İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Halkalı Merkez Kampüsü'nde düzenlenen programda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Kur'an-ı Kerim'den "İçinizden hayra çağıran, iyiliği emreden, kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa ulaşanlardır." ayetini aktararak, İlim Yayma Vakfına ilişkin, "1951 yılında bu ayete kulak veren, gönül veren büyüklerimiz tohumu saçtılar. O tohum, büyüdü, yeşerdi, meyve verdi." ifadesini kullandı.
1980'de İlim Yayma yurduna girdiğinde İstanbul'da tek yurt olduğunu, bugün ise yaklaşık 50 yurt bulunduğunu kaydeden Erbaş, şöyle devam etti:
"Yurtların ve yurtlarda kalan öğrencilerin sayısı arttıkça, 1951 yılında ve daha sonrası bu davaya gönül verip de ahirete irtihal etmiş olan o büyüklerimizin ruhları şad oluyor. İlim Yayma yurdu bizim için ikinci bir üniversite olmuştu. İlim Yayla yurdunun mescidinde, medreselerinde, medrese odalarında okuduğumuz dersler bizim için ikinci bir fakülte olmuştu. Türkiye Diyanet Vakfı olarak yurt, burs, kurs şeklinde yurdumuza gelen her çocuğa 4 yıllık program yapıyoruz. Yurtta kaldığı süre içerisinde 4 yıl boyunca diğer bir programı yurt programını da devam ettiriyor. İlim Yayma'da da böyle olduğunu biliyorum. Yurtlar bir otel odası gibi değil, bir üniversite, fakülte gibi kullanılsın düşüncesiyle hareket ettiğimizde gençlerimizin daha iyi yetişmesine katkı sağlıyoruz. Bütün yurtlarımız eğer bu şekilde olursa gençlerimizin daha nitelikli yetişmesine vesile oluruz."
İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığının düzenlediği programla camilerde sabah namazıyla dualarla yeni bir yıla girdiklerini dile getirerek, 2022'nin ümmet ve ülke için hayırlar getirmesini temenni etti.
İlim Yayma Vakfının, Vefa'daki yüksek lisans doktora yurdunun yeniden inşa edildiğini aktaran Erdoğan, genel merkezin, VEFADER'in ve Genel Kurul Salonu ile çok amaçlı salon gibi fiziki imkanların olduğu mekanı vakfa kazandırdıklarını söyledi.
Yaz aylarında eskiyen lisans yurdunu da yıkıp yeniden yapmayı hedeflediklerini belirten Erdoğan, "Lisans yurdumuzun bulunduğu yerdeki tarihi Nuri Paşa Konağı'nı ihya etmek istiyoruz. Tarihi Nuri Paşa Konağı'nda bir İlim Yayma, bir İmam Hatip Müzesi fikrini çalışıyoruz. Bu konuda lisans üstü doktora yurdumuzun inşaatındaki gibi mezunlarımızın ve VEFADER'imizin güçlü katkılarını bekliyoruz." dedi.
Bilal Erdoğan, lisans üstü doktora yurdunun yanında hem öğrencilere hem bölgedeki Vefa Lisesi ve İlhan Varank İmam Hatip Lisesi öğrencilerine hitap edecek güzel bir kütüphanenin projesini tamamladıklarını, yakın zamanda inşaatına başlayacaklarını bildirdi.
Süleymaniye Fetva yokuşundaki yurdu eylül ayında açılışa hazır hale getireceklerini belirten Erdoğan, "Elbette ki bunlar altyapı işleri. Bu altyapının güçlenmesi, öğrencilerimizin kalitesine layık hale gelmesi olmazsa olmazımız. Şu anda lisans yurdumuzdaki öğrencilerin 4'te üçü ilk 20 bine giren öğrenciler. Bu kadar kaliteli bir öğrenci grubumuz var. Bütün mezunlarımızdan ricam, Fatih'e yakın olduğunuz günlerinizde lisans yurdumuza, doktor yurdumuza uğrayın. Arkadaşlarımızla sohbet edin, onlara önderlik rehberlik edin." diye konuştu.
Bursiyer öğrencilere yönelik yürüttükleri mentorluk çalışmalarına salgın sürecinde ara verdiklerini aktaran Erdoğan, mentorluk çalışmalarına mezunların yeniden katkı sağlamasını istediklerini ifade etti.
"Anadolu'nun neresinde olursanız olun yurtlarımıza ve şubelerimize uğrayın"
İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Yusuf Tülün, İlim Yayma'nın büyük bir aile olduğunu, 70 yıl öncesine dayanan bir ruh kökü olduğunu ifade ederek, katılımcılara, "Elbette Vefalı'sınız, Vefalı olduğunuzdan hiç şüphem de yok. Ama sadece vefanızı Vefa yurduna göstermeyin. 190 şubemiz var, 190 yurdumuz var. Anadolu'nun neresinde olursanız olun yurtlarımıza ve şubelerimize uğrayın. Onların bir çaylarını için. Aidiyet duygumuza siz de katkıda bulunun. Çocuklarımız mezun ağabeylerini görünce, gelebildikleri, aşabildikleri güçlükleri ve varabildikleri hedefleri görünce, onlar da daha azimle, gayretle çalışacaklar." diye seslendi.
VEFADER Yönetim Kurulu Başkanı Murat Mücahit Yentür, 1951 yılında 68 güzel insanla çıkılan bu yolda, yüreği bu medeniyet ve topraklar için atanların büyük bir irfan meşalesi yaktıklarını anlattı.
"Gençlik geleceğin ümidi ve tohumudur" diyerek yola koyulan Necip Fazıl, Cemil Meriç. Nurettin Topçu, Sabahattin Zaim, Mahir İz, Osman Öztürk ve Sezai Karakoç'un hiç ölmeyecek gençlerin ruh dünyasına gençlik aşısı yaptıklarını ifade eden Yentür, "Bu tohumlar, 1973'te İlim Yayma Vakfı oldu, burs ve yurt oldu. Anadolu çocuklarına emin bir liman oldu. Bilgi ve hikmet dolu bir irfan ocağı oldu. 1 Ocak 2005'te İlim Yayma çınarı VEFADER ile meyvesini verdi. Bu kutlu çığın samimiyetle bütünleşerek istikamet üzerine yoluna devam etmektedir." diye konuştu.
VEFADER'in, kurumsal yapısıyla, aidiyetiyle, misyonuyla gelecek adına ümit timsali olduğunu dile getiren Yentür, derneğin yürüttüğü çalışmalar ve tamamladığı projelere ilişkin bilgi verdi.
Yentür, 2014 yılından bu yana yürüttüğü VEFADER Başkanlığı görevini devredeceğini bildirerek, yeni yönetimin derneği çok daha yükseklere taşıyarak İstanbul'a, ülkeye ve İslam alemine hayır ve güzel çalışmaların vesilesi kılacağını ifade etti.
Konuşmaların ardından VEFADER Yönetim Kurulu Başkanı Murat Mücahit Yentür, TBMM Başkanı Mustafa Şentop'a; İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan da Yentür'e hediye takdim etti.
Programa, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Haluk Görgün ile İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak ve İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut ile İlim Yayma mezunları katıldı.
