7 yıl önce gerçekleşen 15 Temmuz darbenin ardından çok sayıda uzman saldırıların bir NATO-ABD operasyonu olduğu yorumunda bulunmuştu.
Sabah gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, son NATO zirvesinin ardından örgütün 15 Temmuz darbesi öncesinde, darbe sırasında ve sonrasında ortaya çıkan rolünü hatırlattı.
Babaoğlu'nun "NATO değişir mi?" başlıklı yazısı:
FETÖ'CÜLERE SIĞINAK NATO ÜSLERİ
NATO'nun 15 Temmuz darbe girişimindeki yeri ve hemen ardından gösterdiği reaksiyon için tek bir kelime yeterlidir.
O kelimeyi büyük harfle yazıyorum: REZALET.
Henüz FETÖ ve NATO bağlantısı yeterince kamuoyuna açılmadı.
Ama o gece İncirlik Üssü'nün kullanılmasından, NATO üslerinin kaçak FETÖ'cülere sığınak olmasına kadar bildiğimiz birçok şey bu rezaleti kavramaya yeter de artar.
NATO VE 15 TEMMUZ
Yukarıdaki satırlar eski bir yazımdan...
Fakat madem bugünlerde sık sık NATO'dan konuşuyoruz ve 15 Temmuz'u hatırlıyoruz...
Mesela şunu da hatırlayalım...
Varşova'daki NATO Zirvesi'nden bir hafta sonra gerçekleşti darbe girişimi ve hepimiz biliyoruz ki, hem ABD hem de NATO ilk saatlerde kılını kıpırdatmadan, hiç açıklama yapmadan olayların gideceği yönü görmeyi tercih etmişti.
ABD: MEKANİZMA HAREKETE GEÇTİ
15 Temmuz günü Moskova'da zamanın ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Lavrov toplantıdaydılar.
Kerry'nin toplantıyı aniden kesip elçiliğine gittiği, orada Pentagon ve Beyaz Saray'la görüşmeler yaptıktan birkaç saat sonra geri dönüp Lavrov'a "Mekanizma harekete geçti" dediği Rus makamlarınca iddia edilmişti.
"MUHATAPLARIMIZ TAFİYE EDİLDİ YA DA TUTUKLANDI"
İlginçtir... 28 Temmuz 2016'da...
ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Joseph Votel ile birlikte katıldıkları uluslararası bir panelde ABD Ulusal İstihbarat Direktörü James R. Clapper, "İyi ilişkiler içinde olduğumuz muhataplarımız ya tasfiye edildi ya da tutuklandı. Şüphesiz önümüzdeki dönem Ankara'yla ilişkilerimiz gerileyecek" demişti.
NATO'YA TÜRKİYE'YE MÜDAHALE YETKİSİ
15 Temmuz'da ve hemen sonrasındaki "NATO rezaleti" ile bir liste yapsak, çok uzar.
Ancak detaylara girmeden söylenecek şey, bu darbe girişiminin NATO'cu yanını asla unutmamak gerektiğidir.
Olaydan bir buçuk ay önce yapılan "Çok yüksek seviyeli görev kuvveti" anlaşmasıyla NATO'ya bir anlamda Türkiye'ye doğrudan müdahale yetkisi verilmişti, bunu da not edin derim.
İnsan ister istemez, içinden soruyor... NATO 7 yıl önceki bu "kafa"dan arınıp gerçekten yeni bir evreye girmiş olabilir mi?
Emin misiniz?