İşte Aktivist İsmet Mısırlıoğlu'nun Timeturk için kaleme aldığı o yazı;
Berlin Senatosu Müslümanları Ciddiye Almıyor!
Böyle giderse cenazelerinizi defnedecek yer bulamayacağız.
Berlin' de"her semtte bir Müslüman mezarlığı" adı altında gösteri düzenlendi.
Hedef kitlesi Berlin Senatosu ve belediyeler olmasına rağmen, Berlin Türk Şehitlik Camisi önünde miting yapılması kamuoyunun tepkisini çekti.
Bunu organizeye katılanlardan da duymam beni hiç şaşırtmadı.
Etkinliği organize eden Berliner Bürgerplatform neden yanlış adres gösterdi?
Cuma namazı sonrası caminin önünde toplanma fikrini onlara kim vermişti? Binin üzerinde kişinin aynı anda namaz kıldığı Şehitlik Camisi'nden gösteriye sadece 20 kişi katıldı Bunları ise organisatörler, yerel medya, bir kaç STK temsilcisi ve konuşmacılar oluşturuyordu.
Berlin'in ana trafik damarlarından biri olan Columbiadamm caddesini saatlerce trafiğe kapatmak ve halkın öfkesini üzerine çekmek akıllıca bir davranış olmaması gerek.
Yoğun yağmur yağışının katılımı olumsuz yönde etkileme varsayımı gözönünde bulundurulsa da verilmesi gereken asıl mesaj yanlış zamanda, yanlış yerde ve yanlış kişilerle duyurulmak istenmesi acınası bir durumdu.
Kürsü adeta Yeşiller Partisi'nin gösterisi alanına dönüştü. İki temsilcisi birden sahne aldı ve bildiğimiz şeyleri tekrarlayıp durdu.
Çaktırmadan da seçim çalışması yaptılar.
Federal ve eyalet hükümetlerinin koalisyon ortağı, dolayısıyla iktidarda olmasına rağmen, Susanne Kahlefeld'in elimiz kolumuz bağlı havasında konuşması dinleyenler tarafından hiç samimi karşılanmadı.
Mezarlıklar konusunun ilçe meclislerinin sorumluluğu altında bulunmasını söylemesiyle neyi anlatmak istiyordu?
Yeşillerin orada da çok güçlü olduğunu bizim kadar kendisi de bilmiyor mu?
Asıl konu, Berlin Senatosu'nun Müslümanlara kendiliğinden hiç bir hakkı vermek istememesinin kaynaklanıyor.
Ne manidar ki yine aynı sol hükümetin (SPD-YEŞİLLER ve SOL PARTİ) 2005'de Berlin'de kamuda başörtüsü yasağını getirmesi ve dün anayasa mahkemesinin bunu iptal etmesi aynı zamana denk geldi.
Hükümetteki tüm siyasi partiler, Müslümanları temel haklarına kavuşması konusunda oyalıyor.
Bürger Platform gibi oluşumlar Müslümanların heyecanı amiyane tabirle gazını alıyor ve gerçek muhataplarınla bir araya gelmesini engelliyor.
Anakent Belediyesi (Rotes Rathaus) önünde yapılması gereken ciddi bir etkinlik, cami önüne alınarak hedef şaşırtıldı.
Sonuçta siyasilerin malzemesi olundu ve kimse destek vermedi.
Bu tarz istekleri Müslüman çatı kuruluşları kendileri organize etmeli ve gösteri her camide ilan edilmeli.
Ben Cuma namazını başka bir çatı kuruluşun camisinde kıldım, fakat bu etkinlik orada bile duyurulmadı. Onların da bir bildiği olmalı.
Bu da demek oluyor ki haklı taleplerimizi dile getirirken önce kendi aramızda tek ses olacağız.
Aksi takdirde bereket olarak gelen nimet kuraklığa dönüşür, sadece ismi Yeşiller olan bir partiden ölülerimiz çin yeşil alan isteme acziyetine düşeriz.
Dirimize ne faydası oldu ki ölümüze olsun?