Dolar

32,2741

Euro

34,7826

Altın

2.407,62

Bist

10.275,32

Taşgetiren'den 'Kral Çıplak' diyen Arınç'a destek

Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, “Bülent Arınç, doğru bildiği şeylerde devreye giren tavrıyla kayda değer bir politikacıdır. Bence Arınç’ın değerlendirmelerinden yararlanılmalı.' dedi.

2 Yıl Önce Güncellendi

2022-06-19 09:59:45

Taşgetiren'den 'Kral Çıplak' diyen Arınç'a destek

Meclis eski Başkanı Bülent Arınç'ın, AK Parti'yi eleştirirken kullandığı "Kral çıplak" sözleri gündemdeki yerini koruyor. Bazı kesimler Arınç'a sert eleştirilerde bulunurkan, bazı kesimler ise Arınç'a destek açıklamalarında bulunuyor.

Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, bugünkü "Kral çıplak'a gelmek" başlıklı yazısında, Bülent Arınç'a destek vererek, "Bence Arınç'ın değerlendirmelerinden yararlanılmalı."dedi.

Taşgetiren'in yazısından dikkat çeken bazı bölümler şöyle:

Bülent Arınç, üslûbu şusu busu tartışılabilir, ama, kritik zamanlarda bana göre en azından kendisine saygının gereği, “Doğru bildiği” şeylerde devreye giren tavrıyla kayda değer bir politikacıdır. Bunların bir kısmında “Tayyip Erdoğan'a rağmen” geliştirdiği tavır, bizde genelde liderlere yönelik daha edilgen duruşun egemen olmasına bakılırsa, altı çizilmesi gereken bir tavırdır.

1 Mart tezkeresinde mesela.

Hukuk alanında yaşanan zikzaklar ve hukuk ihlallerinin hakim politika haline gelmesi karşısında mesela.

Dolmabahçe'de masa devrildiğinde “Orada kimin hangi sandalyeye oturacağından bile haberi vardı” sözüyle mesela.

“Millet İttifakı”nın “Zillet” diye tanımlanmasında mesela.

Böyle pek çok örnek verilebilir.

En son olarak iş “Kral çıplak”a geldi. Arınç tam da Erdoğan'ı hedef alarak mı “Kral çıplak” dedi, yoksa, genel gidişat için mi söyledi, tartışılabilir.

Öyle bir şeyi kastetmiş olmasa da sözün Erdoğan'a gideceğini öngörmemiş olması, Arınç gibi bir “söz ustası” için düşünülemez. Ama bir yerde “durmak” konusunda kendisinin de farkında olduğu bir zaafı bulunduğu biliniyor.

“Kral çıplak!”

Bu sözü Arınç, ekranlara Ak Parti'nin politikalarını savunmak için çıkarılan ve kendisinin “Majestelerinin gazetecileri” diye tanımladığı kişilerin durumunu ve eleştiri gibi ifade edilen ama gerçeğin yakıcı niteliğini kamufle eden demeçleri eleştirirken söyledi.

Tepki çekeceğini bilerek söyledi.

Bana göre Arınç hala “içerden” konuşuyor. Partinin misyonunu koruma hassasiyetiyle konuştuğunu ifade ediyor, ki bence yanlış değil. Yaptığı iş “muhalefet” değil.

Ama Ak Parti içinde, bu tarz tüm yapılarda olduğu gibi, Lider'in arkasında duruyor gözüküp, Lider adına hareket ediyor pozisyonuna yerleşip, parti ya da örgüt içi rant devşirme hesabına soyunanlar çıkar. Dostoyevsky'nin Cinler'de çizdiği liderin her dediğini – yaptığını onaylayan “Erkel” böyle bir tipi sembolize eder.

Ak Parti yönetiminde Arınç'ı dinleyecek bir makam kaldı mı, bilmiyorum.

Tayyip Erdoğan, o kadar idealize edildi ki, eleştirilerin ona zor uzanacağını düşünüyorum. Aslında bizim kültür kodlarımızda bu tarz idealizasyonlara en önce ona hedef olanlar karşı çıkmalı.

Arınç zor bir işi yaptı.

Söz konusu anekdotta bir çocuk Kral'ın sokaklarda kendisini giyinik zannettiği halde çıplak olarak dolaşmasını önlemiş olur.

Bence Arınç'ın değerlendirmelerinden yararlanılmalı. Başta ismini saydığım kişilere de “Arınç bizi böyle görüyor siz nasıl görüyorsunuz?” diye sorulmalı. Soranlar ve aldıkları cevaptan ders alanlar kazanacaktır. Ülke de öyle kazanacaktır.

TARTIŞMA NEDEN KAYNAKLANMIŞTI?

TBMM eski Başkanı Bülent Arınç, geçtiğimiz günlerde yapılan “Türk Demokrasi Vakfı; Yeniden” adlı toplantısında kürsüye çıkarak AK Partililerin katılmamasına tepki göstererek "Korkuyorlar, fikirlerine güvenen insanlar hiçbir şeyden korkmaz." demişti. Arınç, iktidara "Tatlı su balığı siyasetçileri var, suya sabuna dokunmadan. Majestelerinin gazetecileri var. Havanın suyun berraklığından bahsederler. Öksürmenin, bağırmanın zamanıdır. Kral çıplak demenin vaktidir. Allah cesur olana izzet verir." diyerek sert eleştirilerde bulunmuştu.

Haber Ara