazeteci ortak akılla bu işler düzeltilmelidir,zaman akıyor...
Hamdullah celik
Musliman kurtlerin icinde yer almadığı bir davanın asla basariya ulasmayacaginin farkina ne zaman varılacak acaba merak ediyorum.Hem Kürt,hem de Musluman olması iki kez ezilme nedeni olmasina rağmen davayı bırakmayan anlayışa karşın Kürtleri basamak olarak gören,hakkını teslim etmeyen,en ufak olumsuzlukta devlet refleksini tüm islami değerlerin önüne alan kardeslik kültürünün galiba sonuna geldik...
Remzi zando
Mızrak artık çuvala sığmıyor PKK ya bu serbestliği veren parelele bu imkânları sunanlar aldatildik deyip işin içinden çıkıyor bedeli halk ödüyor ak parti artık çok a çok ciddi bir özeleştiri yapmali
tuncer
Oyun oynayan bir Erdoğan. Yazıyı okuyunca Türkiyenin ve AKPARTİ nin Erdoğan oyunlarından nasıl kurtulura sevk eden bir yazı.Doğan Medyanın paralelin Sözcünün edepli hali.Birde AKP kısaltması eksik.Dengir Mir M.Fırat, Altan Tan a giden bir yolculuğun işaretlerini alıyoruz Sayın N.Çiçek. Bir Kürt olarak bu sahneleri çok yaşadım.Sanki Barış Sürecini başlatan,Gezi Zülmünü durduran TC nin imarnı tetikleyen,İbadetlere yapılan zülmü durduran Erdoğan değilmiş gibi.Hiç oyun oynamasın değilmi? O da Menderes ,Özal, Erbakan hatta Abdulhamit gibi gitsin artık değilmi.Keşke onlarda biraz oyun bilselerdi.
ADEM
Nevzat Bey yazdıklarınıza aynen katılıyorun ancak değermi bu kadar oyun bu kadar katakulli ile ülkemiz kan kayıp ediyor şahıs merkezli devlet anlayışının gideceği nihayi bir çözümün çözümsüzlük olduğunu son yaşanan hadiseler göstermektedir.Ancak şunu da belirtmeden geçemiyeceğim bu şahıs merkezli yaklaşımlarla ülkenin olumsuzluklara itilmesinde sişzlerin de payının çok büyük olduğu ve bu vebalin altından kalkamıyacağınız görüşündeyim, yani bir şahsın egosunu şişirilmesi ile ülke üzerinde kumar oynanmalıydı diye düşünmekteyim.
serdar sarıkaya
hocam kusura bakma ama, şöhret olmayı kaldıramayıp şizofreniye bağlayan genç oyuncu arda bilmemne ye bağlamaya başladın. analiz kasıcam derken, siyaseti yönlendirdiğini hissetmeye mi başlıyorsun ne yapıyorsun, sen bi umre yap bi uzun süre, belki iyi gelecektir,birkaç zaman önceki nevzat çiçekten eser kalmadı, sana satılık adam muamelesi yapmak istemiyorum,Mü'min in mü'mine yardımı ancak dua iledir, sırrınca hakkında hayırlısı olsun diyorum, kendini biraz toparlamaya ihtiyacın var.amacın üzüm yemek mi bağcıyı dövmek mi, kendini bi check etmen gerek, selamlar.
yusuf
Eğer Erdoğan bu söylem ve tavrını sürdürmeye, Ak Partiyi gölgelemeye devam ederse Ak Parti erken seçimden zayıflamış olarak çıkar. Yaptığı bütün konuşmalarda muhalefete malzeme vermekten başka iş yapmıyor. Erdoğan şimdiye kadar hep mağdur edildiğinden dolayı kazandı. Ancak son zamanlardaki MAĞRUR VE KİBİRLİ tavır, Akp'yi ve Erdoğan'ı eritecektir. Ek olarak Mehmet Metiner türü adamlar Tv'lerde AKp adına konuştukça Akp daha da batacaktır.
abdullah
Yiğit Bulut, Cemil Ertem gibi sadece dolduruşa getiren herifleri çevresine toplayıp, Abdülhamid benzetmesi ile padişahlık kibrine sürükleyip, Metiner, Külünklerle herkese tehdit yağdırıp gidilecek yol, bu ülkenin 40 yılda biriktirdiği İslamcı geleneğin tüketilmesidir. Bu kibirli dil ile, hiçbiriniz bilmez sadece ben/reis bilir mantığıyla, eleştiren herkese hain denilerek, başbakana bile alan bırakmak istemeyerek gidilecek yer, kimsenin olanları izah edemediği, ahlaki üstünlüğü kaybettiğimiz ve davayı savunmaktan kişiyi savunmaya dönüşen bir dile mahkumiyettir.
vatandaş1
Mesela abdullah gülün süRekli dışlanmış bir adam olmasi yakışıyor mu Allah aşkına, böyle bir dava partisine
Dikkat Dikkatli
Töre Gereği; Erdoğan ne derse O! Töre yıkıldı mı Milleti, devleti mum yakar ararsın 1919 da olduğu gibi.
ADEM
nevzat bey haklı, açık ve net olan birşey var erdoğan davutoğlunu kukla gösterecek söylemlerden kaçınmalıdır, tabi ki lider kendisidir ancak basına konuşurken daha dikkatli olmalı dost kazanmalı akp düşman değil davutoğlu konuşursa aktif bir şekilde, bu mümkündür

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Sosyal medyadaki 'beyaz diş' tuzağı

Haber Ara