Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

İzmirli Gözde Durmuş, dünyanın en başarılı 20 gencinden biri!

Stanford Üniversitesi'nde erken teşhis teknolojisi üzerinde çalışan İzmirli Gözde Durmuş, Uluslararası Genç Liderler ve Girişimciler Derneği (JCI) tarafından düzenlenen 'Dünyanın en başarılı 20 genci' listesine girdi.

6 Yıl Önce Güncellendi

2019-09-18 18:05:49

İzmirli Gözde Durmuş, dünyanın en başarılı 20 gencinden biri!

buyuk_177

Türkiye'nin bilim kadınları son dönemde dünya çapında başarılarıyla gündeme geliyorlar. Avrupa'da yapay kalp nakli yapan ve ilk kadın cerrah olan Dr. Dilek Gürsoy, geçtiğimiz sene Nisan ayında Almanya'nın tıp alanında en saygın ödüllerinden Victress Ödülü'ne layık görülmesinin ardından bu sene German Medical Award adlı kurum tarafından yılın doktoru seçildi.

Stanford Üniversitesi'nde erken teşhis teknolojisi üzerinde çalışan Gözde Durmuş ise, Uluslararası Genç Liderler ve Girişimciler Derneği (JCI) tarafından düzenlenen 'Dünyanın en başarılı 20 genci' listesine girdi.

İzmir doğumlu 33 yaşındaki Durmuş, ODTÜ Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümündeki eğitimi boyunca Biyoteknoloji Araştırma Birimi'nde beyin kanseri ve kontrollü ilaç salım sistemleri üzerine çalıştı. Ayrıca, bir yandan da Harvard Tıp Fakültesi'nde doku mühendisliği üzerine araştırmalar yapmak üzere staja gitti.

Türkiye'nin bilim kadınları son dönemde dünya çapında başarılarıyla gündeme geliyorlar. Avrupa'da yapay kalp nakli yapan ve ilk kadın cerrah olan Dr. Dilek Gürsoy, geçtiğimiz sene Nisan ayında Almanya'nın tıp alanında en saygın ödüllerinden Victress Ödülü'ne layık görülmesinin ardından bu sene German Medical Award adlı kurum tarafından yılın doktoru seçildi.

Stanford Üniversitesi'nde erken teşhis teknolojisi üzerinde çalışan Gözde Durmuş ise, Uluslararası Genç Liderler ve Girişimciler Derneği (JCI) tarafından düzenlenen 'Dünyanın en başarılı 20 genci' listesine girdi.

İzmir doğumlu 33 yaşındaki Durmuş, ODTÜ Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümündeki eğitimi boyunca Biyoteknoloji Araştırma Birimi'nde beyin kanseri ve kontrollü ilaç salım sistemleri üzerine çalıştı. Ayrıca, bir yandan da Harvard Tıp Fakültesi'nde doku mühendisliği üzerine araştırmalar yapmak üzere staja gitti.

Manyetik mikroçip teknolojisiyle kanser hücre tespiti

Geliştirdiği manyetik mikroçip teknolojisiyle hasta hücrelerin manyetik özellikleri yoluyla tespit edilmesini amaçlayan Durmuş, böylelikle kanser teşhisini cep telefonu ile uyumlu, ucuz ve ağrısız bir şekilde sağlıyor.
Şeker ölçüm aletine benzeyen bu cihazın maliyeti yaklaşık 1 dolar. Bir damla kan örneği ile 20 dakikadan kısa bir süre içerisinde kanserli hücre tespit edip ayrıştırmayı ve kanserli hücrelere karşı etkili ilaçların belirlenmesini bu cihaz aracılığıyla olanaklı hale getirmeyi planlıyor Durmuş.

Bu araştırmaların bir ürüne dönüşmesi öncesinde ise, 5-10 sene sürecek bir onay süreci söz konusu.

2007 yılında ODTÜ'den mezun olup Fulbright bursunu kazanarak yüksek öğrenimi için ABD'ye giden Durmuş, yüksek lisansını Boston Üniversitesi'nde, doktora eğitimini Brown Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği bölümünde tamamladı. 2014 yılından beri de araştırmalarını Stanford Üniversitesi'nde sürdürüyor.

Euronews Türkçe'ye özel röportaj veren Durmuş, dünyanın en önde gelen üniversitelerinden biri olan Stanford'un, özellikle Silikon Vadisi'nin kalbinde olmasından dolayı bilim ve teknolojiye yön veren ve birçok gencin hayalindeki okul olmasından gurur duyuyor.

“Stanford'da eğitimini Türkiye'de alıp eğitim ve araştırma için gelen öğrenciler hem zeki, hem çalışkan, hem sosyal alanda aktif ve kendi alanlarında en iyilerden,” diyor Durmuş.

En büyük desteği annesinden

Durmuş, bilim insanı olma, bilimle uğraşma ve bilimsel çalışmalarda bulunma fikrine en büyük desteği ailesinden, özellikle de annesinden almış.
Annesini “ilk öğretmenim ve en büyük destekçim” olarak tanımlıyor. “Deney sonuçlarımı heyecanla merak edip bekler. Vizyonumu ona borçluyum. Aile üyelerim ve yakın arkadaşlarım da de en büyük moral ve motivasyon kaynağım, uzakta da olsam sosyal medya ağı üzerinden beni hiç yalnız bırakmazlar,” diyor Durmuş.

Durmuş'un biyolojiye yönelik ilgisi ise, henüz 10 yaşındayken yakalandığı enfeksiyon hastalığı sonucu üç sene hastanede süren tedavisi sırasında olmuş. Ayrıca hafta sonları evlerinde kalan tıp fakültesi öğrencisi kuzeni de çocuk yaşta onun bu alana merakını tetiklemiş.

Akademik hayatta da en büyük desteği hem doktora sırasında hem de sonrasındaki araştırmalarını beraber yürüttüğü hocalarından gördüğünü söyleyen Durmuş, “ilgimi çeken, beni heyecanlandıran fikirlerin peşinden gitme konusunda bana özgürlük tanıdılar. Bu da benim için en iyi fırsat oldu,” diyor.

Kanser araştırmaları tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de son dönemde genç araştırmacıların ilgilendiği alanların başında yer alıyor.

Durmuş, onun yolundan ilerlemek isteyen gençlere, ilk önce kısa ve uzun vadeler için kendilerine hedefler belirlemelerini ve tutkuyla çalışmak istedikleri alanları iyi bilmelerini salık veriyor: “Hedefleri belirledikten sonra da pes etmeden çalışmak gerekiyor. Başarıya giden yol çoğu zaman da bir sürü başarısızlıktan geçiyor. O yüzden, engeller karşısında pes etmemenin, başarıda ısrarcı olmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum.”

"Başarıda ısrarcı olun"

Durmuş'a göre, büyük buluşlar farklı konularda çalışmış kişilerin, zor sorulara farklı bir bakış acısı getirmesiyle mümkün oluyor; bunun için de çok okumak ve asla merak duygusunu kaybetmemek gerekiyor.
Dolayısıyla, ezberci eğitim kalıplarını aşarak sorgulamanın önemini vurguluyor genç bilim insanı: “Lise ya da üniversitede amaçları sadece iyi not alıp dersleri geçmek olmasın. Derslerde öğretilen bilgileri ezberlemeye gerek yok, artık internet çağında yaşıyoruz, istediğimiz zaman istediğimiz bilgiye anında ulaşabiliyoruz. Bu bilgilerin çoğu kariyerin yapıtaşı olarak kullanılıyor. O yüzden, genç arkadaşlar öğrendikleri bilgileri ezberlemek yerine sorgulayıp düşünsünler.”

Durmuş, bu süreçteki başarısını entelektüel olarak kendisini zorlayan ortamlara girmesine, kendisiyle benzer hedeflere sahip kişilerle takım oluşturmasına ve yeni ortamlarda kendisini geliştirmesine de bağlıyor.
Durmuş gibi kadın ve genç araştırmacıların dünya sahnesinde ismini duyurması ise elbette eğitim sisteminin içinden geçmekte olduğu revizyon sürecine bağlı.

Ezberci eğitim kalıpları kırılmalı

Durmuş, inovasyonu desteklemek üzere ezberci eğitim sisteminden ayrılarak öğrencileri soru sorma, öğrendikleri bilginin mantığını kavrayıp sorgulamaya teşvik etme gereğine dikkat çekiyor. “Aynı zamanda başarılı gençlerin ve araştırmacıların hem madden hem de manevi yönden desteklenmesi ve cesaretlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum,” diye ekliyor Durmuş.

Durmuş, araştırmalarına destek için geçtiğimiz sene Amerika'da sadece 10 genç bilim insanına verilen Burroughs Wellcome Fund (BWF) Career at the Scientific Interface ödülünü kazandı. Kariyeri için çok önemli olan bu ödül, ayrıca Stanford'da kendi laboratuvarını kurmak için yarım milyon dolarlık bir araştırma fonu da sağladı.

Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi Genç Araştırmacı Ödülü, NSF (Amerika Ulusal Bilim Vakfı)- RI-EPSCoR and Slater Technology Fund Girişimcilik Bursu, Society for Biomaterials STAR Ödülü, Brown Üniversitesi Biyoloji ve Tip Bolumu Doktora Öğrencisi Takdir Ödülü (Graduate Student Recognition Award) gibi çok sayıda ödül kazanan Durmuş, 2012 yılında doktora çalışması sırasında Amerika genelinde düzenlenen CIMIT Sağlık Teknolojileri Ödülü'ne de layık görüldü.

Kısa süre önce MIT Technology Review tarafından “35 Yaş Altı En İyi Yenilikçiler” arasında kabul edilen Durmuş, 2017 yılında ODTÜ Senatosu tarafından verilen ODTÜ Takdir Ödülü'nü ise ayrı önemsiyor: "Bu ödül hem kendi ülkem hem de mezun olduğum okulum tarafından verildiği için benim için çok özel ve gurur verici,” diyor Durmuş.

https://tr.euronews.com/

Haber Ara