Aşık Veysel Uzun İnce Bir Yoldayım sözleri

Aşık Veysel dilimize pelesenk olmuş türküleri ile ölümünden sonra bile dinlenen halk ozanlarımızdan biridir. Yazdığı ve seslendirdiği türküler ile birçok kişi tarafından hayranlıka takip edilen Aşık Veysel'in Uzun İnce Bir Yoldayım adlı türküsü de oldukça çok sevilen türkülerden biridir. Peki Aşık Veysel Uzun İnce Bir Yoldayım türkü sözleri nelerdir?

Aşık Veysel Uzun İnce Bir Yoldayım türkü sözleri

Uzun ince bir yoldayım

Gidiyorum gündüz gece

Bilmiyorum, ne haldeyim?

Gidiyorum gündüz gece

Uzun ince bir yoldayım

Gidiyorum gündüz gece

Bilmiyorum ne haldeyim?

Gidiyorum, gündüz gece

Gündüz gece

Dünyaya geldiğim anda

Yürüdüm aynı zamanda

İki kapılı bir handa

Gediyorum gündüz gece

Gündüz gece

Düşünülürse derince

Uzak gözükür görünce

Yol bir dakka mıktarınca

Gidiyorum gündüz gece

Gündüz gece

Aşık Veysel'in hayat hikayesi

Aşık Veysel tam adıyla Aşık Veysel Şatıroğlu 1894 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde hayata gözlerini açmıştır. 3 çocuklu Gülizar ve Karaca lakaplı Ahmet Bey'in en büyük çocuğu olan Aşık Veysel, iki kız kardeşini o dönem yaygın olan çiçek hastalığından dolayı kaybetmiştir. Kendisi de henüz yedi yaşındayken yakalandığı bu hastalık sebebiyle iki gözünü kaybederek hayatına bu şekilde devam etmiştir. O dönemi “Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeye gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kaydı ve düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım... Çiçek zorlu geldi. Sol gözümde çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de, solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan “ sözleriyle anlatan Aşık Veysel, ne tür bir zorlukla karşılaştığını bu sözler vasıtasıyla göstermektedir.

Aşık Veysel'in sanat kariyeri ne zaman başladı?

Sanat hayatı babasının ona aldığı bağlama ile başlayan Aşık Veysel, birçok ozanın türkülerini ezbere çalmaya ve söylemeye başlamıştır. 1930 yılında Sivas Maarif Müdürü Ahmet Kutsi Tecer ile tanışması onun sanat kariyeri için dönüm noktası olmuştur. Ahmet Bey'in verdiği destekle şehir şehir gezen Aşık Veysel oldukça ün kazanmıştır.

Belli bir dönem köy enstitülerinde müzik hocalığı yapan Aşık Veysel, 1965 yılında alınan bir kararla maaşa bağlanmıştır. 70'li yıllarda dönemin ünlü sanatçılarından Selda Bağcan, Gülden Karaböcek, Hümeyra, Fikret Kızılok ve Esin Afşar gibi isimler Aşık Veysel'in türkülerini seslendirerek onun ününü dahada artırmıştır.

Eserlerinde oldukça yalın bir dil kullanan Aşık Veysel, aynı zamanda kelimeleri çok usta bir şekilde kullanmasıyla da bilinir. Eserlerinde en saf duygulara yer veren Aşık Veysel, yaşama sevinci, doğa, aşk, hüzün, iyimserlik, umutsuzluk gibi konuları eserlerinde işlemiştir.

Aşık Veysel ne zaman vefat etti?

Aşık Veysel'in yazmış olduğu şiirler, Deyişler (1944), Sazımdan Sesler (1950), Dostlar Beni Hatırlasın (1970) isimli kitaplarında bir araya gelmiştir. 1973 yılında 79 yaşındayken yakalandığı akciğer kanseri sebebiyle hayata gözlerini yummuştur. Ölümünden sonra ise yazmış olduğu şiirler Bütün Şiirleri (1984) adıyla tekrar yayınlanmıştır.

Aşık Veysel'in türküleri nelerdir?

Aşık Veysel'in günümüzde birçok kişi tarafından ezbere bilinen ve birçok ünlü sanatçı tarafından da seslendirilen onlarca türküsü vardır. Şiirlerinde kullandığı kelimeler ile kurduğu anlamlar türkülerine oldukça iyi bir derinlik katmıştır. Bugün halen Aşık Veysel'in seviyesine erişmiş ozan bulunmamaktadır.

Anlatamam Derdimi

Arasam Seni Gül İlen

Atatürk'e Ağıt
Beni Hor Görme

Beş Günlük Dünya
Bir Kökte Uzamış
Birlik Destanı
Çiçekler
Cümle Âlem Senindir
Derdimi Dökersem Derin Dereye
Dost Çevirmiş Yüzünü Benden
Dost Yolunda
Dostlar Beni Hatırlasın
Dün Gece Yar Eşiğinde
Dünya'ya Gelmemde Maksat

Esti Bahar Yeli

Gel Ey Âşık

Gonca Gülün Kokusuna

Gönül Sana Nasihatim

Gözyaşı Armağan

Güzelliğin On Para Etmez

Kahpe Felek

Kara Toprak

Kızılırmak Seni Seni

Küçük Dünyam

Murat

Ne Ötersin Dertli Dertli