Daltonlar suç örgütü yöneticileri için ağırlaştırılmış müebbet istendi
İstanbul'da Daltonlar olarak bilinen suç örgütüne yönelik hazırlanan 1676 sayfalık iddianamede gençleri sosyal medya üzerinden tuzağa düşürerek suç eylemlerine yönlendirdikleri ve örgütün organize yapısı detaylarıyla anlatıldı.

Oluşturma Tarihi: 2025-08-16 07:23:35

Güncelleme Tarihi: 2025-08-16 07:25:08

İstanbul'da faaliyet gösteren ve kamuoyunda Daltonlar olarak bilinen suç örgütüne yönelik soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan 1676 sayfalık iddianamede, 2 kişi maktul, 1 kişi mağdur, 78 kişi müşteki, 69'u tutuklu ve 9'u firari olmak üzere toplam 105 şüpheli yer aldı. İddianamede, firari durumda olan örgüt elebaşı Barış Boyun'un Türkiye'deki örgüt faaliyetlerinin devamını sağlayabilmesi amacıyla farklı alanlarda çeşitli kişileri yönetici olarak görevlendirdiği, örgütün silahlı eylem grubunun ise firari şüpheli Beratcan Gökdemir tarafından yönetildiği kaydedildi.

Belgelerde, Gökdemir'in Yenibosna'da Daltonlar adını alan grubun başında olduğu, bu grubun Barış Boyun suç örgütü adına çok sayıda silahlı saldırı, kasten öldürme ve yağma eylemi gerçekleştirdiği belirtildi. Rusya'da tutuklu olduğu bilinen Gökdemir'in Mart 2024'te Boyun'dan ayrılarak Daltonlar adlı örgütün elebaşı olarak hareket etmeye başladığı anlatıldı. Yapılan saha ve istihbari çalışmalarda, örgüt mensupları tarafından gerçekleştirilen eylemlerden elde edilen haksız kazançların eşit şekilde paylaşılmaması nedeniyle Boyun'dan ayrıldığı tespiti yer aldı.

İddianamede Daltonlar'ın diğer suç örgütlerinden farklı bir yapılanmaya sahip olduğu vurgulandı. Örgütün üyelerini özellikle 15-20 yaş aralığındaki gençlerden seçtiği, bu gençlerin bilgisayar oyunlarıyla yetiştikleri, suç içerikli internet dizilerinden etkilendikleri, sosyal medya üzerinden yapılan video ve fotoğraf paylaşımlarıyla etki altına alındıkları, intikam yeminleri ettikleri ve örgüt üyelerinin adeta kamikaze dronu gibi kullanıldıkları ifade edildi. Gökdemir'in yanı sıra Batın Can Gökdemir, Ahmet Mustafa Timo, Bünyamin Yıkar, Murat Özavşar, Murat Küçükyavuz ve Sinan Memi'nin örgütün yöneticileri olduğu belirtildi. Bu isimlere mutlak bir bağlılık ve itaatin bulunduğu, verilen talimatların harfiyen yerine getirildiği kaydedildi.

Örgütün polis operasyonlarına karşı önlem aldığı, üyelerinin sürekli silahlı gezdiği, telefon kullanmadıkları ve olaylara genellikle üçüncü kişiler adına tescilli, kiralık veya çalıntı araçlarla gittikleri belirtildi. İddianamede örgütün amaçlarının cebir ve şiddet kullanarak halkı sindirmek, İstanbul'da silah ve uyuşturucu ticaretini yürütmek, haraç toplamak, korkulan bir güç haline gelmek, mekanları haraca bağlayarak büyümek olduğu aktarıldı.

Sosyal medyada yüksek popülariteye ulaştıkları ifade edilen iddianamede, örgüt elebaşı ve yöneticilerinin lüks araçlar, pahalı kıyafetler ve silahlarla yaptıkları paylaşımlarla genç nesil üzerinde hayranlık oluşturdukları, bu yolla takipçi kazandıkları, ardından örgüte sempatizan gençlerle yazılı ve görüntülü görüşmeler yaparak eylem kabiliyeti yüksek görülen kişilerin İstanbul'daki örgüt üyeleriyle buluşturulduğu belirtildi. Bu gençlerin yol masraflarının karşılandığı ve örgüt evlerine yerleştirildikleri tespit edildi.

Örgütün eylemlerine ilişkin bölümde, Daltonlar'ın üç farklı yöntemle hareket ettiği açıklandı. İlk olarak, iş adamı ve esnaflardan haraç, koruma parası, hükümlü parası adı altında menfaat sağlama girişiminde bulundukları belirtildi. İkinci olarak, hasım örgütlere yönelik silahlı saldırılar gerçekleştirdikleri kaydedildi. Üçüncü yöntem ise maddi menfaat karşılığı üçüncü kişilere taşeron şeklinde yapılan silahlı eylemler olarak anlatıldı.

İddianamede firari şüpheliler Beratcan Gökdemir, Bünyamin Yıkar ve Murat Küçükyavuz ile tutuklu şüpheliler Ahmet Mustafa Timo, Sinan Memi, ayrıca şüpheliler Murat Özavşar ve Batın Can Gökdemir için suç işlemek amacıyla örgüt kurma, tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs, tasarlayarak kasten öldürme, nitelikli yağma, silahla tehdit, hırsızlık, kasten yaralama, resmi belgede sahtecilik, tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması, mala zarar verme, genel güvenliğin tehlikeye sokulması ve 6136 sayılı kanuna muhalefet suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, 711 yıldan 1281 yıl 6 aya kadar hapis ve 53 binden 230 bin güne kadar adli para cezası talep edildi. Şüphelilerin yönetici konumları nedeniyle diğer örgüt üyelerinin eylemlerinden de sorumlu tutuldukları kaydedildi.

Diğer şüpheliler için de değişen oranlarda hapis cezaları talep edilen iddianame, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.