Dolar

32,2247

Euro

34,9384

Altın

2.418,85

Bist

10.676,65

Asya-Pasifik: Çin’in gıda korkusu, ABD’nin S-400’lü Hindistan’la ittifakı

Star gazetesi yazarı Sevil Nuriyeva İsmayılov, ABD öncülüğünde kurulan Asya-Pasifik (Hint-Pasifik) ittifakının Çin’i hedeflerken dünyayı da etkileyecek büyük krize gebe olduğuna dikkat çekti

3 Yıl Önce Güncellendi

2021-11-06 22:13:05

Asya-Pasifik: Çin’in gıda korkusu, ABD’nin S-400’lü Hindistan’la ittifakı

Nuriyeva'nın “Asya Pasifik'te kriz kapıda!” başlıklı yazısı:

ABD'nin S-400 bahanesiyle Türkiye aleyhindeki tutumunun siyasi olduğunu geçtiğimiz günlerde Hindistan'ın S-400 hikayesine rağmen yaptırımlardan muaf tutulması ile teyit etmiş olduk.

Bu bize daha ciddi bir durumu haber vermektedir. Asya Pasifik üzerine düşünülen, inşa edilen yeni kriz ABD için daha fazla ortak anlayışını da belirtmiş oldu.

Türkiye önemli müttefik ama hep cümlelerle süslü anlatımlarda gösteriliyor. Evet Türkiye çok önemli hele şimdiki genel tutumu, tavrı ve tavra göre geliştirdiği savunma ve ekonomik sistemi ile daha da önemlidir. Bu durumda S-400 bahanesi ile baskıya devam edeceği de açıktır. Tabii diğer taraftan da kökten kendine düşman olmasını da istemiyor. Bu nedenle F-16'lar konusunda daha sıcak cümleler kullanmak zorunda kaldı Biden. Ama buradaki esas mesele Rusya ile Türkiye hattına derinlemesine engel olmak meselesidir.

Şimdi Hindistan'a özel tutumun arkasındaki gerekçeler önemlidir. Tahmin ettiğimiz gibi hesaplaşmalar bitmedi ve bitmesi için sıcak çatışma elzemdir. Peki bunun merkezi neresi olacaktır? Hindistan Pakistan Afganistan üzerinden bakılırsa mesele açıktır.

Asya-Pasifik yeni krizin merkezi olacaktır. Konu Çin tabii ki... Bir çoğuna göre bunlar neden çatışsın zira Çin'in bugünkü ekonomik konumu ve durumunun mimarı Amerikan merkezli sermaye.

Olayın püf noktası da budur... Ekonomik olarak finans kapitalinin bakış açısı ile devletler hukuku anlayışı çatışma içerisinde. Haliyle Çin'in bugünkü gücünün mimarı batı finans kapitali.

Bu durumda Doğu Türkistan konulu temalar daha da belirginleştirilecek. Bir taraftan tabii ki Doğu Türkistan'ın haklarını savunmak yapılan yaptırılan zulme karşı koymak haktır. Ama diğer taraftan bu durum finans kapitali ile ulus devletler arasındaki çatışmanın kullanacağı malzeme olmaktan çıkarılmalıdır.

Çin ile anlaşmak mümkün mü? Savaşmadan kazanmanın peşinde olan bakış açısı ile anlaşmak mümkün olabilir. Paranın gücünü önemseyen Çin bu çatışma ortamında nasıl bir yol haritası çizecek burası önemlidir.

Kendi halklarına gıda stokları yapın uyarısında bulundu Çin. Tabii büyük açlık süreci yaşamış bir ülke olarak şimdiki uyarısında haklı olabilir. Lakin bu uyarı sadece gıda güvenliği konusu değil. Bu hem de paylaşılması gereken paylardan vazgeçmesi için yeni sıcak çatışma ihtimallerinin de ayak sesidir.

ABD'nin yığınaklar yapmaya başlaması S-400 gerekçesine takılmadan Hindistan'la ilişkileri sıcak tutması yeni sıcak çatışmada tarafları ve blokları bize tanıtmaktadır. Rusya Türkiye olayın neresinde duracaktır?

ABD'nin fitne fesadına iyi bakmak lazım. Türkiye'ye baskı uyguluyor. Türkiye'nin iç meselelerine demokrasi kılıfı ile müdahale ediyor. Algı yalan mekanizmasını üretenler destek oluyor. BAE üzerinden kirli algı operasyonu çekiyor. Yunanistan'a paye veriyor. Akdeniz ayağında Türkiye'nin söz dinlemeyeceğini düşündüğü için Yunanistan üzerinden alternatif boyutu geliştiriyor.

Gıda güvenliği, su kaynakları ve iklim değişimi ile beraber meydana çıkacak yeni tarım tanımlaması. İklim değişiyor topraklar etkileniyor, nehirlerin yönü değişiyor, kuşların bile uçuş güzergahında kalış süreçlerinde yeni filtreleme ile karşı karşıyayız. Demek ki yeni kriz büyük hesaplaşma için gereklidir.

Çin her ne kadar parası olsa da gıda sorunu yaşayacaktır. Bir kere büyük açlık süreci yaşadığı için yenisine hazırlıklı yakalanmanın peşindedir. Ağır süreçten geçiyoruz. İç hesaplaşmalara zaman yok. Konsolide olmak bir noktaya vurmak şarttır.

Büyük hesaplaşma Asya-Pasifik olacaktır doğru. Ama yansımaları dünyayı etkileyecektir. Küresel sistem değişimine hazır mıyız? Yoksa Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saldırarak, yalan sağlık haberleri ile, ekonomiye ve ekonomiyi yönetenler üzerine yalan haberler üreterek motivasyon kaybı arzusu ile ülkeye zarar vermeye devam mı edilecektir.

Büyük değişim içinde bulunduğumuz çağın esas konusu olacaktır. Ya büyük düşünürken yaklaşan felaket önlenecek ya da bu küçük hesaplarla ülke felakete sürüklenecektir. Zaman büyük düşünenlerin zamanı. Bunu görebilirsek tercihlerimiz isabetli olur.

Star

Haber Ara