IAEC'18 Konferası, Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), Otomotiv Teknoloji Platformu (OTEP), Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) organizasyonu ve American Society of Automotive Engineers (SAE) iş birliği ile düzenleniyor.
İstanbul'da bu yıl üçüncü kez düzenlenen IAEC'18 konferansında konuşan Alankuş, "10 yıl önce otomotiv ailesi olarak ilk aklımıza gelen ana üreticiler, tedarik sanayi, satış ve satış sonrasıydı. Bugün artık Google, Apple, Microsoft hatta Uber gibi şirketler de otomotiv ailesi içerisinde sayılabiliyor. Yani elektronik sanayi yazılım sanayi, girişimler ve hizmet şirketleri de bu ailenin bir parçası oldu." dedi.
2030 yılında tüm otomotive yönelik değer zincirinin 5 trilyon dolardan yaklaşık 8 trilyon dolara çıkacağının tahmin edilmekte olduğunu belirten Alankuş, karlılığın ise 400'den 600 milyar dolara çıkacağının öngörüldüğünü söyledi.
2030 yılında araç pazarının yüzde 15'inin otonom ve haberleşen araçlar olacağının tahmin edildiğini kaydeden Alankuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Diğer yandan elektrikli araç teknolojileri de çok hızlı gelişmekte. 2030 yılı itibarıyla pazarın en az yüzde 20'sinin elektrikli araç olacağı çevreci senaryolarda bunun yüzde 70'lere varacağı tahmin edilmekte. Bu değişim uzun yıllardır süregelen planlı bir çalışmanın ürünü. Avrupa'da ilk akıllı araç platformu 2004 yılında kuruldu. Paralel olarak Green Cars ve E-Safety platformları da oluşturuldu. 2005 yılından beri sadece akıllı ve haberleşen araçlar ile ilgili 40'ın üzerinde proje geliştirildi. Bu projeler 5G, bulut bilişim, büyük veri, yapay zeka, derin öğrenme, yüksek çözünürlüklü harita sistemleri, sümulasyon sistemleri, sensör teknolojileri, blok zincir gibi bir çok farklı teknolojiyi içermekte.
Tüm bu çalışmalar sonucunda 2025 ve sonrası ileri otonom araç teknolojilerinin ticarileşmesi planlanmakta. Sadece HORİZONB 2020 Programında akıllı ve çevreci ulaşım alanı araştırmaları için öngörülen bütçe 6,3 milyar avro. ABD'de ise bu alandaki çalışmalar 3 milyar dolarlık bir bütçe ile 1994 yıllarında başlatıldı. Projelere bütçe sistematik bir biçimde arttı. Şimdiden 2050 vizyonu ve planları yapılıyor. Avrupa teknoloji platformu (ERTRAC) 2050 vizyonunu oluşturdu ve bu vizyona paralel olarak 2020 sonrası için araştırma alanı belirledi."
Alankuş, otomotiv sektörünün istihdama, ihracata ve teknolojiye yaptığı katkılar ile Türkiye'nin en önemli sektörü olduğunu belirtti.
Alankuş, şunları kaydetti:
"Bunun içinde artık sadece takip eden, kopyalayan olmaktan çıkmalıyız. Üniversitelerimizin bilinmeyenleri bilecek, sanayimizin yapılmayanları yapacak bir anlayışa, yapıya ve çalışma şekline kavuşması artık kaçınılmaz. Çok konuştuğumuz üniversite sanayi iş birliğinin bilinmeyenleri bilecek, yapılmayanları yapacak şekilde kurgulamamız ve uygulamamız şart. Etkinliğin 3. yılında Otomotivde Elektronik ve Yazılımın Bugünü ve Yarını teması çerçevesinde, Yeni Gelişmeler, Yazılım Güvenliği ve Blok Zinciri, Akıllı Araçlar için Düzenlemeler ve Testler, Akıllı Araçlar için Adaptif Platform, Gelişen Yeni Teknolojilerin Otomotiv Ekosistemine Etkisi, 5G ve Araçlar Arası Haberleşmenin Geleceği, Araçlarda Elektroniğin Geleceği, Araçlarda Yapay Zeka, Teknoloji ve Etik, Otomotivde İç Girişimcilik Stratejileri, Gelişen Teknolojiler ve Yenilikçi Girişimlerin Otomotiv Sektörüne Etkileri konuları değerlendirilecek."
- "Neyi imal ettiğimiz değil iş modellerimiz mühim olacak"
Konferansta konuşan Robert Bosch Engineering and Business Solutions Private Limited Bölüm Yöneticisi Kulkarni Raghavendra Ramakrishna da "Nesnelerin İnterneti (IoT) ittifakı kurmaya çalışıyoruz. Bu otomotivi ilgilendiriyor. Bir grup insanı bir araya getiriyoruz. Özellikle Avrupa'daki aktörler burada bulunuyor." değerlendirmesini yaptı.
Yeşil enerji ekosistemini kullanmak istediğinizde blockchainlere ihtiyaçlarının olduğunu burada otonom tüketimden bahsettiklerini belirten Ramakrishna, "Blockchain alanlararası entegrasyonu sağlıyor. Sadece aracın içine bakmıyor aracın dışı ile ilgili ekosistem yaratmış oluyor. Biz IoT ittifakı kurmaya çalışıyoruz. Büyük otomotiv üreticileri Almanya ile beraber çalışıyoruz." açıklamasında bulundu.
Sorunsuz bir teknoloji aradıklarını belirten Ramakrishna şunları kaydetti:
"Aracın dışındaki birçok şey dev bir ekosistemi oluşturuyor. Blockchain bir teknoloji olarak böyle bir sistemde sorunları çözebilir mi? Çünkü şöyle bir tehdit var. Dijital araç yeni bir Avatar gibi. Bu arabayı kim ister? Önemli bir soru. Böyle bir ekonomik aracı kim yapacak? Birkaç örnek tedarik zinciri tarafında görülüyor.
Gelecek ürünle ilgili olmayan iş modelleri ile ilgili olacak. Burada esas mücadele neyi imal ettiğimiz değil iş modellerimiz mühim olacak. Bir teknoloji olarak Blockchain ortak bir oyun alanı oluşturabilir iş modelimize göre buna inanıyoruz. Blockchain öyle bir teknolojiki bir işletim sistemi oluşturabilir ürünler için. Örnek verecek olursak bir sonraki kuşak arabaya sahip olmak istemeyecek dolayısıyla her bir üründe iş modelinin değişmesi gerekiyor. Her bir ürünün dijitalleşmesi gerekiyor sadece internete bağlı olması yeterli değil, aynı zamanda internete bağlandığınızda nasıl bir değer yaratıyorsunuz? Ona bakmak lazım."
IAEC'18 konferansı otomotiv sanayinin mühendislik konularında atması gereken adımların, mühendisliğin otomotiv sanayindeki mevcut dinamiklerinin ve uluslararası alanda uzmanların görüşlerinin teknik bir bakış açısıyla aktarılması hedefleniyor.
Konferansta Otomotivde Elektronik ve Yazılımın Bugünü ve Yarını teması çerçevesinde Yeni Gelişmeler, Yazılım Güvenliği ve Blok Zinciri, Akıllı Araçlar için Düzenlemeler ve Testler, Akıllı Araçlar için Adaptif Platform, Gelişen Yeni Teknolojilerin Otomotiv Ekosistemine Etkisi, 5G ve Araçlar Arası Haberleşmenin Geleceği, Araçlarda Elektroniğin Geleceği, Araçlarda Yapay Zeka, Teknoloji ve Etik, Otomotivde İç Girişimcilik Stratejileri Gelişen Teknolojiler ve Yenilikçi Girişimlerin Otomotiv Sektörüne Etkileri gibi konu başlıkları tartışılacak.