Halkı ve ülkeyi bölen bir ideolojinin “iyi” bir ideoloji olmadığını belirten ünlü Kürt sanatçı Şıvan Perwer, “Kürdistan'da hâlâ feodalizm ruhu hakim. Bu durum kültür ve sanat çalışmalarını da etkiliyor” dedi.
Rûdaw Rojava bültenine katılan Şıvan Perwer, Kürt sanatçıların birlik arayışına dair değerlendirmelerde bulundu.
“Kürt halkı çok fedakar bir halktır, nerede toplumsal, sanatsal bir mum yansa onun ışığından yararlanırlar” diyen Perwer, “Mücadele organize bir şekilde yürütülürse eğer, gerçekten de Kürt halkı buna hazırdır. Siyaset bir yana, Kürtler her zaman organizedir, örgütlenmeye hazırdır. Partiler, hareketler ve güçler bir halk için her zaman önemli, çünkü halkın geleceğini inşa ediyorlar. Dolayısıyla halk içerisinde iyi örgütlenemeyen parti ve hareketler hep yerinde sayar ve düşmanların ayak oyunlarına alet olurlar” dedi.
Şıvan Perwer, “Kürdistan 20'inci Yüzyılı felaketler, zorluklarla geçirdi. 21'inci yüzyılda diğer eskiden ezilen tüm halklar bağımsızlıklarına kavuşurken Kürtler hala bir otonomiye bile sahip olamadı. Biz bunu siyasi parti ve hareketlere bağlamıyoruz elbet, düşmanlar zaten birliğimize izin vermiyor. Kürdistan cennet gibi bir ülke, her şeyi var ve düşmanların gözü sürekli vatanımızın üzerinde. Öte yandan dünyanın gözü de Orta Doğu'da ve dünya devletleri sürekli bu bölgede halkların savaş ve kaos içerisinde kalmasını istiyor ki bu şekilde istedikleri gibi hükmedebilsin, sömürebilsinler” diye konuştu.
Kürdistan'da ulusallaşma süreci yaşanmadığını ve bu yüzden ulusal birlik konusunda sancılar yaşandığını belirten ünlü Kürt sanatçı, “Kürdistan'da hala feodalizm ruhu hakim ve tabi parçalanmışlık da da etkiliyor. Bu durum kültür ve sanat çalışmalarını da etkiliyor” ifadesini kullandı.
Şıvan Perwer, “Kürtler sanatçı bir millettir. Yıllardır acılarını sanatla dile getiriyorlar. Kürdistan'da sanat çok zengindir. Nasıl Farslar edebiyatta, Araplar felsefe ve Türkler siyasette güçlendirmişlerse Kürtler de sanatta güçlenmişlerdir” dedi.
Rojava halkının fedakar ve cefakar olduğunu dile getiren Perwer, “Bu nedenle bugün bu halde olmayı haketmiyor. Şahsen orada Kürt halkı Kürdistan Bölgesi gibi bir statüye sahip olmaya yakınken böyle bir saldırıyla karşı karşıya kalmaları beni çok üzdü, çok etkilendim” ifadelerini kullandı.
Ulusal birlik konusuna da değinen Şıvan Perwer, “İnsanlar bir ideolojiyi kendilerine yakın bulabilir. Bu ideoloji halkı daha iyi örgütleyebilir, bir araya getirebilir diye düşünüp savunabilir. Ama ideoloji halkın ve ülkenin çıkarlarının üstünde olmamalı, bir ideoloji halkı ve ülkeyi parçalıyorsa o iyi bir ideoloji değildir. Fakat ideoloji bir yana sanatçılar bir halkın dilidir. Dolayısıyla Kürt sanatçılar Kürdistani ve ulusal olmalı diyoruz” ifadelerini kullandı.
Perwer, “Uzun zamandır Rojavalı Kürt güçlerin bir olmasını istiyorduk. Çünkü karşılarındaki düşman yarın bile gücünü toparlarsa tekrar onlara saldırır. Biz sanatçılar olarak bu birliği savunuyoruz. Ayrıca sanat halkı etkiliyorsa neden biz sanatçılar bir olup halkımıza hizmet etmeyelim ki? Gerek konserler, gerek toplantılar ve gerekse farklı etkinliklerle halkımıza hizmet edelim diyoruz. 20'inci yüzyılı kaybettik, 21'inci yüzyılı kaybetmeyelim. Bu yüzden bizden çok büyük bir fedakârlık bekleniyor. Bir yandan siyaset, diğer yandan sanat el ele verip büyük bir güç oluşturmalıyız. Böyle olursa büyük sonuçlar alırız. Düşmanlar Kürt halkını güçlü görmeyene kadar onlarla oturmayı da kabul etmez, tank ve topları ile gelir yine Kürtleri vurur” diye konuştu.
Kaynak: https://www.rudaw.net/turkish
