Dolar

32,4375

Euro

34,7411

Altın

2.439,70

Bist

9.915,62

Tüm oto bayileri sinek avlıyor, Çin markaları kapışılıyor

Geçtiğimiz yıl yüksek fiyatlar nedeniyle gündemi aylarca meşgul eden ikinci el oto piyasasında ciddi indirimler dikkat çekerken, sıfır otolarda da cazip kampanyalar sunuluyor. Öte yandan Türkiye piyasasında öne çıkan Çin marka otoların yaygınlaşması ve artan talepler dikkat çekiyor.

3 Ay Önce Güncellendi

2024-01-30 13:10:08

Tüm oto bayileri sinek avlıyor, Çin markaları kapışılıyor

Ekonomi yazarı Yusuf Dinç, otomotiv piyasasındaki arz ve talep durumunu değerlendirdiği yazısında dikkat çeken tespitlerde bulundu.

Yeni Şafak yazarı Dinç, "Sıkılaştırıcı politikalar mı, Çinli otomobil arzı mı?" başlıklı yazısından önemli bir bölüm;

TÜM BAYİLER SİNEK AVLIYOR, ÇİN OTOLARI KAPIŞILIYOR

(...) araç fiyatlarını takip edenler sarı sitede ikinci el ilanlarında indirim bildirimleri gelmeye başladığını fark etmişlerdir. Ticaret Bakanlığı'nın tedbirleri burada etkili oldu.

Sıfır otomobillerde de kampanyalar var. Son günlerde biraz bayi dolaştım. Gördüklerim şaşırtıcıydı. Üst orta segment otomobillerde 300 binden 700 bine kadar tabeladan indirimler yapılıyor. Tabelada 2,5 milyon olan otomobili 1,8 milyona teklif ettiler. 2 milyonluk bir diğerini 1,7 milyona. Fiyatı 1,6 milyon civarı olan alt orta segmentler pek oralı değil gerçi.

Ama bu fiyatların neden aynı seviyede kümelendiği düşündürdü. Farklı segmentten araçları 1,7 milyon lira civarına kümeleyen etki ne? Para politikası mı?

Epeydir uzak kaldığım otomobil pazarını biraz irdeleyince konunun para politikasıyla ilişkisinin varsa da çok zayıf olduğunu anladım.

Meğer piyasada arzı artıran, kalitenin sınırını ve niteliği zorlayan, rekabetçi bir etken rol oynamış. Yani arz yönlü gelişme olmuş.
Çinli otomobil üreticileri piyasaya girmiş. Rakiplerine göre çok makul fiyatlara, hayli tatmin edici donanım seviyelerinde, güvenliği ön plana alan, nitelikli otomobiller getirmişler. Tüm bayiler neredeyse sinek avlarken, Çinli otomobil bayilerini talebe yetişemiyor, gördüm.

Çinliler öyle bir albeni ve donanımı diğerlerine göre öyle rekabetçi fiyatlardan satıyorlar ki piyasayı regüle ediyorlar. Diğerlerini kendi fiyat seviyelerine çekiyorlar. Böylece arz yönlü dezenflasyonist etki ortaya çıkarıyorlar. Şurası açık ki; orta segmentteki otomobil üreticileri çok daha fazla fiyat kırmadan hatta zararına satış yapmadan Türkiye'de eski hacimlerine bir daha ulaşamaz. Ya da sadece araçlarıyla değil, çok uygun finansman imkânlarıyla da gelmeleri gerekir.

Hatta henüz Türkiye'de bulunmayan bazı otomobillerin ithalatı başlarsa lüks segment otomobil üreticileri de şapkayı önüne alıp düşünmek zorunda kalır.

Mevcut modellerin sosyal medya içerik üreticileri tarafından çekilen tanıtım videolarının izlenme sayıları dahi epey sinyal veriyor.

Geçtiğimiz yaz dünyanın en beğenilen otomobil üreticisinin Türkiye'de distribütörlüklerini sona erdirip çevrimiçi satışa başladığını görmüştük. Gerekçesi distribütörlerin %50 daha fazla fiyata araçları satmasıydı. Mesela markanın değeri 1,8 milyon lira olan en alt segment modelini 2,7 milyon liraya satıyorlarmış. Alman firma fırsatçılığın suyunun çıkarıldığı bu durumu fark edince anlaşmalarını feshetmişti.

Tabii o beğenideki firmanın araçlarının fiyatı gerçek seviyelerine inince diğerleri de pusmuştu.

Hasılı, otomobil piyasasındaki arz artırıcı gelişmelerin ve fırsatçılığa karşı önlemlerin, “talebi baskılamaya” dönük olduğu “düşünülen” sıkılaştırıcı politikalardan çok daha etkili olduğunu böylece gözlemledim. Ki faiz politikasının, taşıt kredisini imkansızlaştıran kısıtların, yeniden ayarlanmayan ÖTV dilimlerinin ve başka talep baskılamaya dönük tüm diğer tedbirlerin hepsinin eş anlı uygulanmasına rağmen…

SIKILAŞTIRICI POLİTİKANIN AMACINI DOĞRU ANLAMAK

Meselenin bir de arzı kim yapacak, tarafı var elbette… Uzun zamandır tartıştığım bir mesele. Biraz önce de söylediğim gibi Türkiye'de arz sorunu göz ardı ediliyorsa enflasyon, ancak ve sadece revalüasyon ile düşürülebilir. Yani değerli TL ile… Yani cari açık vererek… Ucuza ithalat yaparak…

Cari açık Türkiye'de bir enflasyonla mücadele aracıdır. ABD için de böyledir. ABD faiz artırıp doları değerlemiş ve ucuza ithalat yaparak enflasyonu düşürmüştür. Türkiye'nin ikinci ticaret partneri olmaya kadar yükselmesi bu yüzdendir. Türkiye de şimdi aynı politikaları izliyor. Ama meseleyi anlamamış gibi davranıyor.

Mevcut politikaların amacını talebi baskılamak olarak görmek, Arjantinleşmek demektir. Meselenin talebi baskılamakla alakası bile yoktur. Amaç revalüasyondur. Tıpkı ABD'nin yaptığı gibi.

Sıkılaştırıcı para politikası ile revalüasyon ilişkisi zihinlerde oturtulamazsa enflasyonla mücadele programı başarısız olur.

Sıkılaştırıcı para politikasının, Türkiye örneğinde talebi baskılayan değil, talep dostu bir karakter sunmak için yapılması gerektiği anlaşılamıyorsa enflasyon düşmez. İnsanlara ucuza ithal malı tüketme imkânı verilmeyecekse talep alnının çatından vurulup öldürülse, tabutuna 100 çivi çakılsa dahi enflasyon düşmez.

Haber Ara