Dolar

34,8729

Euro

36,7262

Altın

3.050,46

Bist

10.058,47

Kadının azmi ithal tohumu yendi

Antalyalı girişimci Büşra Yapıcı, 400 metrekare marul serasında başladığı yerli sebze tohumu üretimi macerasını, şu anda 127 dönümde, 101'i kadın olmak üzere 113 personele istihdam sağlayarak devam ettiriyor.

7 Yıl Önce Güncellendi

2018-12-01 08:29:13

Kadının azmi ithal tohumu yendi

Antalyalı girişimci Büşra Yapıcı, kayınvalidesinin 400 metrekare marul serasında başladığı yerli sebze tohumu üretimi macerasını, şu anda 127 dönümde, 101'i kadın olmak üzere 113 personele istihdam sağlayarak sürdürüyor.

Büşra Yapıcı, domates, hıyar, biber ve tohum yetiştirme deneyleriyle başladığı markalaşma yolculuğunu, Hollanda, İngiltere, İtalya, İspanya, İran, Ürdün, Suudi Arabistan ve Azerbaycan gibi ülkelere yaptığı yıllık 200 bin dolarlık ihracatla taçlandırdı.

Petektar Tohumculuk Yönetim Kurulu Başkanı Büşra Yapıcı, Antalya'da düzenlenen 18. Uluslararası Sera, Tarım Teknolojileri ve Hayvancılık Ekipmanları Fuarı'nda (Growtech Eurasia) AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akdeniz Üniversitesi Ziraat Mühendisliği bölümünden 1999 yılında mezun olduğunu, mezun olduktan sonra eşiyle birlikte bölgedeki çiftçilere tavuk gübresi satışı yaptıklarını anlattı.

Gübre işi yaparken Türkiye'de üretilmesi gerektiğini düşündükleri tohumların yerli olarak üretilmesi için çalışmalara başladıklarını belirten Yapıcı, "O yıllarda tohumun büyük kısmı ülkemize yurt dışından geliyordu. Bu sayede tohumun Ar-Ge çalışmalarına başladık." diye konuştu.

Yapıcı, önce çeri ve kokteyl domates tohumu alanında çalışmalar yaptığını, bu alanlarda duvara tosladığını, başarıya ulaşamadığını söyledi.

"Olmadığını zannediyormuşum, oluyormuş esasında"

Büşra Yapıcı, Ar-Ge'ye zaman ve para ayırarak kısa vadede kazanç beklemeden çalıştığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Girişimcilik macerasında ilk sorunum yerdi. Bana bir sera lazımdı ve bunu kayınvalidemin marul yetiştirdiği 400 metrekare amatör serada yapmaya başladım. 2000 yılından 2009'a kadar yerli tohum için sürekli uğraştım ve olmadı. Olmadığını zannediyormuşum, oluyormuş esasında. 10 yıl boyunca tohum ıslah çalışmaları yaptım. Yaptığım işi şöyle ifade edeyim; örneğin, halihazırdaki biber tohumunu dikiyorum, yetiştiriyorum. O biberin kötü özelliklerini yok ediyorum, iyi özellikleri tarafından sebzeyi geliştiriyorum, daha sağlıklı hale getiriyorum.

O dönemde Ar-Ge çalışmaları için gerekli olan finansmanı da gübre satışlarından karşılıyorduk. 2005'te ekonomik sıkıntılar baş göstermeye başladı. 2008 yılında gübre şirketimiz battı. 2008 yılının sonuna kadar 'bundan sonra ne yapacağım' diye düşündüm. 2009 yılında tohum ıslahı için Antalya/Gaziler köyünde kiraladığım serada çalışmaya başladım. Artık sebze yetiştirip satacaktım ve geçimimi bu şekilde sağlayacaktım."

"Türkiye'deki badem/silor tohumlarının yüzde 95'ini biz veriyoruz"

Girişimci Yapıcı, 2009 yılında Antalya'da sel felaketi yaşandığını hatırlatarak, bir aile dostlarının serasının da baskından etkilendiğini söyledi.

Yapıcı, şöyle devam etti:

"Bir aile dostumuzun serasını da su basmıştı. Bana 'fide almaya maddi gücünün olmadığını ve deneme silor tohumu varsa dikeceğini' söyledi. 40 numaralı silor çeşidini beğendi ve elimde yeterli tohum da bulunduğu için verdim. Bir bakıma, sel basınca çiftçi benim bedava olan tohumuma şans vermek durumunda kaldı. Ancak bu benim Ar-Ge çalışmalarımın meyvesini vermesi açısından oldukça önemli bir noktaydı. O dönemde çiftçilere fideleri bile ben yetiştirip vermiştim. 2,5 ay sonra bu çeşit, bölgede bir numara oldu. Hollandalı ıslahçılar ısrarla beni aradılar. 2010 yılında Petektar Tohum'u kurdum. Silor çeşidime de PTK-40 ismiyle üretim izni aldım. Geldiğimiz noktada ise Türkiye'deki badem/silor tohumlarının yüzde 95'ini Petektar Tohum olarak biz veriyoruz."

"Çiftçilerimiz de bizi cesaretlendiriyordu"

Büşra Yapıcı, piyasada küçük salatalıklara, "badem" ve "silor" isminin verildiğini ifade ederek, "Pazarlarda badem diye satılan silor tohumunda tamamen dışa, özellikle Hollanda'ya bağımlıydı ülkemiz. O nedenle çevredeki çiftçilerimiz de bizi cesaretlendiriyordu. İnsanlar 'Kurtar bizi ithal tohumdan' diyordu." şeklinde konuştu.

Yapıcı, ürettiği tohumların ilk başta çiftçiler tarafından kabul görmediğini, 2009'da Antalya'yı sel basınca ithal tohumdaki pahalılık nedeniyle çiftçilerin kendi tohumuna şans verildiğini, bunun da seri üretimin önündeki engelleri ortadan kaldırdığını anlattı.

"Türkiye'ye değer katmak istiyoruz" 

Yapıcı, gelinen noktada ulaştıkları başarıya ilişkin, şunları söyledi:

"Şirketimiz tamamen kendi üretimi olan, Tarım Bakanlığı'ndan üretim izni alınmış 17 adet hibrit domates tohumu çeşidi, 8 adet hibrit hıyar tohumu, bir hibrit kabak ve bir hibrit karpuz çeşidinin ticari olarak satışını yapıyor. Ayrıca, hıyar, domates, patlıcan, kavun, karpuz, kabak ve biber hibrit tohumları üzerinde Ar-Ge çalışmalarını titizlikle sürdürüyoruz.

Dünya genelinde 12 ülkeye ihracatımız var. Petektar Tohum olarak, geçen yıl 200 bin dolar ihracatımız oldu. Bu yılın sonunda da 500 bin dolar ihracata ulaşmayı hedefliyoruz. Şirketimize yatırımcı tarafında yabancı ilgisi de oldukça yüksek ancak biz öz kaynaklarımızla büyümeye devam etmek istiyoruz. Türkiye'ye değer katmak istiyoruz."

Yapıcı, yerli sebze tohumu üretimini şu anda 127 dönümde, 101'i kadın olmak üzere 113 personele istihdam sağlayarak devam ettiriyor.

SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara