Ekonomi - TimeTürk
Gayrimenkul sektöründe satışları artırmak için bir dönem başrolde olan bankaların uyguladığı faiz oranları, hem inşaat firmalarını hem de tüketicileri çileden çıkarma noktasına getirdi. Sıfır faiz uygulamalarında bile dosya masraflarıyla vatandaşın cebinden en az birkaç bin lira alan bankaların getirdiği yük zirve yaptı. 2018 yılında 120 ay vadeli 100 bin liralık krediye 26 bin 280 lira ilave yük getiren faiz 1.25 seviyesiyle 2010 sonrası zirvesini görürken, Ekim 2021 itibariyle oranlar minimum 1.37 seviyesinde seyrediyor. Maliyet ise 2018'de rakamların 10 puan üzerime çıkmış durumda. Oranların neredeyse her gün değişmesi konut alma niyeti olan vatandaşı canından bezdirdi.
Başkan Erdoğan uyarıyor, bankalar duymuyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla zaman zaman göstermelik gerileyen konut kredi faizleri bu yıl neredeyse yüzde 1.50'nin altına düşmedi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın(TCMB) enflasyonla mücadele çerçevesinde sıkı para politikası duruşunu sürdürmesine rağmen kurve enflasyondaki yükseliş eğiliminden cesaret alan bankalar konut kredi faizleri başta olmak üzere diğer kredi faizlerinde uyguladıkları baz puanlardan taviz vermiyor. Bu durum vatandaşın konut alım şekli tercihine de yansıyor. Örneğin Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Ağustos ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 64,0 azalış göstererek 27 bin 375 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 19,4 olarak gerçekleşti. İpotekli satışlarda İstanbul 5 bin 636 konut satışı ve yüzde 20,6 pay ile ilk sırada yer aldı. İpotekli konut satışının en az olduğu il 1 konut ile Hakkari oldu. Kamu bankalarının ön ayak olduğu kampanyalara bile direnen özel bankaların tüketicilere karşı devam ettirdiği yüksek oranlı kredilerin hacminin daha da düşebileceği görüşünü dile getiren uzmanlar, alternatif satış seçenekleri ile konut sahibi olmanın maliyetleri de aşağıya çektiğini söylüyor.
