BBC Türkçe'de "Ukrayna - Rusya krizi: Türk SİHA'larının olası bir çatışmada rolü ne olur?" başlıklı yayımlanan haberde, Ukrayna'nın doğusundaki Rusya'nın desteklediği ve Uluslararası olarak tanınmayan Donetsk Halk Cumhuriyeti Lideri Denis Puşilin, yaptığı açıklamada "Yüksek teknolojiye ihtiyacımız var çünkü Bayraktar TB-2 çok tehlikeli" dedi.
Rusya'nın Ukrayna sınırına asker ve zırhlı araç konuşlandırmasıyla başlayan krizde Moskova'nın güç gösterisi Belarus'taki tatbikatla sürüyor. 20 Şubat'a kadar sürecek tatbikatta Rusya'nın en gelişmiş silahları kullanılıyor.
Moskova, Ukrayna'nın doğusu, güneyi ve kuzeyine 100 binden fazla asker yığınağı yaptı. Rus güçlerinin sınırdaki mevzileri ve karargahları uydudan çekilen fotoğraflarda da net bir şekilde görülebiliyor.
Ukrayna ise özellikle İngiltere ve ABD'den gelen desteklerle Rusya'nın caydırıcı yığınaklarına karşılık vermeye çalışsa da iki ülkenin askeri güçleri arasında kıyaslanamayacak ölçüde uçurum var.
"Türk Bayraktar TB-2 bizim için çok tehlikeli"
Ukrayna'nın doğusundaki Rusya'nın desteklediği ayrılıkçılar Moskova'nın bölgedeki hamlelerinden memnun, ancak olası bir çatışmada Türkiye'nin Ukrayna'ya sattığı Bayraktar TB-2 model silahlı insansız hava araçlarının (SİHA) kendileri için tehlikeli olabileceğini söylüyorlar.
Uluslararası olarak tanınmayan Donetsk Halk Cumhuriyeti Lideri Denis Puşilin, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada "Yüksek teknolojiye ihtiyacımız var çünkü Bayraktar TB-2 çok tehlikeli" dedi.
Bu SİHA'ların şu ana kadar Ukrayna krizinde kullanılıp kullanılmadığı henüz netleşmiş değil. Ancak geçen yıl Ekim ayında Ukrayna ordusu, Türk yapımı bir insansız hava aracının Rus destekli ayrılıkçılara ait bir D-30 topunu imha ettiğini gösterdiğini belirttiği bir video paylaştı.
Bu iddia Rusya tarafından eleştirilirken, Kremlin Türkiye'yi, insansız hava araçlarının "bölgeyi istikrarsızlaştırma" riski taşıdığı konusunda uyardı.
Aslında Türkiye'nin Ukrayna'ya sattığı SİHA'lar tek taraflı bir ticaretten ibaret değil, daha kapsamlı bir savunma ilişkisinin parçası. Çünkü SİHA'ların üretiminde Ukrayna'nın da payı var.
BBC Türkçe'nin bu konudaki sorularını yanıtlayan Savunma ve Güvenlik Araştırmacısı Arda Mavlütoğlu ise, "Ukrayna son yıllarda artan şekilde Türkiye'nin en önemli savunma partnerlerinden biri haline geldi" yorumunu yaparken şunları ekledi:
"Bunda Türkiye'nin Batı ülkelerinden teknolojik ürünleri alamıyor olmasının da etkisi var. Ukrayna Türkiye için çok önemli bir motor tedarikçisi oldu. Baykar firmasının Akıncı savunma araçlarında Ukrayna yapımı motorlar tercih edildi. Cumhurbaşkanı RTE'nin Ukrayna ziyareti esnasında imzalanan anlaşmalardan bir tanesi de Ukrayna'da SİHA tesisi kurulmasına dair olduğu açıklandı. Türk savunma sanayi firmaları da faaliyetlerini bir hayli arttırmış durumdalar. Dolayısıyla savunma sanayinde karşılıklı ticaret hacmi bir hayli arttı.
Ukrayna krizinin çatışmaya dönüp dönmeyeceğini bilmiyoruz ama böyle bir senaryo gerçekleştiğinde Türkiye yapımı SİHA'ların Ukrayna lehine belirleyici bir rol oynayıp oymayacağı da merak ediliyor.
Bayraktar TB-2'nin 'hem istihbarat hem de saldırı aracı' olduğuna dikkat çeken Mevlütoğlu, şu yorumu yaptı:
"Bu kabiliyeti özellikle mobil diyebileceğimiz seyyar arazide küçük gruplar halinde hareket eden militanlara silahlı gruplara karşı özellikle etkili olmasını sağlıyor. Dolayısıyla eğer çatışma Donbas'ta ki ayrılıkçılara karşı Ukrayna ordusunun operasyonlarıyla sınırlı kalır ise Bayraktar'ın çok daha fazla etkili olabileceğini varsayabiliriz. Ancak Rusya Federasyonu'nun Ukrayna'yı işgali ya da topyekûn bir savaş durumunda Rusya'nın hem sayısal hem de nitelik olarak Ukrayna'ya karşı üstünlüğünden dolayı Bayraktar'ın çok büyük bir denge bozucu ya da sahada çok büyük bir sonuç yaratacağı fark yaratıcı etkisi olması bana çok olası gelmiyor.
Ukrayna'nın Türk SİHA'larını kullanması halinde Rusya'nın nasıl bir tepki vereceği de net değil. Gazeteci Serkan Demirtaş'a göre böyle bir senaryo 2015'te Türkiye'nin Suriye sınırındaki Rus uçağını düşürmesi sonrası yaşananlara benzer bir durum ortaya çıkarabilir.
O dönemde Rusya'nın Türkiye'ye 'ciddi bir yaptırım' süreci başlattığını hatırlatan Demirtaş, "Turizmden ekonomiye ihracat kalemlerinden tekrar vizelerin yeniden gündeme getirilmesi gibi birçok alanı kapsayan Türkiye ye dönük yaptırım akımını görmüştük. Benzer bir sonuç karşımıza çıkabilir" öngörüsünde bulundu.