Stagflasyon nedir?
Stagflasyon, İngilizce 'Stagnation' yani durgunluk/daralma ve 'Inflation' yani enflasyon kelimelerinden türetilmiş bir ekonomik terimdir. Ekonomik hayatta hem durgunluk hem de enflasyon yaşandığı dönemlerde bu iki olgunun birbirini tetiklediğini ve büyüttüğünü anlatmakta kullanılır.
1970li yıllarda kullanılmaya başlanan bu terim gerek klasik iktisat teorisinde gerekse Keynesyen iktisat teoride paradoksal bir durum olarak değerlendirilir. Bunun nedeni genelde enflasyon ve işsizlik arasında ters orantılı bir korelasyon olmasıdır yani biri düşerken diğeri yükselir.
Örneğin durgunluk istihdamın düşmesi anlamına gelir ancak enflasyon olabilmesi için toplam arzın toplam talebi karşılayamıyor olması gerekir ki bu da arzı arttıracak iş gücü kalmadığını gösterir ve ekonominin tam istihdam ile tam kapasite çalışmasının bir yan etkisidir.
Stagflasyonda ise durgunluk artar ve istihdam düşerken talebi karşılayacak arz da yaratılamamaktadır. Her ikisinin de aynı anda yükselmesi içinden çıkılması zor bir sarmal haline dönüşür.
Türkiye stagflasyonda mı?
Türkiye'nin ekonomideki en kötü senaryolardan biri olarak kabul edilen stagflasyona girdiği henüz herkes tarafından kabul görmüş bir görüş değil ancak hızla bu noktaya doğru gidildiği konusunda bir tartışma yok.
Son olarak yüzde 25'e çıkan enflasyon oranı düşük büyüme beklentileri ile birleşmekte. Hayat pahallığı her alanda kendisini hissettirirken yeni vergiler, yeni zamlar aylık olarak geliyor. Döviz kurlarındaki yüksek artış sonucu büyük kısmı özel sektöre ait olan 457 milyar dolarlık dış borcun yıllık olarak çevrilmesini oldukça zorlaştırdı.
Sıkı mali politikalar uygulanacağının duyurulması, bazı mega projelerin askıya alınacak olması ve tasarruf tedbirlerine ilişkin açıklamaların piyasaları yeterli düzeyde rahatlatamıyor olması ekonomideki sıkıntının siyasi boyutları olduğuna işaret ediyor. Güvenilirlik konusunda yabancı yatırımcılara ve dış piyasalara verilen sözler kadar yurt içinde atılan siyasi ve ekonomik adımlar da büyük önem taşıyor.