Dolar

34,8685

Euro

36,6398

Altın

3.021,13

Bist

10.048,55

İnsansız hava araçlarında dünyanın en iyi 3-4 ülkesinden birisiyiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Deniz Kuvvetlerimiz birikimi, disiplini, nitelikli personeli ve üstlendiği görevlerde elde ettiği başarılarla bizleri gururlandırıyor. Bugün insansız hava araçlarında dünyanın en iyi 3-4 ülkesinden birisiyiz.' dedi.

4 Yıl Önce Güncellendi

2021-03-06 14:52:35

İnsansız hava araçlarında dünyanın en iyi 3-4 ülkesinden birisiyiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülke açısından güçlü bir donanmaya sahip olmanın bir tercihten öte zorunluluk olduğunu belirterek, "Sadece ekonomik ve siyasi bakımdan değil, askeri ve savunma alanında da güçlü olmak durumundayız. Kendi vatandaşlarımız ve Kıbrıs Türkleri başta olmak üzere bölgemizin her köşesindeki dostlarımızın haklarını korumak için buna mecburuz. Zira en küçük bir sendelemede, en ufak bir zafiyette bize üzerinde yaşadığımız şu vatan topraklarını bile çok göreceklerini biliyoruz." dedi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vahdettin Köşkü'nden Mavi Vatan 2021 Taktik Tatbikatı'na canlı bağlantıyla katıldı.

Sözlerine önceki gün Bitlis'te kaza kırıma uğrayan helikopterde şehit olan askerlere Allah'tan rahmet niyaz ederek başlayan Erdoğan, "Kahraman askerlerimizin ailelerine, yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetlerine, aziz milletimize başsağlığı diliyorum. Şehitlerimizin arasında yer alan 8. Kolordu Komutanımız Korgeneral Osman Erbaş'ı, hem askeri kabiliyeti ve başarıları hem de devletinin ve milletinin yanındaki tavizsiz duruşu sebebiyle özellikle hatırlayacağız. Rabb'im şehitlerimizi cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin diyorum. Tedavileri devam eden askerlerimize de acil şifalar temenni ediyorum." diye konuştu. 

Tatbikatın başarılı geçmesini, kahraman donanma için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, ilkini 2019'da icra ettikleri Mavi Vatan Tatbikatı'nı geçen yıl koronavirüs salgını sebebiyle gerçekleştiremediklerini söyledi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl çok daha güçlü, kapsamlı, organize bir şekilde yaptıkları tatbikatla yerli ve milli silah sistemlerini test ettiklerini aktararak, şunları kaydetti:

"Yine bu tatbikatta sahip olduğumuz ileri teknoloji ürünü harp araçlarının personelimiz tarafından kullanılmasını da izleme fırsatı buluyoruz. Böylece kahraman ordumuzun bilgi, yetenek ve becerilerini görme, değerlendirme, varsa eksikliklerini giderme imkanına kavuşuyoruz. 

Uluslararası hukuka uygun olarak eğitim amaçlı icra ettiğimiz tatbikatın fiili safhasını Ege Denizi ve Akdeniz'de gerçekleştirdik. Burada Deniz Kuvvetleri Komutanlığımız gerçekten göğsümüzü kabartan, dosta güven, düşmana korku salan başarılı bir süreç yönetti. 25 Şubat'ta başlayan ve yarın sona erecek olan tatbikatımızda görev alan tüm personelimize Rabb'imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Tatbikatın kuvvetlerimiz arasındaki eşgüdüm ve iş birliğinin artırılmasına büyük katkı sağlayacağına inanıyorum."

"Askeri ve savunma alanında da güçlü olmak durumundayız"

Erdoğan, Türkiye'nin 3 tarafının denizlerle çevrili bir ülke olduğuna işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Tarih boyunca milletimizin bu zorlu coğrafyada bekasını korumak için deniz gücüne önem verdiğini görüyoruz. Çaka Bey'den Barbaros Hayreddin Paşa'ya, Turgut Reis'ten Seydi Ali Reis'e kadar nice büyük denizciler yetiştirdik. Bu Kaptan-ı Deryaların öncülüğünde denizlerde nice büyük zaferlere imza attık. Preveze Deniz Zaferi'mizle Akdeniz'i bir Türk gölüne çevirmenin ötesinde asırlarca sürecek bir barış, huzur ve istikrar iklimini de tesis ettik. Donanmamız güçlü olduğu dönemlerde Akdeniz havzasıyla beraber Balkanlar, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da altın çağını yaşamıştır. Deniz gücümüz bizi dünya siyasetinde zirveye taşıdığı gibi denizlerdeki kan kaybımız da beraberinde çok ciddi toprak kayıplarını getirmiştir. Osmanlı'nın adalet sancağının gölgesi zayıfladıkça gönül coğrafyamızda sömürgecilik ve zulüm egemen olmuştur. 

Ülkemiz açısından güçlü bir donanmaya sahip olmak bir tercihten öte zorunluluktur. Sadece ekonomik ve siyasi bakımdan değil, askeri ve savunma alanında da güçlü olmak durumundayız. Kendi vatandaşlarımız ve Kıbrıs Türkleri başta olmak üzere bölgemizin her köşesindeki dostlarımızın haklarını korumak için buna mecburuz. Zira en küçük bir sendelemede, en ufak bir zafiyette bize üzerinde yaşadığımız şu vatan topraklarını bile çok göreceklerini biliyoruz. Son dönemde Suriye, Irak, Ege ve Doğu Akdeniz bağlamında tecrübe ettiğimiz hadiseler bize bu gerçeği bir kez daha hatırlatmıştır." 

Milletin ve Kıbrıs Türklerinin Doğu Akdeniz'deki haklarının gasbedilmeye çalışıldığını vurgulayan Erdoğan, buna benzer pek çok hukuksuzluğa, gizli ve açık yaptırımlara maruz kalındığını dile getirdi. 

“Suriye'nin kuzeyindeki terör zincirini üç farklı yerde parçaladık”

Erdoğan, karşılaşılan sayısız çifte standarda rağmen menfaatleri koruma kararlılığından asla taviz vermediklerini, gerçekleştirilen sınır ötesi harekatlarla Suriye'nin kuzeyindeki terör zincirini üç farklı yerde parçaladıklarını, operasyonlarla 8 bin 200 kilometrekareden fazla alanın DEAŞ'lı ve YPG'li teröristlerden arındırıldığını anlattı.

Kuzey Kıbrıs'ta oldubittilere müsaade etmeyeceklerini gösterdiklerini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Doğu Akdeniz'de bulunan hidrokarbon kaynakları üzerindeki haklarımızı ne pahasına olursa olsun savunacağımızı açıkça ortaya koyduk. Uluslararası hukuk temelinde attığımız adımlarla Libya'nın darbeciler tarafından işgal edilmesine mani olduk. Ülkemizi Antalya sahillerine hapsetmeyi amaçlayan hukuksuz girişimlerin tamamını akamete uğrattık. Dağlık Karabağ'daki işgalin sonlandırılması başta olmak üzere aldığımız her inisiyatifi hamdolsun başarıyla sonuçlandırdık. 

Biz tüm bu adımları atarken kesinlikle yayılmacı, müdahaleci bir zihniyetle hareket etmedik, etmiyoruz da. Hep söylediğimiz gibi hiçbir ülkenin toprağında, denizinde, egemenliğinde gözümüz yoktur. Biz sadece 'Hazır ol cenge, ister isen sulh-ü salah' diyen ecdadın rehberliğinde vatanımızı ve haklarımızı korumaya çalışıyoruz."

"Tüm insanlığın barış ve huzuru için varlık gösteriyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların güvenliğiyle beraber bölgenin ve coğrafyanın istikrarına katkı sunmaya gayret ettiklerini dile getirerek, "Sahil Güvenliğimizle karasularımızda, donanmamızla dünyanın dört bir yanında tüm insanlığın barış ve huzuru için varlık gösteriyoruz. Bu çabalarımızla Deniz Kuvvetlerimiz birikimi, disiplini, nitelikli personeli ve üstlendiği tüm görevlerde elde ettiği başarılarla bizleri gururlandırıyor." diye konuştu. 

Kara ve hava kuvvetleri, sahil güvenlik, jandarma, polis ve istihbaratın da gerçekleştirdiği operasyonlarla millete güven aşıladığını anlatan Erdoğan, güvenlik birimleri arasındaki iş birliği ve koordinasyon arttıkça her alanda başarı çıtasının da yükseldiğini kaydetti.

Erdoğan, gerek basın yayın organlarında gerekse şirketler ve ülkeler düzeyinde Türkiye'nin askeri kapasitesiyle savunma sanayisinin daha fazla gündeme geldiğini, konuşulduğunu ve tartışıldığını gördüklerini belirterek, ülkeye gelen misafirlerin ziyaret programlarında savunma sanayi tesislerine yer vermeye gayret ettiklerini söyledi.

"Kendi savaş gemisini yapan 10 ülke içindeyiz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bugün insansız hava araçlarında dünyanın en iyi 3-4 ülkesinden biriyiz. Savunma ihracatımız 248 milyon dolardan 3 milyar dolar seviyesine geldi. Askeri gemi inşa sektörümüzün kabiliyetleri artık dünya çapında biliniyor. Şu ana kadar tersanelerimizde üretilen bedeli 3 milyar doları aşan 130'dan fazla deniz platformunu ihraç ettik. 4 yıl önce dünyanın ilk 100 savunma şirketi listesinde sadece iki firmamız varken, bugün aynı listede 7 firmamız bulunuyor. Kara ve deniz araçlarında kendimizle beraber dost ve müttefik ülkelerin ihtiyaçlarını da karşılayan bir ülke haline geldik. Kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini yapabilen 10 ülke içinde yer alıyoruz. Önümüzdeki dönemde savunma altyapımızı ve ordumuzun kabiliyetlerini güçlendirmeye inşallah devam edeceğiz. Unutmayalım denizlere hakim olan cihana hakim olur. Bu inançla Deniz Kuvvetlerimizin caydırıcılığının artırılmasına büyük önem veriyoruz."

"Türkiye'yi denizcilikte dünyanın süper ligine taşımakta kararlıyız"

Erdoğan, ocak ayında MİLGEM Projesi'nin beşinci gemisi olan İstanbul Fırkateyni'nin denize iniş töreninin yapıldığını anımsattı.

Bu sene içinde test ve eğitim gemisi Ufuk'u ve çok maksatlı amfibi hücum gemisi Anadolu'yu Deniz Kuvvetlerine kazandıracaklarını dile getiren Erdoğan, "Önümüzdeki yıl ise yeni tip denizaltılarımızın ilki olan Piri Reis'i hizmete almayı planlıyoruz. MİLGEM istif sınıfında 6, 7 ve 8. fırkateynlerin inşasıyla ilgili süreci de inşallah yakında başlatıyoruz. Türkiye'yi her alanda olduğu gibi denizcilik alanında da dünyanın süper ligine taşımakta kararlıyız." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mavi Vatan tatbikatına ilham veren "Çelikten kaledir donanmamız, şimşek çaktırır denizlerde, Karadeniz, Akdeniz, Ege mavi vatandır bizlere." dizelerini okuyarak, "Aziz şehitlerin ruhu şad, mekanları cennet olsun. Denizleriniz sakin, pruvanız neta, bahtınız açık olsun." diyerek konuşmasını tamamladı. 

 

Haber Ara