Dolar

32,5004

Euro

34,6901

Altın

2.496,45

Bist

9.693,46

Hayati Küçük: 'Ekmeğini yedik, sonra da kahpelik ettik'

Bir süre önce MİT operasyonuyla Kırgızistan'da ele geçirilen FETÖ'cü Orhan İnandı hakkında ayrıntı paylaşan gazeteci Mahmut Övür, İnandı'nın ülke imamları arasında en önemli kişi olduğuna dikkat çekerken 'Gürcistan' örneğini verdi

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-07-18 11:28:40

Hayati Küçük: 'Ekmeğini yedik, sonra da kahpelik ettik'

FETÖ'nün Orta Asya'daki beyni

Bir süre önce Başkan Erdoğan, kabine toplantısı sonrasında yaptığı konuşmada önemli bir haber verdi:

"MİT, yürüttüğü özgün ve sabırlı çalışmalar neticesinde FETÖ'nün Orta Asya Genel Sorumlusu Orhan İnandı'yı ülkemize getirerek adalete teslim etmiştir." Bu son dönemde yapılan en önemli operasyondu ve sadece Türkiye'ye getirilişin haberiydi.

Oysa İnandı çok daha önce yakalanmış ve yakalanması FETÖ'cüleri deliye döndürmüştü.

Onlara göre, Kırgızistan'dan bir FETÖ'cüyü getirmek mümkün değildi. Hatta birileri "Getirin de görelim" diye meydan okuyordu.

Başaramadılar ve FETÖ'nün Orta Asya İmamı Orhan İnandı, Türkiye'ye getirildi. Birkaç gündür medyayı izliyorum, birkaç yazar dışında kimse oralı olmadı. Oysa İnandı, FETÖ'nün beyin takımının en etkili isimlerinden biriydi ve ikinci kuşak (Mustafa Özcan, Mustafa Yeşil, Talip Küçük gibi) FETÖ'cüler arasında hareketin Orta Asya'daki "kara kutusu"ydu... Daha önemlisi Gülen, 3 ayda bir ülke imamlarıyla bir araya gelmeden önce sadece İnandı'yla özel görüşüyordu.

İnandı, diğerlerinden daha önemliydi. Bu aynı zamanda onun Rusya ve Çin'i kuşatacak bir bölgede CIA'yla içli dışlı olduğunu da gösteriyordu.

Çünkü FETÖ'nün, tıpkı dünyanın birçok bölgesinde olduğu gibi Orta Asya'daki varlık nedeni de ABD stratejisini hayata geçirmekti.

Bu nedenle yakalanan İnandı, sadece FETÖ'nün Türkiye'deki varlığı açısından değil, küresel rolü açısından da hayati derecede önemliydi.

Önemliydi, çünkü "Orta Asya İmamı" olarak, Azerbaycan, Türkmenistan, Tacikistan, Kazakistan ve Kırgızistan gibi bölgenin çok önemli ülkelerinin "ülke imamları" ona bağlıydı.

KIRGIZİSTAN'DA 20 BİN MEZUN VERDİK

Böylesine kritik bir ismin yakalanıp Türkiye'ye getirilmesi müthiş bir başarı ve FETÖ'nün motivasyonuna ağır bir darbeydi. İlk ifadesindeki şu bilgiler dikkat çekiciydi:

"Kırgızistan'da örgütün kontrolünde yaklaşık 40-50 örgüt evi var. Bu evlerde önceleri Türk vatandaşları kalıyordu. Şimdi ise Kırgızistanlı örgüt mensupları kalıyor.

Burada bulunduğum 26 yıl içerisinde örgüt okullarından 20 bin kişi mezun oldu.

Bunların yüzde 10'luk kesimi örgütün hiyerarşisinde görev aldı." Tıpkı Türkiye'deki gibi, o ülkelerde de örgüt hem iktidara hem de muhalefete karşı birkaç kez operasyon yapmış, etkili de olmuştu. Çünkü FETÖ, o ülkelerde toplumsal kargaşadan kara para trafiğine, silah kaçakçılığından yerel mafya ilişkilerine kadar her alanda etkiliydi ve bunu da en iyi Orhan İnandı biliyordu.

Bu konularda MİT'e veya Emniyet'e özel bilgi verdi mi bilmiyorum ama derin bilgisi olduğu çok açık.

ONUN EKMEĞİNİ YEDİK, SONRA DA KAHPELİK ETTİK

İnandı'nın böylesine kilit rolde bir aktör olduğunu birkaç yıl önce Türkiye'de seslendiren ve FETÖ'ye karşı mücadelesini ısrarla sürdüren Uluslararası Kafkas Vakfı Başkanı Hayati Küçük, 90'larda Gürcistan'daki ayaklanmalara atıfta bulunarak şöyle diyordu:

"Orhan İnandı, tüm istihbarat ve Devair-i Devlet yapılanmasının en önemli kilit isimdir. Ülkeleri karıştıracak ve kitle ayaklanmalarını tetikleyecek planların başında o vardır. Bunu ben Gürcistan'dan biliyorum. Şevardnadze'yi ABD'yle yani Soros'la birlikte biz devirdik. Adam devrilene kadar onun ekmeğini yedik, onunla yol aldık, sonra da kahpelik ettik. Aynı şeyi Cumhurbaşkanımız Erdoğan'a da yaptılar." Orta Asya için dönüm noktası olan İnandı operasyonu, Türkiye'de çok tartışılan "Baştakileri kaçırdınız, garibanlar içeride" tezine de bir cevap niteliğinde. Ayrıntılı ifadesiyle küresel taşları bile yerinden oynatabilir.

Sabah

Haber Ara