Son 4 yılda TRT'nin yapımcı ve yönetmenlere verdiği destek, sinema sektörüne canlılık kazandırdı. “12 Punto TRT Senaryo Günleri” sadece Türkiye'de değil uluslararası alanda da bir marka haline geldi.
2021 yılında TRT'nin destek olduğu birçok proje, dünyanın en seçkin festivallerinde ödül aldı.
Önceden yılda bir veya iki yapıma destek olan TRT, 12 Punto ile beraber desteklerini arttırdı, sistematik hale getirdi.
Art house filmlerin yanısıra 15 Temmuz Şafak Vakti ve 1 Ocak'ta vizyona giren Kesişme: İyi ki Varsın Eren filmi gibi özel gişe işi filmlere de destek verdi.
İki Şafak Arasında
Yeni Şafak'a konuşan TRT Sinema Müdürü Faruk Güven, TRT 12 Punto'yla manevi olarak da destekte bulunduklarını söyledi.
Güven, “12 Punto'dan önce yapımcılar zor bela filmi çektikten sonra festivallere başvurmaya çalışıyordu. Şimdi ise film çekilmeden önce projeler filmin festivallerinin endüstri bölümüne gönderiliyor. Daha proje çekilmeden filmin birden fazla ortak yapımcısının olması, fon bulması, festival başarısını getiriyor aslında. Her sene 12 Ocak-12 Şubat tarihleri arasında başvuruları alırız, 12 Nisan'da finale kalan projeler açıklanır. Bize başvuracak projelerin o sene çekilmesini değil, film daha proje aşamasındayken bilinir hale gelmesini istiyoruz” diyerek, 12 Punto ile yapmaya çalıştıklarını anlattı.
Faruk Güven ULUSLARARASI PROJELERDE TÜRK ORTAK ŞARTI
Sadece Türkiye'deki projelere değil uluslararası projelere de kapılarını açtıklarını söyleyen Güven, “Bir şartımız var, o da uluslararası projelerin bir Türk ortağı olması. Buna da geçen sene başladık. Klondike bunlardan biri. Esasında Ukrayna projesi. Türk yapımcısı Mehmet Bahadır Er bize başvurdu. Çok da önemli bir konu işliyordu. 12 Punto'dan Uluslararası Ortak Yapım Ödülü kazandı. Enes Erbay da aynı şekilde ‘Kutsal Ruh' filmiyle uluslararası destek aldı. Türkiye'den ortak yapımcı bulursa hem kültür bakanlığı'ndan hem de 12 Punto'dan destek alma hakkına sahip” açıklamasında bulundu.
Kutsal Ruh
HİKAYEYİ ÇEŞİTLENDİRMEK LAZIM
Gişede sanat filmlerinin karşılığı olmadığı için, yapımcılar ve yönetmenlerin ana akım işler yapmaya odaklandığını söyleyen Güven, “Bizdeki ana akım ve art house kavramı çok keskin şekilde ayrılmış. Belki de bu iki tanım arasındaki farkın kapanması gerekiyor. Mesela Parazit ve Joker hem gişe filmi hem de birçok yerden ödül aldı. İzleyici biraz daha ritmik, takibi kolay işler istiyor. Art house'un çok fazla karşılığı olmadığı için destek alması mecbur. Mesela kara komedi de bizde yapılmıyor. Biraz hikayeyi çeşitlendirmek lazım” diyerek sinema sektörünün eksiklerine dikkat çekti. TRT dijitale de yatırım yapacak İlk defa filmini çekecek yönetmenleri de desteklemek istediklerini söyleyen Faruk Güven, yeni kurulan TRT Sinema'yı bir üst marka olarak düşündüklerini belirtti. Geleceğin sinemasıyla ilgili de yorum yapan Güven, geleneksel sinema salonundan izleme alışkanlığının bitmeyeceğini, bunun yanı sıra dijital kısımda özgün işlerin üretileceğini söyleyerek TRT'nin de dijital yatırımı olacağını duyurdu. Güven, “Genel müdürümüz birkaç hafta önce konuşmasında bahsetti. Bu çalışma ne zaman biter bilmiyorum. Bir yandan özgün içerik üretmek bir yandan da bunları dijitale taşımak söz konusu olacak” dedi.
