Duruşmada verilen ara öncesi savunma yapan otel sahibi Halit Ergül, “En son denetlemede bile bize spring sistemi ile ilgili bir şey söylenmedi. Denetlemeler de normal çıktığı için bilmiyorum. Bizden sonra bin 500 otel mühürlendi. Keşke bizi de 15 gün mühürleselerdi bu olay yaşanmasaydı. Otelde denetimlerden tam olarak geçiyorduk. Turizm İşletme Belgesinde 12'inci kat var. Yapı iskan ruhsatında görülüyor mu bilmiyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından müşteri şikayeti nedeniyle daha önce cüzi bir ceza yedik. Onun dışında ceza yemedik. Otelde üst yönetim yetkisi bendedir ve kimseye devretmedim. Denetime gelen Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerini otelde ücretsiz konuk etmedim. Odalarda sigara içiliyor diye çalışanlarıma dedektörleri kapatın talimatı vermedim. Arabaları yangın sırasında garajdan çekin diye talimat vermedim” dedi.
‘BEN 2.5 AYDIR UYUMUYORUM'
Mağdur avukatının ‘Yangına ilişkin kusurunuz var hiç pişmanlık duyuyor musunuz?' şeklindeki soruya Ergül, “Cevap vermek istemiyorum" dedi.
Mağdur avukatı tekraren “Pişman mısınız buradaki aileler en azından üzgün olduğunuzu söylemenizi bekliyor” derken Ergül, “Ben 2.5 aydır uyumuyorum. İnsan olan buna üzülmez mi benim huzurum yok" diye cevap verdi.
DURUŞMA SALONUNDA ARBEDE
O sırada 8 yakınını kaybeden avukat Yüksel Gültekin sanığa bir soru sorarken Halit Ergül'ün avukatı, sorulan soruların esasa uygun olmadığını iddia etti.
Yüksel Gültekin de avukata ‘Sana mı soracağım sorularımı, müdahale ediyorsun. Benim 8 tane canım gitti” dedi.
Bunun üzerine iki avukat arasında sözlü tartışma başladı. Avukatlar tartıştığı sırada Halit Ergül'ün kızlarından Ceyda Hacıbekiroğlu'nun eşi olan damadı ile mağdur aileleri arasında tartışma çıktı. Tartışma büyüdü ve arbedeye dönüştü. Çıkan kavgaya polis ekipleri müdahale etti. Salon hızla boşaltılırken, Ceyda Hacıbekiroğlu'nun kocası da polis eşliğinde salondan çıkarıldı. Çıkan olaylar nedeniyle duruşmaya yarın sabah 09.00'a kadar ara verildi.
AVUKAT YÜKSEL GÜLTEKİN'DEN AÇIKLAMA
Salonda çıkan arbede sonrası ara verilen duruşmanın ardından yangında 8 yakınını kaybeden Avukat Yüksel Gültekin, gazetecilere açıklama yaptı. "Çok vahim bir durumla karşı karşıyayız. Şimdi Halit Bey'in ifadesinden önce, benim için en önemli meseleyi arz etmek istiyorum. Otele, tahmini bir hafta önce gelen denetim elemanları Halit Bey'in sahibi olduğu Gazelle Otel'de kalıyorlar. Muhtemelen ücretsiz kalıyorlar. Ücretli kalsalar bile, çok ciddi bir indirim aldıkları açık. Şimdi Türkiye'nin geldiği duruma, etik pozisyona bakın. Halit Bey'in otelini denetlemeye gelen elemanlar Grand Kartal'a değil, Gazelle Otel'e gidip orada kalıyorlar. Bu bile başlı başına nasıl bir organizasyon, ben artık açıkça ‘suç örgütü' diyorum, karşı karşıya olduğumuzu gösteren en büyük delildir" diye konuştu.
‘SANIK VEKİLİ, SORU SORMAMIZI ENGELLİYOR'
Gültekin, sanık avukatlarının mağdur avukatlarının soru sormasını engellediğini ifade ederek, “Sanık vekilleri, özellikle Halit Bey'in vekili, baştan beri her soru soran meslektaşımıza müdahale etti. Mahkeme reisinden, çok nazik bir şekilde buna engel olmasını arzu ettim, söyledim. Ancak netice itibariyle aynı şekilde müdahaleler devam etti. Diğer meslektaşlarımız sabır gösterdiler. Ama takdir edersiniz ki burada benim iki vasfım var. Birincisi, evet, 35 yıllık bir hukukçuyum; hukuku ve usulü biliyorum. Başından beri de buna azami şekilde uymaya gayret ediyorum. Yargılamanın usule uygun şekilde yürütülmesine çalışıyorum” dedi.
‘ORGANİZE CİNAYET ŞEBEKESİ'
Gültekin, adaletin yerini bulacağını söyleyerek, “Mahkemenin içeriğiyle ilgili karar anlamında bir şey söylemek istemiyorum. Ama şunu net şekilde ifade etmek istiyorum: Yaşadıklarımız, akıl tutulmasıdır. 21'inci yüzyıl Türkiye'sinde, 2025 yılında, neredeyse bir organize cinayet şebekesi ile karşı karşıyayız. Çok vahim bir durum var. 15 gün önce bir başvuru yapılıyor. 70 metrekarelik bir kafeterya ile ilgili. Sonra burada yangınla ilgili problemler çıkıyor. Özel İdare, burada yangın önlemleri alınması gerektiğini tespit ediyor. Deniyor ki, 'Geri çekelim o zaman başvuruyu.' Hemen devreye kim giriyor? Gazelle Otel'in müdürü. Neden? Çünkü hepsi aynı şebekenin elemanı. Gazelle'nin müdürü devreye giriyor, torpille, belediye başkan yardımcısına ulaşıyor vs. Sonuçta başvuru geri alınıyor. Ama bu geri alma işlemiyle kurtulduklarını zannediyorlar. Oysa olay tespit edilmiş. Deniyor ki, 'Kardeşim burada yangın riski var. Bu önlemler tamamlanmadan biz buraya onay vermeyiz.' Ama bunlar geri çekince meseleyi kapandığını zannediyorlar. Çok ilginç, trajikomik bir durum. Ben hala adaletin yerini bulacağına inanıyorum. Önemli olan, bu otellerde kalan, denetim görevini yapmayan, işbirlikçi Turizm Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinin bu davaya dâhil edilmesidir. Türkiye açısından önemli olan budur. Mutlaka adalet yerini bulacaktır. Hukuk bunlardan hesap soracaktır. Ama kamuoyundan ricam, lütfen bu meseleyi unutmayalım. Bu mesele bugün böyle oldu, yarın başka türlü olabilir. Burada göz göre göre 78 can cinayete kurban gitmiştir. Faillerin bir kısmı dışarıdadır. Şu an yatlarda, katlarda gezmektedirler. Ama ben devletin elinin uzanacağına olan inancımı korumak istiyorum. Ben sükunetle ve suhuletle bu meselenin çözülmesini bekliyorum. Halit Bey'in gelmesiyle ilgili bir beyanda bulundu. Otele gelmesiyle ilgili. Ben yalnızca bir soru sormak üzere söz aldım” dedi.
‘ZALİMİN ZULMÜ VARSA, MAZLUMUN ALLAH'I VAR'
Duruşmada arbede çıktığını da hatırlatan Gültekin, “Bu arada esas olayı alevlendiren şeyin, Halit Bey'in damadının 'Yeter lan' diye bağırması olduğu söylendi. Ben onu duymadım. Bir de Ceyda'nın eşi, dışarı çıkarken 'Bu nasıl bir yüzsüzlük' diyerek müştekilere saldırmış. Anlatabiliyor muyum? Zalimin zulmü varsa, mazlumun Allah'ı var. Bunlardan hesabı soracağız” dedi.
DHA