Yer Bilimci Görür, Habertürk'te Türkiye'nin deprem gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
"KABAHAT MİLLETTEN ÇOK YÖNETİCİLERDE"
Görür, “Kabahati milletten çok yönetimlerde buluyorum. Ne olursa olsun ülkeyi yönetenler milletin can güvenliğini birince derecede sağlamak zorundadırlar” tepkisini gösterdi.
"SİYASİLER KONUŞMAMI İSTEMİYOR"
2020'de Maraş'a dikkat edilmesi gerektiğini söylediğini hatırlatan Görür, şöyle devam etti:
"Siyasiler de benim konuşmamı istemiyor. Konuşmayın diyorlar. Peki korkutmak için miydi ben 2020'de Maraş'a dikkat edin burada büyük bir felaket geliyor dediğimde halkı mı korkutmak isyordum! Ne oldu şimdi görüyorsunuz, binlerce insan göçük altında...
Ülkemizdeki yer bilimleri camiası için Kahramanmaraş depremi bilinmiyor değildi. Gelmekte olduğunu bağırıyordu. Zaten en son deprem 1514'te olmuş. Enerji yeterince birikmiştir”
"DEPREM HAKKINDA BİLİNÇLENMEK LAZIM"
“Depremi bir gerçek olarak kabul edelim” diyen Görür şunları söyledi:
Bu ülkede ebediyen yaşayacaksak deprem dirençli kentleri nasıl yaparız, onu konuşalım. Benim kendimi adadığım nokta bu. Halkın korkmasını anlıyorum. Deprem hakkında bilinçlenmek lazım. Ne yapacağımız da belli. Depreme dirençli kentler yapmak zorundayız. Halka deprem kültürü kazandırmamız gerek. Çevreyi kirletmememiz lazım. Şu an depremden sonra milyonlarca ton yapı malzemesi moloz çıktı. Bunlar evsel atıklar. Ortaya çıkanları usulüne göre bertaraf etmezsen sana hastalık olarak geri döner.
"1999 DEPREMİNDEN DAHA FAZLA KAYIP OLABİLİR"
Altaylı'nın 1999'daki depreme ilişkin sorusunu yanıtlayan Görür, meydana gelen depremlerin büyük olduğunu belirtti. “Ciddi darbe yiyen bir bölge. Yıkım duruma bakarsak bir de kentlerin deprem dirençli olmadığına bakarsak ben can kaybının fazla olacağı düşüncesindeyim” dedi. Görür, ölü sayısının 1999'dan fazla olabileceğini ifade etti.
Görür, TV 100'deki açıklamalarında ise beklenen İstanbul depremiyle ilgili olarak "Artık uzatmalara oynuyoruz" dedi.
Görür'ün açıklamaları şöyle:
"Türkiye'de deprem rejimi, jeolojik yapısı 13 milyon sene önce başladı ve daha milyonlarca sene devam edecek. 13 milyon senedir bu depremler geliyor ve devam edecek. Bu doğanın gerçeğini ülkemizde değişmez bir gündem olarak almalıyız. Bizde ne halk ve yöneticiler depremi gündemlerine almıyorlar. Depremi konuşmamakla duymamakla sorunun çözüldüğünü sanıyorlar."
"HALKTA VE YÖNETİCİLERDE İRADE YOK"
20 senede içinde biz tüm Türkiye'yi depreme dirençli hale getiririz. Biz daha 20 seneye İstanbul'u depreme dirençli hale getiremedik. Çünkü irade yok. Halkta ve yöneticilerde, siyasilerde irade yok. Şu an 99'ları yaşıyoruz gibi geliyor. O zaman da ‘herkes 99 bir milattır, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak' diye bağırıyordu. Bakın işte oldu, her şey eski gibi, aynı acılar, aynı sahneler, aynı konuşmalar…
İstanbul'u depreme hazırlayacaksak ilk yapmamız gereken yapı stoğu. Yapı insanların başına çökmemesi, öldürmemesi lazım. Bunlar bir ölçüde yapıldı. Hangi semtlerde binalar riskli araştırması yapıldı. Bunların yıkıp yapmak, güçlendirmek lazım.
"UZATMALARI OYNUYORUZ"
99 senesinden itibaren her an olmak kaydıyla 30 yıl içinde depremin olma olasılığı yüzde 62. Biz 23 yılını geçirdik. Yüzde 62 olasılık, 70'lere çıktı. Artık uzatmalara oynuyoruz. Bunun bir prezisyonu var, artı-eksi 15 sene var.
