Dolar

32,4375

Euro

34,7411

Altın

2.439,70

Bist

9.915,62

'Modern Türk Akademisi, Prof. Dr. Aydın Işık'ın 'müslümanım itirafı' ile beraber ölmüştür'

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aydın Işık (50), geçtiğimiz hafta koronavirüs nedeniyle bir süredir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmişti. Star yazarı Selahaddin E. Çakırgil “İlginç ve tuhaf ‘İtiraf'lar ve de yığınla sorular..” başlıklı yazısında Işık’ın vefatından hemen önce sosyal medyada paylaştığı çarpıcı mesajını paylaştı…

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-05-08 10:50:06

'Modern Türk Akademisi, Prof. Dr. Aydın Işık'ın 'müslümanım itirafı' ile beraber ölmüştür'

"Prof. Aydın Işık'ı tanımazdım.

İzmir- Kâtib Çelebi Üni. Felsefe Bölüm Başkanı, 50 yaşlarında bir akademisyenmiş..

Korona Salgını'na verilen kurbanlar kervanına geçen hafta katılıp, ebediyet âlemine doğru bir yolculuğuna çıkmış…

Benim kendisini tanımama, çıktığı ebediyet yolculuğunda 'rahmet-i ilâhî'nin kendisinin hemrâhı/ refiki, yoldaşı olmasını niyaz edişime, son yazdığı ilginç ve hattâ tuhaf 'itiraf' notu vesile oldu.

13 Nisan, 18.31'de yazdığı bu notunda diyor ki, merhûm Aydın Işık:

'Birazdan yoğun bakıma yatacağım, entübe, çare olmuyor. İletişim imkânı sadece telefon için, olur inşaallah..

İtiraf ediyorum; Müslümanım, müslümanca yaşamaya gayret ettim, inşallah müslümanca canımı veririm.

İtiraf ediyorum: Müslümanım.

Hepinize selâmlar..'

‘MODERN TÜRK AKADEMİSİNİN ÖLÜMÜ'

Merhûm Prof. Aydın Işık'la ilgili olarak, -herhalde felsefe alanında- bir 'lisans öğrencisi' olan Burhan Çolak isimli bir kalem sahibinin, bir int. sitesinde yayınlanan 'Modern Türk Akademisinin Ölümü' başlıklı yazısında da bu suallere cevap aranmış.. Yazı sahibi, '...varmak istediğim nokta, (...) kıymetli hocalarımın öznel/ kişisel yorumlarını yargılamak değil, makro bir kurum olarak 'Türk Akademisi' içerisinde cereyan eden ve değişik hallerde vuku' bulan psiko-sosyal tahakkümlerin, artık nihaî anlamda bir sona ulaştığını ortaya koymaya çalışmaktır' diyor ve şöyle devam ediyor:

'(...) Merhûm Prof. Dr. Aydın Işık hocamızın vefatından önce, (...) yayınladığı bu paylaşım, onun kişisel inançları ve eyleyiş pratiklerinde gizli bulunan saiklerin mahiyeti bağlamında, gerek özel gerekse kamusal yaşamda maruz kaldığı psiko-sosyal tahakkümü ve (...) adeta, "başına dert olan ve yalanla idare etmek zorunda kaldığı şahsî dinî inancını" (...) ciddî manada ortaya koyar niteliktedir. (...) hocamızın bir felsefe profesörü olarak gerçekleştirmiş olduğu bu paylaşım açıkça göstermektedir ki, bu tahakkümün ifade ediliş uğraşısı, boşunadır. Çünkü Modern Türk Akademisi, (...) Aydın Işık hocamızın "itirafı ile beraber" ölmüştür. (...) Batı'nın ölmüş bulunan Tanrı'sı ve ahlâkî normları, artık bizim coğrafyamızın kamusal ilişkilerine de sıçramış bulunmaktadır. (...)'

Evet, birkaç cümlesini aktardığım bu notlar da bir faciadan haber vermektedir.

E0U_HmpXsAYhJUB

Haber Ara