Dolar

32,5042

Euro

34,9612

Altın

2.430,65

Bist

9.802,47

Yalan haber bombardımanı

Sosyal medyada yaygın hale gelen ve yalan olduğu kısa sürede anlaşılan haber kaynaklarına tepkiler giderek artıyor. Yalan haber paylaşımlarının hukuki takibinin yapılması gerektiğini savunan Sabah gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, durumun ‘acil’ olduğunu vurguladı

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-08-03 11:33:15

Yalan haber bombardımanı

Yalan haber bombardımanı, toplumun ruhsal ve kültürel sağlığını yıkmaya başladı mı?

Evet!

Her konu...

Sportif bir başarı, kahreden bir cinayet, bürokraside bir tayin, orman yangınları ve seller gibi afetler, hatta ülke için hayati önemdeki diplomatik ve askeri kararlar...

Hepsi muhalefet temsilcileri tarafından türlü çeşitli yalanlarla derhal bir çatışma ve gerilim unsuruna dönüştürülüyor mu?

Evet!

O halde soruyorum...

Nereye kadar yalanları yalanlama stratejisiyle ilerleyeceğiz?

Yalan yol aldıktan sonra yalanlamanın anlamı kalmıyor.

Daha fenası...

Bütün bunlar çok normalmiş gibi algılanmaya başlandı.

"Birileri yalan söyler, malum ajanslar kampanya yapar, muhalefet sözcüleri ortalığı karıştırır ama eninde sonunda doğrusu ortaya çıkar" diye bir şey yok!

Kötülük gemi azıya aldığında...

"Ünlü"lük denilen şey ülkesine ve halkına düşmanlıkla özdeşleştiğinde...

Ülkesinin işgalini isteyecek kadar kendinden geçmiş tiplerin ortalığı doldurması normal karşılandığında...

Durup "Nedir bu hâl?" diye sormak gerekmez mi?

Akışa bırakabilir miyiz olup biteni?

Aktığı yer bataklık çünkü...

Dün Hasan Basri Yalçın yazdı, altına imzamı atıyorum...

"Ben bir vatandaş olarak bu işten çok sıkıldım. Yalan ve provokasyon üzerinden söylem üretmenin ve bunu yaymanın hukuki karşılığı her ne ise yerine hızla getirilmeli. Ama daha önemlisi, bu tür siyasetin toplumda ayıplı hale getirilmesi gerekir."

Acilen...

Daha fazla vakit kaybetmeden...

Haber Ara