AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Meclis'ten geçirileceğini açıkladığı Libya'ya asker gönderme tezkeresi ve kapsamı ile ilgili, 'Türk askerinin rolü ne olur? Herhalde yeni alanlara nüfuz etmek için bir girişim rolünden ziyade, meşru hükümeti korumaya dönük çeşitli düzeylerde roller var burada, öyle bir rol olacağı kanaatindeyim' dedi.
AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, DHA'ya yaptığı açıklamada, Meclis'te gündeme gelmesi beklenen Libya'ya asker gönderme tezkeresine ilişkin açıklama yaptı. CHP ve İYİ Parti´nin eleştirilerinin yersiz olduğunu kaydeden AK Parti'li Bostancı, "Doğu Akdeniz´de bir paylaşım mücadelesi var, biliyoruz. Türkiye´yi çok dar bir alana mahkum etmek isteyen stratejiler masanın üzerinde, bunu bizim kabul etmemiz mümkün değil. O yüzden de Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon enerji alanlarına ilişkin Türkiye'nin haklarını savunmak, bizim asli görevimiz. Eğer insanlar şunu bekliyorlarsa; 'hiç kimse ile kötü olmayalım, her şey yolunda olsun' böyle bir Türkiye kendi haklarından feragat etmiş, kendi içine gömülmüş bir Türkiye olur. Tarihte de bu şekilde kenara çekilen hiçbir ülke bilmiyorum. Çekilirseniz; yarın sizin sınırlarınıza ilişkin birtakım hak iddiaları gündeme gelir ki; çekilmenin sonu yok. Haklarınızı savunmak durumundasınız. Haklarınızı savunacak kadar cesur da olmanız gerekiyor. Eğer olamazsanız, o cesarete sahip olan başkaları sizin haklarınıza nüfuz etmesini bilirler" dedi.
'TÜRKİYE'NİN ÇIKARLARINA BİR TEZKERE'
Bostancı, Libya'daki Birleşmiş Milletler'in tanıdığı Avrupa Birliği ülkelerinin çok büyük bir kısmının bu tanımayı teyit ettiği meşru hükümetle karşılıklı ilişkiler çerçevesinde bir asker gönderme meselesi olduğunu vurgulayarak, "Hem Libya'daki meşru düzeni tahkim etmeye yönelik, hem de Türkiye'nin Akdeniz'deki çıkarlarına ilişkin bir tezkere olarak görmek gerekir. Meseleyi muhalefetin de böyle görmesi gerekir. Başka bir tavır, Türkiye'yi kendi içine gömmek anlamına gelir ki; bunu kabul etmeyiz" diye konuştu.
'HÜKÜMETİ KORUMAYA DÖNÜK BİR ROL OLUR'
Bostancı, tezkerenin kapsamına ilişkin de, "Şu anda meşru hükümetin herhangi bir saldırganlığı ve mücadelesi, alanlar kazanmaya ilişkin stratejisi yok. Daha çok kendini korumaya yönelik bir yaklaşım var. Türk askerinin rolü ne olur? Herhalde yeni alanlara nüfuz etmek için bir girişim rolünden ziyade meşru hükümeti korumaya dönük çeşitli düzeylerde roller var burada, öyle bir rol olacağı kanaatindeyim. Ama tezkere geldiğinde daha açık atıf yapılacaktır. Muhalefet de biz de değerlendirmelerimizi yaparız. Türkiye´nin çıkarları istikametinde, Akdeniz'deki güç mücadelesinde, Türkiye´nin pozisyonu istikametinde ve Libya´daki meşru hükümeti bu çerçevede destekleme yaklaşımı esasında bir tezkere olacağını söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.
1 MART TEZKERESİ İDDİALARI
CHP´nin, Libya´ya asker gönderilmesine ilişkin tezkerenin, Ak Parti içeresinde geçmişte yaşanan, '1 Mart krizi' yaratacağı iddialarına ise, "Öyle bir durum söz konusu değil. 1 Mart çok farklı bir durumdu. 1 Mart, süper gücün Irak´a yönelik meşruiyeti son derece tartışmalı bir müdahalesiydi. Türkiye´nin burada rol almasına ilişkindi. Orada insanların kafasını karıştıracak çok unsur vardı. Burada her şey son derece nettir. Muhalefetin ikide bir 1 Mart tezkeresine atıfta bulunması doğru değil" dedi.