Erdoğan, "Bölgesel Barış ve İşbirliği için İnisiyatif Zamanı" başlıklı yazısında, Türkiye ile BAE arasında başlayan yakınlaşmanın karşılıklı ziyaretlerle yeni bir ivme kazandığına dikkati çekti. İki bölge ülkesi olarak ilişkilerin iş birliğine doğru evrilmesinden memnuniyet duyduğunu vurgulayan Erdoğan, "İnanıyorum ki iki ülke arasındaki iş birliği alanlarının artması bölgemize de olumlu yansıyacaktır. İlişkilerimizdeki yakınlaşmanın küresel rekabetin yükseldiği bir dönemde gerçekleşmiş olması ayrıca manidardır. Bütün bölge ülkeleri Türkiye açısından önemlidir. Birleşik Arap Emirlikleri'nin, Körfez İşbirliği Konseyi (GCC) ülkeleri arasında Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı olması ayrıca önem taşımaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
"TİCARET HACMİMİZİ ÖNÜMÜZDEKİ YILLARDA İKİ KATINA ÇIKARMA AMACINDAYIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 10 yılda Türkiye ile BAE arasındaki petrol dışı ticaretin yaklaşık 89,6 milyar dolar civarında gerçekleştiğini, ticaret hacminin de her geçen yıl arttığını belirterek, "2019 yılında 7,3 milyar dolarlık ticaret hacmi, 2020 yılında yüzde 21 artarak 8,9 milyar dolara ulaşmıştır. 2021 yılında da aynı seviyede devam eden ticaret hacmimizi önümüzdeki yıllarda iki katına çıkarma amacındayız." ifadesini kullandı.
Ayrıca iki ülkenin yakın çevre ve Afrika başta olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerinde iş birliği potansiyelinin bulunduğuna işaret eden Erdoğan, Türkiye'nin jeopolitik konumu, beşeri sermayesi, etkinlik alanı, üretim gücü ve istikrar sağlayıcı rolü ile bir cazibe merkezi haline geldiğini ve yapıcı iş birliğine her zaman açık olduğunu vurguladı.
"KÜRESEL DÜZEYDE İSTİKRARIN SAĞLANMASINA DA KATKIDA BULUNACAK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye ve BAE'nin bölgesel barış, iş birliği ve refaha ortak katkılar sunabileceğine inanıyorum. Sahip olduğumuz iş birliği alanları, tarihi, kültürel ve kadim değerlerimiz bu süreçte bize ciddi imkanlar sunmaktadır. İkili ilişkileri geliştirme gayretimiz küresel düzeyde istikrarın sağlanmasına da katkıda bulunacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, yazısında, şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye, dış politikada çıkarları ile barış ve istikrar arasında denge kurmaya çaba sarf eden nadir ülkelerden birisidir. Bu ilkeyi muhatap olduğumuz tüm taraflara karşı uygulama gayreti içindeyiz. Çıkarlarımızı ortak kılmak, 'kazan-kazan' formülü ile iş birliği alanlarını genişletmek ve tehditlerle ortak mücadele bizim temel ilkelerimizdendir. Türkiye olarak her ülke ile iş birliğimizi geliştirmeye ve bölgesel sorunların çözümü için birlikte gayret sarf etmeye hazırız. Son dönemde Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında yoğunluk kazanan diyaloğun bugün artık somut iş birliğine dönüşmüş olması, inisiyatif üstlendiğimiz takdirde ortak geleceğimizi el birliğiyle şekillendirebileceğimizi de göstermiştir. Türkiye olarak, Birleşik Arap Emirlikleri'nin ve Körfez bölgesindeki diğer tüm kardeşlerimizin güvenlik ve istikrarını kendi ülkemizin güvenlik ve istikrarımızdan ayrı görmüyoruz. Önümüzdeki dönemde bu bağlamda da iş birliğimizi derinleştirmenin önemine gönülden inanıyoruz."
"İMZALADIĞIMIZ ANLAŞMALARLA İKİ ÜLKENİN İŞ BİRLİĞİNİN TEMELLERİNİ ATMIŞ OLDUK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Kasım 2021 tarihinde Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın Ankara ziyareti ile Türkiye-Birleşik Arap Emirlikleri ilişkilerinde yeni bir sayfa açmanın bahtiyarlığını yaşadıklarını belirtti. Bu ziyarette imzalanan ekonomik anlaşmaların iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceğine dair önemli ipuçlarını da barındırdığını aktaran Erdoğan, "Ekonomi, finans, enerji, petrokimya, teknoloji, ulaşım, altyapı, sağlık, gıda ve tarım alanlarında imzaladığımız anlaşmalarla yakın gelecekte iki ülkenin iş birliğinin temellerini atmış olduk. Son olarak Türk ve BAE merkez bankalarının, yerel para birimlerinde yaklaşık 5 milyar ABD doları tutarında bir takas anlaşması imzalamaları da kayda değer bir gelişme olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yazısında şunları kaydetti:
"Önümüzdeki günlerde BAE'ye gerçekleştireceğim ziyaret, iki ülke dostluğuna atfettiğimiz önemi göstermenin yanı sıra iş birliğimizi daha da ileriye taşımamıza vesile olacaktır. Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında enerji, sağlık, tarım, lojistik, altyapı, finans, turizm konularının yanı sıra iklim değişikliği, enerji, su ve gıda güvenliği konularında da iş birliğini ilerletmeyi hedefliyoruz. Daha fazla yatırım ve iş birliği için her iki tarafın da yeni hedefler belirlemeye hazır olduğu kanaatindeyim. Bu iş birliğinin yalnızca ikili ilişkilerde değil, aynı zamanda bölgesel düzeyde de olumlu yansımalarının olacağına inanıyorum. Bu bağlamda ilişkilerimizdeki bu pozitif gelişmeler bizatihi değerlidir. Kuruluşunun 50. yılını idrak eden Birleşik Arap Emirlikleri'yle dostluğumuzun ve kardeşliğimizin yeni bir 50 yılına daha ortak çıkarlar, karşılıklı saygı ve güven temelinde adım atıyor olmaktan memnuniyet duyuyorum. Milletimiz adına kardeş Birleşik Arap Emirlikleri halkına en kalbi selamlarımı ve muhabbetlerimi sunuyorum."