Dolar

34,8759

Euro

36,7527

Altın

3.039,68

Bist

10.139,61

Çin hızla Hristiyanlaşıyor, Çinli kendi yazısını okuyamıyor

Çin toplumunda büyük değişimlerin yaşandığını belirten Mustafa Yürekli, Çin'de Hristiyanlığın hızla yayıldığını, ayrıca Çinlilerin Çinceyi okuyamaz hale gelecek kadar yabancılaştığını yazdı.

2 Yıl Önce Güncellendi

2023-06-20 18:07:44

Çin hızla Hristiyanlaşıyor, Çinli kendi yazısını okuyamıyor

Çin üzerine yazısında dikkat çeken detaylar paylaşan Haber7 yazarı Mustafa Yürekli, 56 ırkın yaşadığı ülkede yaşayan Müslüman Uygurların içinde bulunduğu şartları aktardı...

ÇİN'İN BATILILAŞMASI VE AMERİKANLAŞMASI

Çin'de büyük kitleler kendi yazısını okuyamaz hale geldi. Binlerce karakterden oluşan tarihi Çin yazısının öğrenilmesi zaten oldukça güç.. Modernleşme Çinlilerin yazılarını öğrenme motivasyonunu bitirdi; Çinliler kendi yazılarını okur yazar olmaktan çıkıyor..

Oysa Çinliler İngilizce konuşabiliyor, konuşmak istiyorlar. Yabancı olduklarını anladıkları biriyle İngilizce konuşmakta ısrar ediyorlar. Yabancıların bu kadar zor ve kendilerine göre önemsiz olan dilleri Çinceyi öğrenme nedenlerini merak ediyorlar.

Devlet binalarının üzerinde karakterlerle yazılmış isimlerinin altına “İngilizce” isimleri de yer alıyor.

p02sqmd1

Çoğunluğunu çekik gözlü, düz-esmer saçlıların oluşturduğu Çin'de biyolojik/etnik köken birliği, fizik benzerlik dışında ortak bağ kalmamış.. Çin'de yabancı olmak yine büyük üstünlük ve farklılık göstergesi.

Batı, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa, markalarıyla Çin pazarını renklendirmekte; mankenleri ve filmleriyle de reklam panolarını televizyonları doldurmaktadır. Çin hükümetlerinin bütün yapabildiği uluslararası pazarda ağırlığını koruyan tüm yabancı ürünlere alternatif yerli bir marka çıkarmak ve sözkonusu yabancı markalara dair caydırıcı açıklamalar yayımlamak.. Sokaktaki Çinliler, sözkonusu yerli markaları “alternatif” olarak görülüyor.

ÇİN MEZALİMİ

Dünyada ve Asya ülkelerinde batılılaşma – Amerikanlaşma denilen şey, yabancılaşma ve medeniyet bunalımına düşme.. Bunalım toplumlarını Hıristiyanlığa yönlendirmek kolay çünkü..

Çin komünist devrim yaparak zaten 1948'de Batılılaşmıştı.. Kapitalizm gibi komünizm de Batılı ideoloji, özde pozitivist, materyalist, tanrı tanımaz ve din düşmanı.. Komünizm Çin'de Budizmle savaştı önce.

Çinliler, dinleri Budizmden uzaklaşmış durumda.. Tapınakları ve burada yaşayan keşişleriyle halktan ayrı bir züht yaşamı oluşturan Budizm, küreselleşen Çin ve Çin halkı için unutulmaya yüz tutmuş bir din, bir kültür artık..

Çin'de 56 ırk ve bu ırkların bağlı oldukları değişik dinlere mensup insanlar bulunuyor. Çin hükümeti Müslümanların büyük çoğunluğunun bulunduğu Urumçi ve Sincan bölgelerini ve burada yaşayan Türkleri büyük bir problem olarak görüyor. Çinli Müslümanlar ve Çinli Hristiyanlar hakkında doğru verilere erişmek zordur.

Araştırmalara göre Çin'in önemli merkezlerinde yaşayan akademisyen, önemli dairelerde devlet memuru Uygurlar mevcuttur. Çin'de bir Uygur Türkü, Müslümanlıktan, Sincanlılıktan ve Urumçililikten kurtulduğu, küresellşmeye uyup modern dünyanın kendine sunduğu yeni kimliklere ayak uydurduğu sürece hiç bir sorun yaşamaz.

Çin'in Müslümanlara yönelik yasaklarından biri de oruç ve halka açık alanlarda namaz kılınmasına yönelik oldu. Sincan Özerk Bölgesi'nde Müslüman Uygurlara uygulandığı belirtilen sert önlemler, her adımı takip eden gözetleme sistemleri, dini yasaklar ve 1 milyondan fazla kişinin “toplama kamplarına” kapatıldığı haberleriyle gündeme gelen Çin'de Hıristiyan nüfusun da baskılara maruz kaldığı belirtiliyor.

Sincan'da Müslümanlara İslami cenaze töreni düzenlenmeleri yasaklanırken, ülkedeki Hıristiyanlara da defin töreni sırasında dini usullerden uzak durmalarının emredilmesi medyada yer alan haberler arasında.. Getirilen düzenlemelerden biri, “din görevlilerinin cenaze törenlerine katılmasını yasaklıyor” ve “sayıları 10'u aşmayacak şekilde, ölen kişinin yakınlarının alçak sesle dini metinleri okumalarına ya da ilahi söylemelerine” müsaade ediyor.

ÇİN KUR'AN VE İNCİL'İ KOMÜNİZME ‘UYARLAMAK' İSTİYOR

Çin'de dinî faaliyetler hükûmet makamları tarafından yine sık denetilmeye devam etmektedir. Çin devleti resmi olarak 4 dini inancı tanıyor: Budizm, Taoizm, İslam ve hristiyanlık. Günümüzde Çin'deki Hristiyan nüfus, Katolik, Protestan, Evanjelika ve az sayıda da olsa Ortodoks Hristiyandan oluşuyor.

18 yaşı üzerindeki Çinlilere ancak hükûmet tarafından resmen onaylanmış Hristiyan gruplara, örneğin Çin Yurtsever Katolik Derneği'ne üye olmalarına izin verilmektedir. Buna rağmen, birçok Hristiyan gayriresmî ağların veya kayıt dışı cemaatların çerçevesinde faaliyette bulunmaktadır; bu tür ağlar ve cemaatleri ‘ev kilisesi' veya ‘yeraltı kilise' olarak adlandırıyorlar..

Komünist Parti, sadece Müslümanlara değil, ülke nüfusunun yüzde 5'ini oluşturan Hristiyanlara da ciddi kısıtlamalar getiriyor. Çin'deki dini hayat konusunda medyaya değerlendirme yapan bazı uzmanlar, Pekin yönetiminin Hıristiyan sayısındaki artış ve onların Batı'yla muhtemel bağlantılarından kaynaklanan rahatsızlığında hedefin “Hıristiyanlığı yok etmek” değil “dize getirmek” olduğunu iddia etti. Duke Üniversitesi'nden profesör Lian XŞi, meseleyi Guardian gazetesine değerlendirirken, “Hükümet Hıristiyanlığı partinin emrinde tamamen yerli bir dine dönüştürmek için Hıristiyanlığı ‘Çinlileştirme' kampanyası yürütüyor” ifadelerini kullandı.

Çin, Kuran ve İncil'in içeriğini Komünist Parti ideolojisine göre ‘uyarlamak' için harekete geçti.. Çin Komünist Partisi'nin, ülkede Kur'an, İncil ve Budist Sutraların meallerinin iktidarın ideolojisine göre yeniden düzenlenmesi için çalışma başlattığı öne sürüldü. Fransız Le Figaro gazetesinde yer alan habere göre Başbakan Yardımcısı Wang Yang', geçern kasım ayında ülkenin en önemli din adamlarının davet edildiği sempozyumda bu konuyu gündeme getirdi. Wang, Müslümanlar, Hristiyanlar ve Budistler için kutsal olan kitapların Komünist Partisi ideolojilerine uyumlu hale getirilip bu şekilde yorumlanması gerektiğini söyledi.

HIRİSTİYANLIK ÇİN'DE YAYILIYOR

1970'lerin sonlarında uygulanan ekonomik açılma sırasında dine ilişkin faaliyetlere uygulanan kısıtlamaların hafifletilmesinden beri Çin'deki Hristiyanların sayısı büyük oranda artmıştır; 1949 yılı öncesinde üç milyonu Katolik, bir milyonu ise Protestan yaklaşık dört milyon Hristiyan vardı..

Ekran Alıntısı_303

Purdue Üniversitesi'nden sosyolog profesör Fenggang Yang, 2 Ocak'ta Time dergisine yaptığı açıklamada, Çin anakarasında 2020 itibarıyla 116 milyon Protestan Hıristiyan olduğunu belirtirken, “2030'a gelindiğinde Çin'de muhtemelen dünyanın diğer ülkelerinden daha çok Hıristiyan yaşıyor olacak” tahminini yaptı.

Hong Kong Çin Üniversitesi'nde misafir profesör Willy Lam ise Çin Komünist Partisi'nin ve hükümet liderlerinin bu durumdan kaygı duyduğu değerlendirmesini yaptı. Çin'de gizli kiliselerin “süratle yayıldığını” ifade eden Lam, “Çin hükümeti, aralarında az eğitimli insanların da olduğu daha fazla kişinin resmi milliyetçilik ve yurtseverliğe değil de manevi ihtiyaçları için kiliseye yönelmesinden korkuyor” dedi.

Çin'de her yıl milyonlarca kişi Hristiyan oluyor. Çin'de Hristiyan nüfusu oranı % 5'ten fazladır; % 10'a, % 15'e dayandığı hesaplanıyor.. Yani Hristiyan nüfusu 250.000.000 (iki yüz elli milyon) civarındadır. Çin'deki Hristiyan nüfusun 2030'a kadar 300.000.000'a ulaşacağı tahmin ediliyor.

Eleştirilerin hedefindeki Çinli yetkililerse “Batı'nın Hıristiyanlığı, iktidarı devirmek için kullandığını” öne sürüyor. Çin de küreselleşmenin Psikososyal Haçlı Seferi olduğunun farkında.

Haber Ara