Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'Onların sessiz feryatlarını duymak boynumuzun borcudur'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, hayvanlara gösterilen şiddetin hiçbir türünü asla kabul etmeyeceklerini belirterek, ' Hayvanların yaşam şartlarının iyileştirilmesi, bu konuda atılacak önemli adımlardan biridir' dedi.

4 Yıl Önce Güncellendi

2021-07-28 16:34:32

'Onların sessiz feryatlarını duymak boynumuzun borcudur'

Emine Erdoğan, Türkiye Belediyeler Birliği tarafından Keçiören Belediyesi Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi'nde düzenlenen "Sahipsiz Evcil ve Sokak Hayvanlarının Barınma ve Beslenme Şartlarının İyileştirilmesi Fikir ve Proje Yarışması (Enpati Hayvan Dostu Şehirler)" ödül törenine katıldı.

Konuşmasına yarışmayı düzenleyen Türkiye Belediyeler Birliğine şükranlarını sunarak başlayan Emine Erdoğan, ev sahipliği için de Keçiören Belediyesine teşekkür etti.

"Üzerimize düşen birçok ödev var"

Orijinal fikirler üreten tüm belediyeleri kutlayan Emine Erdoğan, "Dünya ortak evimizdir. Bu evi, diğer tüm canlılarla paylaşıyoruz. Onların, temel haklarına kavuşmasına yardımcı olmak hepimizin sorumluluğudur. Beslenmelerinden tedavilerine kadar, üzerimize düşen birçok ödev var" diye konuştu.

Bugün, sokaklarda çok sayıda kedi ve köpeğin yaşam mücadelesi verdiğine işaret eden Emine Erdoğan, hayvanların barınacak yer ve yiyecek bulmakta çektikleri sıkıntılara üzülerek şahit olduklarını söyledi.

Haberlerde hayvanlara yönelik kan donduran şiddet vakalarını duyduklarını anlatan Emine Erdoğan, şöyle konuştu:

"Hayvanlara gösterilen şiddetin hiçbir türünü asla kabul edemeyiz. Bu suçların oluşmadan önlenmesi için çözüm üretmemiz gerekiyor. Hayvanların yaşam şartlarının iyileştirilmesi, bu konuda atılacak önemli adımlardan biridir. Barınakların şartları düzeltilmelidir. Bu konuda hayvanseverlerin de talepleri var, biliyorsunuz. Kafeslerin içinde geçen yaşam, yaşam değil tutsaklıktır. Hayvanların yeme içme kadar serbest dolaşma ihtiyaçlarına da cevap verecek, yaşam alanlarına ihtiyaçları var. Belediyelerimizin yenilikçi projeleriyle tüm bu ihtiyaçları karşılayan yaşam alanlarının oluşacağına yürekten inanıyorum."

Emine Erdoğan, belediyelerin, hayvanseverlerle dirsek temasında olmasının da çok faydalı olacağını belirterek, "Onların saha tecrübesinden istifade etmek, en iyi çözümlerin oluşmasını sağlayacaktır" dedi.

"Onların farkında olmak, sessiz feryatlarını duymak boynumuzun borcudur"

Hazırlanan projelerin kategorilerine bakıldığında, yapılacak çok iş olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, şöyle devam etti:

"Tesisten yazılıma, tedaviden mama üretimine ve farkındalık çalışmalarına kadar birçok parlak fikir bir araya gelmiş. 223 başvurunun her birinin yaygınlaşması halinde çok güzel sonuçlar doğuracağından eminim. Tabii tüm başlıklar arasında biri var ki belki hepsinden çok daha önemli, o da farkındalıktır. Hayvanlar susadıklarında, acıktıklarında ya da yaralandıklarında yardım isteyemiyorlar. Onların farkında olmak, sessiz feryatlarını duymak boynumuzun borcudur. Yediden yetmişe, hepimizin işin bir ucundan tutması lazım. Bugün hala cins hayvanların, özel günlerde hediye edilecek bir eşya gibi alındığını, sonra sokağa atıldığını maalesef görüyoruz. Oysa barınaklarda, sevgiye hasret onca hayvan var."

Eğer bir hayvana bakacak imkan yoksa bile müsait vakitlerde çocuklarla barınakların ziyaret edilebileceğini, oradaki hayvanlarla vakit geçirilip, ihtiyaçlarının karşılanabileceğini dile getiren Emine Erdoğan, "İnanın, bu sadece hayvanlara değil bize de iyi gelecek. Çünkü merhamet, insan kalbinin yegane gıdasıdır." dedi.

"Mahallemizde yaşayan hayvanlara sahip çıkalım"

Emine Erdoğan, hayvanlara güzel muamele etmek ve zarardan korumak için ihtiyaç olan reçetenin, medeniyet tecrübesinde olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"19. yüzyılda dünyanın ilk hayvan hastanesi Düşkün Leylekler Evi'ni kuran, medeniyetimizi inşa eden vicdanlardır. Tarih sayfalarımız, yabani hayvanlardan kuşlara kadar, her tür hayvanın bakımıyla ilgilenen sayısız vakıfla doludur. Bugün ne yazık ki birçok değerimizi yitirdik. Hayvanlara bir kap mama, bir kap su verilmesi için büyük kampanyaların düzenlenmesinin gerekmesi, insanlık adına büyük ayıptır. Bunları zaten yapıyor olmamız gerekir. Mahallemizde yaşayan hayvanlara sahip çıkalım. Son derece basit birkaç adımla bile hayatı hem onlar hem de kendimiz için kolaylaştırabiliriz. Mesela basit malzemelerle barınabilecekleri kulübeler yapabiliriz. Sokaklarımızın belli köşelerinde su ve yiyecek ihtiyaçlarını karşılayacakları alanlar oluşturabiliriz. Belediyelerimizle iş birlikleri geliştirerek yaşam alanlarımızı, güvenli hale getirebiliriz."

Emine Erdoğan, bugüne kadar hayvanlar için büyük bir mücadele vermiş tüm hayvanseverlere teşekkür ederek, "Gerçekten, iyilik ve merhamet adına eşsiz bir insanlık örneği sergiliyorlar. Hiçbir karşılık beklemeden, üstün bir fedakârlıkla, maddi ve manevi birçok yükü sırtlanıyorlar. Onlara çok büyük bir gönül borcumuz var. Hiçbir hayvanın incitilmediği ve haklarının eksiksiz teslim edildiği bir dünya diliyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Haber Ara