Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Twitter hesabından yaptığı yazılı açıklamada, Bakanlık olarak şehirlerin tamamında 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışıyla, projeleri ve yatırımları aralıksız sürdürdüklerini ifade etti. Bakan Kurum, 81 il, 972 ilçede proje ve yatırımı olmayan tek bir yerin olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Kadim medeniyetimizden aldığımız ilhamla, sosyal devlet anlayışıyla eser üretiyor, Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde, milletimizin emaneti olan şehirlerimizi Cumhuriyet'imizin 100'üncü yılına en güzel şekilde hazırlıyoruz. Bugün 81 il, 972 ilçemizde projemiz, yatırımımız olmayan tek bir yer yoktur. Halihazırda, yatırım değeri 300 milyar lirayı aşan 12 bin 700 projemizi sahada, var gücümüzle gerçekleştiriyoruz. Bir yandan 81 ilimizin tamamında 81 milyon metrekare millet bahçesi hedefimize yürürken, diğer yandan İstanbul'un 39 ilçesinde 140 bin konutun deprem dönüşümünü yapıyoruz. Kangrene dönüşmüş Fikirtepe'de kentsel dönüşümü yeniden başlatırken; Sinop'ta, Zonguldak'ta tarihi kent meydanlarımızı gün yüzüne çıkarıyoruz. Bir taraftan İzmir tarihinin en kapsamlı kentsel dönüşüm çalışmalarına imza atarken, diğer taraftan Mersin'de, Adana'da, Ankara'da on binlerce sosyal konut ve yeşil alan üretiyoruz. Antalya, Muğla, Kastamonu, Bartın ve Sinop'ta afet konutlarımızı inşa ediyoruz. Kısacası ülkemizin dört bir yanında, 81 ilimizin tamamında 84 milyon vatandaşımıza hizmet ediyoruz."
'Reklam ve algı faaliyetleri'
İstisnasız tüm şehirleri, yaptıkları projelerle daha yaşanabilir hale getirirken, temel belediyecilik hizmetlerini dahi aksatan, sorumlu oldukları şehirlerin sokaklarını aylarca çöpe ve kokuya mahkum edenlerin de yeni bir algı operasyonuyla karşı karşıya olduklarını belirten Bakan Kurum, açıklamasının devamında, şu ifadelere yer verdi:
"İller Bankamızla biz; belediyelerimizin, finansal yardımdan danışmanlığa, teknik ve proje desteğine kadar her alanda yanlarında olmayı kararlılıkla sürdürüyoruz. Biz devletimizin her türlü imkanını şehirlerimiz ve milletimiz için seferber etmişken; bu tip açıklamalarla yine hayali mağduriyetler oluşturulduğunu da üzülerek görmekteyiz. Milletimiz, bu yolla kabiliyetsizliklerin gizlenmeye çalışıldığını çok iyi bilmektedir. Varlıklarını reklam ve algı faaliyetlerine borçlu olanların, şehirlerimize zaman kaybettirmekten başka hiçbir anlamı olmayan bu hareketlerinin, aziz milletimizin nezdinde hiçbir karşılığı yoktur. Bu iddiaların sahipleri; konu, şehri ihya etmek, şehri geliştirmek olduğunda yatırımla, projeyle, üretimle aralarına 'mesafe' koyanlardır. Kendi işleri dışında her konunun uzmanı, kendi sorumluluk alanı dışında her işin takipçisi olanlardır. Millete hizmet vizyonlarını; 'musluk açılışı' ve 'heykelperestlik'ten ileri götüremeyenlerdir. Milletimiz şunu iyi bilmelidir ki; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak, geçmişte olduğu gibi bugün de hiçbir ayrım gözetmeksizin; şehirlerimize ve milletimize hayrı dokunacak her işte belediyelerimizin yanında durmayı kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu cennet vatanın her şehri için iyinin, güzelin, doğrunun ve hayırlının yanında olmaya devam edeceğiz, şehirlerimizi 'algının ve kifayetsizliğin' insafına asla terk etmeyeceğiz."