Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve mali özerkliğe sahip bir kuruluş.
TMSF, 22.07.1983 tarihinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) bünyesinde tasarruf mevduatını sigorta etmek üzere kuruldu. 1994 yılında yaşanan ekonomik kriz sebebiyle TMSF'nin yetkileri genişletilmiş, tasarruf mevduatını sigorta etmenin yanı sıra bankaların mali bünyelerini güçlendirme ve gereğinde yeniden yapılandırma görevi TMSF'ye verildi.
GÖREV VE FONKSİYONLARI
TMSF'nin fonksiyonlarını mevduat sigortacılığı, banka çözümleme, geri kazanım ve OHAL kapsamında yürütülen kayyımlık faaliyetleri başlıkları altında değerlendirmek ve şu şekilde özetlemek mümkün:
Tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması amacıyla, mevduatın ve katılım fonlarının sigorta edilmesi,
Fon bankalarının yönetilmesi, mali bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden yapılandırılması, devri, birleştirilmesi, satışı ve tasfiyesi,
TMSF alacaklarının takip ve tahsil işlemlerinin yürütülmesi ve sonuçlandırılması,
TMSF varlık ve kaynaklarının yönetilmesi,
OHAL kapsamında üstlenilen görevlerin yürütülmesi.
TMSF, Mevduat Sigortacılığı Faaliyetleri kapsamında; mevduat sigortacılığına ilişkin politikaların belirlenmesi ve gerekli düzenlemelerin yapılması, risklerin ölçülmesi ve yönetilmesi, sektör ve banka riskinin izlenmesi ve Bankacılık Kanunu'nun 130'uncu maddesinde belirtilen gelirlerin tahsil edilmesine yönelik işlemleri yürütmektedir.
BANKA ÇÖZÜMLEME FAALİYETLERİ
Banka Çözümleme Faaliyetleri kapsamında ise; TMSF'ye devredilmiş ve faaliyet izni kaldırılmış bankaları çözümleme çalışmaları yürütülmektedir. Ayrıca erken uyarı sisteminin kurulması, seri ve maliyet etkinliği yüksek çözümleme yöntemlerinin geliştirilmesi de Banka Çözümleme Faaliyetleri arasında yer almaktadır.
YENİ GÖREV TANIMI
TMSF'ye devrolan ve faaliyet izni kaldırılan bankalara aktarılan kaynakların maksimum düzeyde geri kazanımı için gerçekleştirilen işlemler de Geri Kazanım Faaliyetleri kapsamında değerlendirilmektedir.
Ülkemizde 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan darbe teşebbüsü sonrasında başlayan OHAL süreci ile TMSF'nin yürüttüğü ana faaliyetlere ilave olarak, FETÖ/PDY terör örgütlerine aidiyeti, iltisakı veya irtibatı nedeniyle kayyım atanan/atanacak olan şirketlerdeki kayyımlık görev ve yetkileri TMSF'nin görevleri arasına eklenmiştir.
TMSF Başkanı Muhiddin Gülal, kurumsal açıklamasında, Türkiye'de son yirmi yılda yaşanan gerek ekonomik, gerek politik, gerekse sosyolojik gelişmelerin TMSF'nin ülkenin finansal güvenlik ağının önemli bir parçası olduğunu ispatlar nitelikte olduğuna dikkati çekti.
"90'lı ve 2000'li yılların başında yaşanan ekonomik krizler TMSF'yi mevduat sigortacısı kimliğinin yanısıra banka çözümleme otoritesi haline getirmiş, 25 bankayı aynı anda çözümlemek gibi bir görevi üstlenen TMSF aynı zamanda bankacılık sektöründe yaşanan bu krizin ülke ekonomisine maliyetini azaltmak için geri kazanım faaliyetlerine de ağırlık vermiştir." değerlendirmesinde bulunan Gülal şu ifadeleri kullanmıştı:
DÜNYA STANDARTLARINI YAKALAMA HEDEFİ
"Bağımsız bir kurum olarak göreve başladığı ilk 12 yılını mevduat sigortacılığı, banka çözümleme ve geri kazanım faaliyetlerinde dünyada benzeri görülmemiş çeşitli örnekleri tecrübe etmek suretiyle uzmanlaşarak geçiren TMSF'nin, 2016 yılında ülkemizde yaşanan hain darbe girişimi sonucunda misyonu genişlemiş ve TMSF'ye terör örgütleriyle bağlantısı olan şirketlerde kayyımlık faaliyetlerini yürütme görevi de verilmiştir. TMSF, yenilenen misyonunu da göz önünde bulundurarak 2018 yılında “Mevduat Sigortacılığı ve Çözümlemede Dünya Markası Olmak” vizyonunu benimsemiş ve faaliyet alanına giren konularda dünya standartlarını yakalamayı kendisine hedef edinmiştir"
GÜÇLÜ SERMAYE SEVİYESİ
Gülal şu noktalara vurgu yaptı: "Kuruluş amacı ve asli görevi olan mevduat sigortacılığı alanında TMSF, elinde bulundurduğu yaklaşık 41 milyar TL (7 milyar dolar) mevduat sigortacılığı rezervi ve yüzde 8,07'lik rezervin sigortalı mevduatı kapsama oranı ile güçlü bir seviyeye ulaşmıştır. Aynı zamanda TMSF daima dünyada mevduat sigortacılığı ve banka çözümleme alanındaki gelişmeleri yakından takip etmekte, IADI – EFDI gibi uluslararası platformlarda işbirliği, koordinasyon, bilgi/tecrübe paylaşımı çalışmalarını sürdürmekte ve yeni uluslararası standartlara uyum çalışmalarına devam etmektedir."
26 BANKA TMSF'YE DEVREDİLDİ
"90'lı yılların sonundan bu yana TMSF'nin gündeminde önemli yer tutan banka çözümleme ve geri kazanım çalışmalarında sona doğru yaklaşılmış bulunmaktadır. 2016 yılında faaliyet izni kaldırılan Bank Asya ile birlikte bugüne kadar toplam 26 adet banka TMSF'ye devredilmiş, TMSF bu bankaların kamuya en az maliyet yükleyecek şekilde çözümlenmesi için gayretini ortaya koymuştur." değerlendirmesini yapan Gülal şu noktalara vurgu yapıyor: " Sözkonusu bankaların kamuya olan maliyetinin geri kazanımı için yürütülen faaliyetler sonucunda yaklaşık 23 milyar dolar tahsilat elde edilmiş ve bu tahsilattan yaklaşık 12,4 milyar dolar Hazine Müsteşarlığı'na borç ödemesi yapılırken TCMB'ye 1,4 milyar dolar avans geri ödemesi gerçekleştiridi. Maliye Bakanlığı başta olmak üzere diğer kamu kurum/kuruluşlarına yaklaşık 5,6 milyar USD ve diğer kurum/kuruluşlara da 1,9 milyar USD ödeme yapılmıştır. TMSF bundan sonraki süreçte elinde kalan dosyalardan yaklaşık yarım milyar dolar daha tahsilat yapmayı beklemektedir."
ÜLKE EKONOMİSİNE POZİTİF KATKI SUNMA AMACI
Gülal sözlerinde şunlara vurgu yaptı: "TMSF'nin gündeminde 2016 yılının sonundan bu yana yoğun bir şekilde yer alan bir diğer husus ise kayyımlık görevini yürüttüğü şirketlerin sağlıklı bir şekilde yönetilmesi ve çözümlenmesidir. TMSF, üstlendiği bu görevin sonuçlarının milli ekonomiye yansımasının oluşturacağı etkinin bilinci ile şirketlerin ticari hayatlarını ve ekonomiye katkılarını sürdürebilmek için titizlikle çalışmaktadır.Mali durumu, ortaklık yapısı, piyasa koşulları veya diğer sorunları nedeniyle, mevcut halinin “sürdürülebilir” olmadığının tespit edilmesi durumunda ise, satış veya tasfiyesi suretiyle, ülke ekonomisine olumsuz etkilerinin önlenmesi sağlanmaktadır. Söz konusu şirketlerde çalışanların mağdur olmamaları ve istihdamın olumsuz etkilenmemesi de TMSF'nin öncelikli hedefleri arasında bulunmaktadır."
127 ŞİRKETİN YÜZDE 50'NİN ALTINDAKİ HİSSESİ VE 120 GERÇEK KİŞİNİN MAL VARLIĞINA KAYYIM ATANDI
TMSF Başkanı Gülal sözlerini şöyle tamamladı: "Mart 2019 itibarıyla TMSF, Türkiye'nin 39 ilinden toplam 924 adet şirkette/ticari işletmede kayyım olarak görev yapmaktadır. Ayrıca, 127 şirketin yüzde 50'nin altındaki hisseleri ile 120 gerçek kişinin mal varlıklarına da TMSF kayyım olarak atanmıştır. Bu şirketlerin toplam aktif büyüklüğü yaklaşık 57,8 milyar TL, toplam ciroları 31,7 milyar TL ve toplam özkaynakları 21,3 milyar TL'dir. Bu şirketlerde yaklaşık 44.317 kişi istihdam edilmektedir. TMSF göreve başladığından bu yana söz konusu şirketlerin aktifinde yüzde 29'luk büyüme sağlanmıştır.TMSF bugüne kadar kendisine verilen her türlü görevi hakkıyla yerine getirebilmek için tüm personeli ile birlikte olağanüstü bir gayret göstermiş, daima değişime ayak uydurmuş ve gelişimin takipçisi olmuştur. Bundan sonraki süreçte de kendisine verilen tüm görevleri aynı bilinç ve gayretle sürdürecektir"