Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, sebepsiz yere evi terk eden kadının boşanma davasında “tam kusurlu” sayılmasına ilişkin yerel mahkeme kararını uygun buldu. Sosyal medyada tanışarak evlenen çiftin hikayesinde, kadının ailesi çifti ziyarete geldikten sonra üçüncü gün kadın haber vermeden ailesiyle memleketine döndü ve eşine kendisini istemediğine dair mesajlar gönderdi. Kadın da eşinin önceki evliliğini sakladığını ve işi hakkında yalan söylediğini ileri sürerek karşı dava açtı.
Erzincan Aile Mahkemesi, müşterek konutu sebepsiz yere terk eden kadının evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülüklere aykırı davrandığını ve ağır kusurlu olduğunu tespit ederek tarafların boşanmasına karar verdi. Mahkeme, kadının eşine 10 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti ve kadının nafaka ile tazminat taleplerini reddetti.
İstinaf incelemesinde Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, erkeğin yaşını, işini ve önceki evliliğini gizlediği, kadının ise eşine hakaret ettiği gerekçesiyle tarafların eşit kusurlu sayılmasına karar verdi. Ancak bu karar Yargıtay tarafından hukuka aykırı bulunarak bozuldu.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, tarafların yaklaşık 3 ay evli kaldığını, kadının ailesinin yanına gitmesi sonrasında eşine hakaret içeren mesajlar attığını ve evi terk ettiğini belirtti. İstinaf tarafından erkeğe yüklenen kusurların tanık beyanı veya başka delillerle ispatlanamadığını kaydeden Yargıtay, bu nedenle erkeğe yönelik kusur hükmünün boşanmada esas alınamayacağını ifade etti. Kararda, “Hal böyleyken, erkeğe atfı kabil başkaca kusurlu bir davranışın varlığı da ispatlanmadığından, davalı karşı davacı kadının davasının reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” ifadeleri yer aldı.